ABD’den COVID-19’a Dair Bir Kesit

Dr. Meral Ekincioğlu, Mimar / 13 Nisan 2020
Mimar Dr. Meral Ekincioğlu, yaşanan COVID-19 salgını nedeniyle; Amerikan Mimarlar Enstitüsü ve ABD'nin önde gelen mimari tasarım bürolarının aldığı önlemler ile pandemi döneminde mimari tasarım pratiğine dair bir yazı paylaştı.

Covid-19 öncesinde Boston Halk Kütüphanesi'nde çalışma mekanından. Foto: Meral Ekincioğlu.

“...Kaosun kanıtı nedir? Tam bir periyodik tekrarlanmanın olmadığını zaten belirtmiştim, ancak havanın kaotik doğasına olan güvenimiz, büyük ölçüde matematiksel modellerin incelemesinden kaynaklanıyor...” (1)
Edward Norton Lorenz (1917-2008) Kelebek Etkisi, 2008

 

Mimarlık Mesleği ve Pratiğinin Dayanıklılığına Dair Hayati Bir Test

Küresel ölçekte ve gittikçe derinleşen çevresel sorunların varlığı ile bu probleme işaret eden pek çok bilim insanı, kurum, daha özeldeyse mimarlığın kendi içinden yetkin isim ve çalışmaların dozajı yükselen eleştirisine rağmen (2), ağırlıklı olarak ticari sermaye ve onun kendine yönelik kar beklentileri etrafında şekillenen mimari tasarım pratiği ve mesleği, şu an, tarihinin en zorlu sınavlarından biriyle karşı karşıya. Bu sınavın süreci ve sonucu, her ülkenin kendi ölçeğindeki dinamikler ve aralarındaki etkileşimle belirlenecek.

11 Mart 2020 tarihinde, Dünya Sağlık Örgütü tarafından, 114 ülkede 118.000 vakanın tespit edilmesi ile, “pandemi” olarak ifade edilen “COVID-19” (3) için, karşılaşıldığı hemen her ülkede, mimarlığın her bağlamı için geçerli olan, bir tür “dayanıklılık testi” demek mümkün. Peki, böylesine sarsan ve pek çok bilinmeyen içeren bir krizin, Trump gibi ulusal ve uluslararası ölçekte, pek çok nedenle eleştirilen bir politik liderle yönetilen ABD’deki mimari ortamda yansımaları neler? Bu soruya karşılık, kuruluşu 1857 yılına uzanan, 95.000’den fazla üyesi ve dünya ölçeğinde 200 şubesi olan Amerikan Mimarlık Enstitüsü’nün (AIA) (4) COVID-19 ile mimarlara nasıl bir destek sunmaya çalıştığı, nasıl bir işbirliği anlayışını izlediği ve attığı bazı adımları paylaşacağım. Özellikle AIA’ye odaklanma nedenimse, “mesleğin ve (tasarım) pratiğinin” örgütlenmesiyle ilgili olarak “sorumluluk” ve “misyon” sahibi bir kurumun, “olası bir kriz” için önceden ne gibi önlemler almaya çalıştığı ve bu “kriz anında” “reflekslerini” nasıl harekete geçirdiğine dair “bir kesit” sunabilmek.

Öncelikle, 1972 yılında acil durumlara karşılık mimarın rolünü tanımlamış olan AIA’nın, üyelerini bilgilendirme ve yol gösterme amacıyla kapsamlı bir şekilde hazırladığı (Mart 2017 tarihli, 3. basım) bir “afet el kitabı” mevcut (5). Bu çalışmanın amacıysa, a. mimarların afetlere nasıl hazırlanabileceklerini açıklamak ve yardımcı olmak, b. AIA ve mimarlar arasında koordinasyon ve işbirliğini sağlamak, c. belediye yönetimlerinde bir farkındalık yaratarak onların, mimarlar, kamu ve işverenlerin, felaketlerin etkilerinden kurtulabilmeleri için yol göstermelerine yardımcı olmak şeklinde tanımlanmış (6). Bu el kitabı incelendiğinde, dünya çapında 1950’li yıllardan günümüze, sayıları ve etkileri artan afetlere dair rakamsal veriler paylaşılarak, bunların yol açtığı ekonomik kayıpların ve mimarlık üzerindeki etkilerinin detaylı şekilde aktarıldığı görülmekte. Ayrıca, daha önce ülkede deneyimlenmiş örnekler üzerinden, afet türleri ve etkileri, afete karşılık ön hazırlık, afet sonrası plan ve koordinasyon ve çalışmanın sonunda bir başvuru kaynağı paylaşılmış.

Görsel 1. Acil durum yönetiminde mimarın rolü.

Bu farkındalıkla AIA şu ansa, “eşi görülmemiş bir kriz” olarak ifade ettiği (7) COVID-19’un etkisine dair, bilgi temini ve destek yönünde, çok ciddi ve hızlı şekilde harekete geçti demek mümkün. Öncelikle, tüm üyeleri ve herkesin erişimine açık olarak COVID-19 kapsamında, detaylı ve güncel bilgileri içeren bir sayfa hazırlamış durumda (8). Bu sayfasında, küresel olarak nitelendirdiği ülkedeki mimari topluluk için, bu süreçte ihtiyaç duyulan bilgileri temin etmeyi taahhüt ettiğini, gerekli politika ve araçlar konusunda rehberlik sağlamayı amaçladığını, ve yeni kaynaklara erişildiğinde de güncel olarak bunları aktaracağını ifade etmekte. Örnegin, “AIA KnowledgeNet” kapsamında, herkesin erişimine açık olarak, COVID-19 ile ilgili mimari projelere dair interaktif grafik, detaylı bilgi ve haritalar için bir başvuru kaynağı oluşturulmuş durumda (9). Bunu desteklemek amacıyla, online form yoluyla, “COVID-19” ile ilgili projeler hakkında bilgi ve veri teminine de ayrıca devam ediliyor (10).

Mimarın, (tasarım) pratiği ve profesyonel faaliyetlerine yönelik olaraksa, başlıca sekiz ana başlıktan oluşan bir bilgilendirme söz konusu: Gelir amaçlı faaliyet, tasarım, ekonomi, finans, insan kaynakları, yasal konular ve teknoloji. Bu ana başlıkların hepsinin önemli olduğunu gözardı etmeksizin, mimarın pratiğinin “sürekliliği” en can alıcı husus denebilir. Çünkü, ancak bu “sürekliliğin” sağlanabilmesi halinde, diğer konu başlıkları önem kazanabilmekte. Sözkonusu resmi sayfasında AIA, mimarın gelir amaçlı pratiğindeki sürekliliğiyse şöyle tanımlıyor: Mimari pratiğin hizmet sunmaya, gelir üretmeye devam etmesi ve iş kesintisinin olumsuz sonuçlarını azaltabilmek için insanların, mekan ve ekipmanların, teknolojinin, bilginin, tedarik zincirlerinin, paydaşların bu duruma hazırlanması (11). Bu kapsamdaysa, acil durumun yönetiminde mimarın rolü detaylandırılmış olup (12), nasıl bir eylem planı hazırlayabileceği, nelere dikkat etmesi gerektiği (enformasyon teknolojisi, proje yönetimi, ofis yönetimi ve insan kaynakları gibi ana alt başlıklar altında) ayrıca tanımlanmış (13).

Bu süreçte, pratiğin sürekliliği açısından, en çok üzerinde durulan konulardan biriyse, “uzaktan çalışma”. AIA, daha önceden detaylı bir çalışma hazırlayarak, bu konuda a. ofis çalışanlarının eğitimi, b. sözleşme hukuku ve fikri mülkiyet hakları, c. teknoloji yazılımında güncel bilgilerin takibi, d. finansal disiplin, e. pazarlama, satış ve iş geliştirme planlaması konularında yol gösterici bilgiler aktardığı gibi, çalışmanın sonundaysa bu pratiğe geçiş yaparken, dikkate alınması gereken bir kontrol listesi sunuyor (14). Uzaktan çalışma konusunda, AIA’nın işaret ettiği kritik hususlardan biri, pratiğin tüm katılımcıları dikkate alınarak, teknoloji ile olan ilişkilerinin, kişilik yapıları, jenerasyon özellikleri vb.ne bağlı olarak farklılık gösterebileceği. Tüm bu konular ışığında, COVID-19’dan en çok etkilenen AIA NY başta olmak üzere pek çok şubesi, konu hakkında yetkin isimlerin yürütücülüğünde düzenlediği (ve birçoğu, etkinlik öncesinde ücretsiz olarak kayıt yaptıran herkese açık olan) webinarlar yoluyla, temel ve güncel bilgileri, mimarlarla paylaşmakta (15).

Bunlarla birlikte AIA, mimari (tasarım) pratiği yapan ofis ve firmaların bu süreçten nasıl etkilendiğine dair de, “güncel verilere” dayalı bilgi aktararak, üyelerine mevcut durum hakkında fikir vermeye çalışıyor. Bu amaçla, ilettiği sorulara karşılık, 17 - 24 Mart 2020 tarihleri arasında, 387 mimarlik ofisinden gelen yanıtlara dayalı olarak, COVID-19’un kısa vadeli etkisi, rakamsal veriler ve grafiklerle açıklanmış durumda. Katılımcıların çoğunun açıkladığı ve rakamlarla ifade edildiği üzere, mevcut projelerin durdurulmuş ya da ertelenmiş olması, gerekli izinlerin alınmasında yaşanan zorluklar, şantiyelerin çoğunluğunun durdurulmuş olması, (temin edilen ülkeye bağlı olarak) malzeme temininde yaşanan sıkıntılar gözardı edilemeyecek ölçüde olup, bunların Nisan 2020’de daha da artma olasılığı beklenmekte.

Görsel 2 ve Görsel 3. Mimarlık ofis ve firmaları ile yapılan araştırma verileri, AIA, Mart 2020.

AIA’nın bu anket ve incelemelerine göre, mimarlık firmalarının %59'u Mart ayında yeni iş taleplerinin azalmasını beklerken, %67'si projelerinin yavaşladığı ya da durduğunu, %76'sıysa COVID-19 salgını ile ilgili mevcut projelerinde en az bir problemle karşı karşıya kaldıklarını ifade etmiş. Mimari pratik bağlamında, COVID-19’un ana etkisiyse, mimari ofis çalışanlarının, uzaktan çalışma sistemine geçmesi, yüzyüze görüşmelerin azaltılmış olması ve bu duruma uyum sağlama çabası olarak açıklanmakta (16).

Görsel 4 ve Görsel 5. Mimarlık ofis ve firmaları ile yapılan araştırma verileri, AIA, Mart 2020.

Ayrıca, AIA’nın işbirliğine yönelik adımları da söz konusu. Örneğin, oluşturulan “task force” ile, artan sağlık ve karantina ihtiyacını karşılayabilmek amacıyla, federal, eyalet ve yerel ölçekteki yönetimlerle işbirliği içinde, koşulları uygun olan mevcut yapıların yeniden düzenlenmesine çalışılmakta (17). Bir o kadar hayati olan maddi destek içinse, 19 Mart 2020 tarihinde, Jane Frederick, FAIA (Fellowship AIA), (2020, AIA Başkanı) ve Robert Ivy, FAIA (AIA, Yönetim Kurulu Başkanı) imzasıyla, Birleşik Devletler Temsilciler Meclisi’nden Nancy Pelosi ve Çoğunluk Lideri (Ing. Majority Leader) Mitch McConnell’e hitaben bir mektup iletildi. Mektup, son dönem yaşanan durumla ilgili olarak, beş yıllık bir zaman dilimi dikkate alınacak şekilde, dayanıklı kamu yapılarının gerçekleştirilebilmesi için en az 300 milyar ABD doları maddi destek talebi, ve salgının en az hasarla atlatılabilmesi için mimarlık topluluğu olarak, kendileriyle çalışmaya hazır olduklarını ifade etmeye yönelikti. AIA yetkilileri tarafından, hayati konular dikkate alınarak iletilen bu mektup, iki ana alt başlık içermekteydi: İşletme sahipleri ile çalışanlarına yardım, ve altyapı yatırımı. (18). Bu mektuptan kısa bir süre sonra, 27 Mart 2020 tarihinde, Temsilciler Meclisi’nden geçen, 2 trilyon ABD dolarlık, “Coronavirus Aid, Relief, and Economic Security (CARES) Act”, bireyleri, küçük ve büyük ölçekli işletmeleri, hastaneleri, kamu sağlığı birimlerini, devlet ve yerel yönetimleri, eğitimi ve federal güvenliği kapsayacak şekilde, şu ana dek kabul edilen en büyük hükümet finansal paketi olarak dile getiriliyor (19). Hemen ardından, AIA tarafından, bu finansal yardım paketinin, farklı ölçekteki firma ve çalışanlara (ödeme kriterleri belirlenmiş olarak, çocuklarını da kapsayacak şekilde) ne gibi katkılarının olacağına dair yazılı açıklamaysa, detaylı şekilde ayrıca yapıldı (20).

Görsel 6. AIA tarafından hazırlanan afete karşılık organizasyonel strüktür şeması.


İlişkili Haberler
İlişkili Haberler
Calling'20 Haberleri
Etiketler
Bu Haberi Sosyal Medyada Paylaşın
Yorumlar
Henüz yorum yapılmamış.
Bu İçeriğe Yorum Yazın
Ad Soyad
E-posta
Yorum
Kalan karakter :