Europa Nostra, Mart ayında Venedik'te düzenlenen halka açık toplantıda 2016 itibariyle en çok tehlike altında olan 7 Avrupa kültürel miras alanını ilan etti. Listede, Türkiye’deki Hasankeyf Antik Kenti ve çevresi de yer alıyor.
Avrupa’nın önde gelen kültür mirası kuruluşu Europa Nostra ve Avrupa Yatırım Bankası Enstitüsü (EIBI), 16 Mart 2016 tarihinde Venedik, Ateneo Veneto’da düzenlenen etkinlikte, Avrupa'nın en çok tehlike altındaki 7 kültürel miras alanını açıkladı.
Hasankeyf Antik Kenti de listede
Listede; Ermenistan’daki Ererouyk arkeolojik sit alanı ve Ani Pemza köyü; Estonya, Tallinn’deki Patarei Deniz Kalesi; Finlandiya’daki Helkinski-Malmi Havalimanı; Fransa, Dieppe’deki Colbert Swing Köprüsü; Yunanistan, Sakız Adası'naki Kampos Bölgesi; İspanya, Extremadura’daki Padovalı Aziz Antuan Manastırı ve Türkiye’deki Hasankeyf Antik Kenti ve çevresi yer alıyor.
Hasankeyf Antik Kenti
Europa Nostra ve EIB Enstitüsü ayrıca, konunun uzmanlarından oluşan uluslararası heyetin tavsiyesi doğrultusunda, Avrupa ve dünya için son derece önemli bir miras alanı olan Venedik Lagünü’ne de dikkat çekmeye karar verdiler.
Avrupa kültür mirasının bu değerli örnekleri, kaynak ve uzman personel yokluğundan ya da ihmal ve kötü planlamadan dolayı ciddi tehlike altında. Bu nedenle de acilen önlem alınması gerekiyor. Europa Nostra'dan yapılan açıklamada, söz konusu sitlere uzmanlardan oluşan heyetlerin yönlendirileceği ve yıl sonuna kadar eylem planları hazırlanıp sunulacağı bildirildi.
2016 Avrupa’nın En Çok Tehlikede Olan 7 Kültür Mirası; tarih, arkeoloji, mimarlık, koruma, proje analizi ve finans uzmanlarından oluşan bir heyet tarafından yapılan ön elemeden finale kalan 14 kültür mirası arasından Europa Nostra Kurulu tarafından seçildi.
Tehlike altındaki 7 miras alanı hakkında ayrıntılı bilgi için tıklayınız.
“Ortak mirasımızı kurtarmanın bütün Avrupa için sayısız faydası olacaktır”
Europa Nostra’nın Başkanı, ünlü tenor Plácido Domingo, konuya ilişkin şu açıklamada bulundu: “Bu liste ile, Avrupa’nın kültür ve doğa mirasının en nadide öğeleri arasında yer alan ve geri dönüşü olmayacak şekilde kaybolma tehlikesi içinde bulunan yerlere dikkat çekilmektedir. Söz konusu sitlerin yerlileri, ortak kültürümüzün tanığı olan bu kültür miraslarını koruma konusunda kararlıdır ve bu yönde büyük bir çaba göstermektedir ancak yaygın desteğe ihtiyaçları vardır. Europa Nostra adına, kamusal olsun özel olsun, konuyla ilgisi olan bütün tarafları, bu sitlere parlak birer gelecek sağlamak adına güçlerini birleştirmeye davet ediyorum. Ortak mirasımızı kurtarmanın, sadece ilgili bölgeler ve ülkeler için değil, bütün Avrupa için sayısız sosyal ve ekonomik faydası olacaktır.”
EIB Enstitüsü Başkanı Fransisco de Paula Coelho da şu sözlerle katkıda bulundu: “İyi yürütülen kültürel ve doğal miras projeleri, bütün Avrupa’da bölgelerin kalkınmasına ve şehirlerin yenilenmesine önemli ekonomik ve sosyal katkılar sağlayabilmektedir. İşte bu nedenledir ki EIB Enstitüsü, Avrupa Kalkınma Bankası Konseyi ve Avrupa Komisyonu, 'Avrupa’nın tehlikede olan 7 kültür mirası' programına aktif olarak katılmaktadır.”
Uzmanlar yedi 'tehlike bölgesi'ni ziyaret edecek
Europa Nostra ve Avrupa Yatırım Bankası Enstitüsü (EIBI), önümüzdeki aylarda başka ortaklarla ve aday belirleyicilerle birlikte, listeye seçilen 7 yeri ziyaret ederek, konunun başlıca ilgilileri ile görüşecek. Kültür mirası ve finans uzmanları projeye teknik konularda danışmanlık ederek, olası fon kaynaklarını tespit edecek ve yaygın destek sağlamak için çaba gösterecekler.
Amaç, “yaparak örnek olmak”
‘En Çok Tehlikede Olan 7 Kültür Mirası’ programı, Europa Nostra’nın bir ağ projesi olan ‘Kültür Mirasının Entegrasyonu’ çerçevesinde, Avrupa Birliği’nin Yaratıcı Avrupa programı desteğiyle gerçekleştiriliyor.
Program, 2013 Ocak ayında Europa Nostra tarafından, fon sağlayıcısı EIB Enstitüsü ve ikinci ortak Avrupa Kalkınma Bankası Konseyi ile birlikte başlatıldı. İlk liste, 2013 Haziran'ında Atina’da sunuldu. İkinci liste ise, Europa Nostra’nın 2014 Mayıs ayında Atina ve Viyana’da gerçekleştirdiği Avrupa Kültür Mirası Kongreleri çerçevesinde Viyana’da ilan edildi.
ABD Ulusal Tarihi Koruma Vakfı tarafından gerçekleştirilen bir projeden ilhamla hayata geçirilen ve bir fon sağlama planı olmadığı vurgulanan programın amacı; eylemleri kolaylaştırmak ve “yaparak örnek olmak” ilkesini yaygınlaştırmak.