Anadolu'daki Işığın Peşinde

Filiz YAVUZ / 02 Kasım 2009
Milli Reasürans Sanat Galerisi tarafından "Türkiye'de Kentsel ve Kırsal Mimari" projesi kapsamında Kars, Ardahan, Oltu ve çevrelerinde yürütülen çalışma meyvelerini verdi. Dört yıl süren çalışma sonucunda "Kuzeydoğu Anadolu'da Mimari" kitabı raflarda yerini alırken, bu çalışma için Ali Konyalı tarafından çekilen fotoğrafların bulunduğu belgesel fotoğraf sergisi izleyicisiyle buluştu.

Kitapta, tarihi M.Ö. 5000'lere kadar uzanan Kuzey Doğu Anadolu'nun sahip olduğu kültürel zenginliğin ve benzersiz coğrafyanın Ali Konyalı'nın fotoğrafları eşliğinde, bölgenin tarihi, sanat tarihi ve mimari özellikleri açılarından incelendiğini ifade eden Proje Yönetmeni Amelie Edgü, projenin bir belgeleme çalışması olduğunun altını çizerek "O kadar çok şey yok oluyor ki! Kiliseler yok oluyor, camiler yok oluyor. O yüzden bir çalışma ile sahip olduklarımızı belgelemek istedik" şeklinde konuşuyor.



Milli Reasürans Galerisi'nde sorularımızı yanıtlayan Edgü kitabın hazırlık sürecini şöyle anlatıyor: "Böyle bir kitap yapmaya karar verdiğimizde ilk önce Prof. Dr. Metin Sözen'e gittik. Metin Sözen olmasaydı bu kitap olmazdı! Metin hoca sayesinde gittiğimiz her yerde yöre hakli bize çok yardımcı oldu. Prof. Dr. Şengül Öymen Gür harika bir iş yaptı; kiliseleri ve camileri sınıflandırdığı ve bunları Avrupa'daki yapılarla karşılaştırdığı yazısı gerçekten çok başarılı. Kendisi sanki doktora tezi yazıyormuş gibi çalıştı. Ayrıca kitapta Prof. Dr. Hamza Gündoğdu ve Aarand Ross'un metinleri de yer alıyor. Kitap için ilk önce yazılar yazıldı ve sonra Şengül Hanım bize bu proje için mutlaka gitmemiz gereken yerleri söyledi. Biz de oralara gittik ve oraları belgeledik."

"En çok nelere şaşırdınız?"

Kitabın hazırlanması sürecinde kendisini şaşırtan şeylerden birinin Şenkaya'nın Gaziler köyündeki, Anadolu'da orijinal halde kalmış ender örneklerden biri olan 350 yıllık Arslanpaşa Camisi olduğunu söyleyen Edgü, onu en çok şaşırtan diğer bir şeyin Çıldır'ın Doğruyol köyündeki cami olduğunu dile getiriyor ve ekliyor: "Bu camiye girerken ilk önce 9. yüzyıldan kalma bir kiliseye giriliyor. O kiliseden sonra sağa dönülüyor ve ancak o şekilde camiye ulaşılabiliyor. Çok güzel, rengarenk bir cami. Fakat bu cami kullanılmıyor, çünkü hemen yanına yeni bir cami yapılmış."

Edgü sözlerine şöyle devam ediyor: "Oradaki doğanın güzelliği de çok şaşırtıcıydı benim için, ama bütün bunların yanı sıra beni en çok şaşırtan şey Kars gibi bir yerde Güvensoy ailesinin işlettiği bir otel gibi güzel bir otel bulmaktı!"



Fotoğraf belliği üzerinden ‘dur' demek…

Amelie Edgü ile birlikte bir fotoğrafçı olarak Anadolu'daki ışığın peşinden koşan Ali Konyalı, çalışmanın sadece bir kitap ve sergi projesi olarak algılanmaması gerektiğini, aslında bunun bir "kurtarma çalışması" olduğunu ifade ederek "Sadece Türkiye içinden değil, yurtdışından da bu alana dikkat çekmek istiyoruz. Yayınlarımız vasıtasıyla gündeme getirdiğimiz bölgelere karşı oluşan ilginin olumlu bir işleve dönüşmesini amaçlıyoruz. Yer yer de bunun gerçekleştiğini görüyoruz. Sergiyi izleyerek buralara yapılan turistik ziyaretlerin artacağına inanıyoruz." diye konuşuyor.

Konyalı, Anadolu'nun önemine vurgu yaparak "Anadolu"nun sadece kültür varlıkları değil, ışığı da zengin insanı da çok zengin. Fakat bütün Anadolu çok hızlı bir erimeye sahne oluyor. Biz de aslında bir anlamda fotoğraf belliği üzerinden bu erimeye ‘dur' demeye çalışıyoruz." diyor.

Sergi yollarda…

"Kuzeydoğu Anadolu'da Mimari" sergisi önümüzdeki 6 içinde önce Kars'a, sonra Erivan'a daha sonra da Tiflis'e gidecek. Hollanda'da 2012 yılında gerçekleştirilen Türk Yılı kapsamında da Lahey'e gitmesi planlanıyor.


Kuzeydoğu Anadolu'da Mimari kitabı

Prof. Dr. Metin Sözen'in bilimsel danışmanlığını ve Amelie Edgü'nün yönetmenliğini üstlendiği kitapta ayrıca Prof. Dr. Hamza Gündoğdu, Prof. Dr. Şengül Öymen Gür ve Aarand Ross'un metinleri de yer alıyor. Kitapta toplam 360 fotoğraf, 83 mimari yapı planı ve rekonstrüksiyon çizimi, 21 gravür ve eski fotoğraflar ile 4 harita ve yerleşim planı yer alıyor. 256 sayfalık kitabın dağıtımını YEM Kitabevi üstleniyor.

Önümüzdeki sergi 12 Ocak'ta

Amelie Edgü, Milli Reasürans Sanat Galerisi'nin bir sonraki sergisi için "çok güzel ve şaşırtıcı bir proje" diyor. Merkezine büyük taşların arasına ufak taşların koyulması yöntemiyle örülen duvarları alan Labranda ve çevresindeki çalışma iki yıldır devam ediyor. Çalışma kapsamında yayımlanacak olan kitabın ise 1 Ocak 2010'da bitmesi planlanıyor ve sergi 12 Ocak 2010'da Milli Reasürans Sanat Galerisi'nde açılacak.

İsveç Konsolosluğu ile birlikte yürütülen çalışmanın bilimsel danışmanlığını Prof. Dr. Afife Batur üstleniyor. Kitapta Olivier Henry, Abdülkadir Baran, Lars Karlsson, Jesper Blid, Murat Ural ve Afife Batur'un yazılarına yer veriliyor.

Fotoğraflar için lütfen ilerleyiniz.


İlişkili Haberler
Cem Kozar ve Işıl Ünal ile Mimarlık, Araştırma ve Tasarım Üzerine...
İlişkili Haberler
Bu Haberi Sosyal Medyada Paylaşın
Yorumlar
Henüz yorum yapılmamış.
Bu İçeriğe Yorum Yazın
Ad Soyad
E-posta
Yorum
Kalan karakter :