Günümüz kentlerine dair yaratıcı, akıllı ve kapsayıcı çözümler üretmek amacıyla yola çıkan Equal Spaces projesi, İsveç ve Türkiye arasında uzun vadeli bir deneyim takasını hedefliyor.
Cecilia Larsson, Lantz parkour, Stockholm
Swedish Institute ve İsveç Başkonsolosluğu’nun geliştirdiği yaratıcı, akıllı ve kapsayıcı şehirleşmeyi destekleyen ‘Equal Spaces’ (Eşit Mekanlar) projesi, 17 Eylül 2018 Pazartesi günü gerçekleştirilen toplantı ile basına ve ilgili çevrelere tanıtıldı.
İsveç ve Türkiye arasında yaratıcı deneyim alışverişi
Toplantının açılışında konuşan İsveç İstanbul Başkonsolosu Therese Hydén; Birleşmiş Milletler tarafından sürdürülebilir kalkınmayı teşvik etmek amacıyla oluşturulan ‘Agenda 21’ eylem planı çerçevesinde gerçekleştirdikleri ‘Equal Spaces’ projesinin, yaş, cinsiyet, engellilik durumundan bağımsız olarak tüm kentlileri kapsamayı amaçlayan katılımcı, inovatif ve uzun vadeli bir program olduğuna dikkat çekti.
Kentleri ve kamusal alanları nasıl kullanacağımızla ilgili fikirlerin geliştirileceği proje çerçevesinde İstanbul ve İzmir'de çeşitli etkinlikler gerçekleştirilecek. Dolayısıyla 2019'un Türkiye ve İsveç arasında yaratıcı deneyim alışverişinin yoğunlaşacağı bir yıl olması bekleniyor.
Büyük bir konseptin ilk aşaması...
Kültür Ataşesi Suzi Erşahin de projeyi İstanbul'un dışında, gelişmekte olan başka bir şehre yaymak istediklerini ve bu nedenle İzmir'i de programa dahil ettiklerini vurguladı. Equal Spaces projesinin büyük bir konseptin ilk aşaması olduğuna dikkat çeken Erşahin, İsveç'in Türkiye ile yaptığı bu işbirliğinin şu ana kadar kamusal alan ve kenti odağına alan en kapsamlı proje olduğunu ekledi.
Carolina Romare, Equal Rights
‘Eşitlik’ konusu, İsveç İstanbul Başkonsolosluğu'nun son dönemde özellikle üzerinde durduğu ve öne çıkardığı bir kavram. Başkonsolosluk, geçtiğimiz aylarda da "Kadın Yazısı" adlı bir etkinliğin organizasyonunda yer almıştı. Equal Spaces projesine eklemlenecek başka bir etkinlik ise, İsveçli dokuma sanatçısı Emelie Röndahl'ın 4. İstanbul Tasarım Bienali kapsamında SALT Galata'da gösterime sunulacak olan işleri (detayları hemen aşağıda bulabilirsiniz).
Hedef, sosyal adaletin ön planda olduğu mekanlar
Projenin iletişim ortaklığını üstlenen IN-BETWEEN kurucuları Dilek Öztürk ve Bilgen Coşkun ise, dünyadaki değişimleri kabul edip, kentsel yaşamı iyileştirecek alternatif çözümler araştırmayı hedefleyen Equal Spaces ile sosyal adaletin ön planda olduğu mekanlar yaratmayı amaçladıklarını belirtti.
Şehir planlama, mimarlık, tasarım ve diğer yaratıcı alanları kapsayan, çok disiplinli bir proje olan ‘Equal Spaces’, İsveç ve Türkiye’den ortaklar ile yeni diyaloglar ve işbirlikleri oluşturmayı, bilgi transferini ve inovatif çözümler için ortak üretimleri hedefliyor.
Üç ana başlık: Yaratıcı, Akıllı ve Kapsayıcı Şehirler
Equal Spaces kapsamında 2018 sonbaharında İstanbul ve İzmir'de sergiler, workshoplar, laboratuvar çalışmaları ve konuşmalar gibi bir dizi etkinlik planlandı. Bütünsel bir yaklaşım izleyen proje, şehirdeki farklı aktörleri bir araya getirerek yaşam kalitesini arttırmayı ve toplum üzerinde olumlu bir etki oluşturmayı hedefleniyor. Bu çalışma; yaratıcı, akıllı ve kapsayıcı şehirler başlıkları altında şekillendiriliyor.
Tuukka Ervasti, Rooftop Hiking
Yaratıcı sektör gelişmeyi, inovasyonu ve kentsel alanlardaki kapsayıcı yaklaşımları destekliyor. Yıkıcı düşünme olarak tercüme edebileceğimiz ‘disruptive thinking’ sayesinde yaşam kalitesini, sürdürülebilirliği ve sosyal bütünlüğü destekleyecek alternatif girişimcilik modelleri ortaya çıkıyor.
Akıllı şehirler inovasyon ve dijitalleşme ile çevre ve iklim dostu teknolojiler sunuyor. Katılımcı bir şehir politikası izlemek ise insan kapitalinin daha iyi kullanılmasını ve daha demokratik sosyal platformlar oluşturmayı sağlıyor.
Kapsayıcı şehirler başlığı altında ise erişilebilirlik, cinsiyet eşitliği, sosyal ve ekolojik sürdürülebilirlik konuları ele alınacak.
Melker Dahlstrand, Public transport
* * *
Equal Spaces Etkinlik Dizisi:
İstanbul
4. İstanbul Tasarım Bienali’nin bir parçası olarak İsveçli dokuma sanatçısı Emelie Röndahl, 21 Eylül’de SALT Galata’daki sergisine paralel olarak Google Weaving Stop-time Atölyesi’ni yürütecek. Atölye, dünyanın farklı şehirlerinden 20 dokuma sanatçısını bir araya getiren kolektif bir çalışmaya dayanıyor. Röndahl aynı zamanda 22 Eylül’de SALT Galata’da katılıma açık bir konuşma için Onkar Kular ile bir araya gelecek.
lapsis (Swedish Arts Grants Committee International Program for Visual and Applied Artists) tarafından düzenlenen Urgent Pedagogies paneli, 4. İstanbul Tasarım Bienali kapsamında 22 Eylül’de gerçekleşecek. Urgent Pedagogies, istisna mekanları üzerinden öğrenme ve unutma temalarına odaklanıyor. Panel, Sepake Angiama, Markus Bader, Jan Boelen, Magnus Ericson, Joseph Grima, Sandi Hilal, Onkar Kular, Peter Lang, Tor Lindstrand, Pelin Tan ve Merve Gül Özokcu gibi farklı alanlardan fikir önderlerini bir araya getirecek.
Social City projesi, “Patterns of the city” başlığı altında demokratik ve eşit mekanlar fikrini Türkiye’den ve İsveç’ten yaratıcı kişileri bir araya getirerek çok disiplinli bir anlayışla yansıtan uzun soluklu bir değişim programı. Social City kapsamında Ekim 2018’de herkesin katılımına açık bir sunum ve atölye gerçekleştirilecek.
Ayrıca, ArkDes - Swedish Centre for Architecture and Design ile 4. İstanbul Tasarım Binali kapanış etkinlikleri kapsamında Kasım ayında bir seminer gerçekleştirilecek.
Cecilia Larsson, Lantz recycling
İzmir
Ekim ayının ilk haftasında İzmir Mimarlık Merkezi ve K2 Galeri’de sergiler, sunumlar, konuşmalar ve buluşmalar gerçekleşecek. Sergiler, her iki ülkeden profesyonelleri, günümüzdeki zorluklar ve fırsatlar ile ilgili yaratıcı diyaloglar kurmak üzere bir araya getiriyor.
The Smart City ve Woodland Sweden sergileri 1 Ekim’de İzmir Mimarlık Merkezi’nde ziyarete açılacak. The Smart City sergisi, İsveç’teki kentsel zorluklara sürdürülebilir ve etkili yanıtlar veren örnekleri gösterime sunacak. Woodland Sweden ise çağdaş mimarlıktaki hızlı gelişmeleri sergileyecek.
Aiming for Democratic Architecture sergisi 2 Ekim’de K2 Galeri’de açılacak.
Creative, Equal & Smart City başlıklı PechaKucha etkinliği, 3 Ekim’de İsveç ve Türkiye’den yaratıcı isimleri bilgi ve deneyim değişimi için bir araya getirecek.
İzmir Mimarlik Merkezi, Mimarlık Haftası kapsamında, 6 Ekim’den itibaren panellere, 9-16 Ekim ve 23-30 Ekim tarihleri arasında ise Equal Spaces teması etrafında İsveç ve Türkiye’den film gösterimlerine ev sahipliği yapacak.
Kentsel tarım ve kent bahçeciliği başlıklı Hackathon - ARKIMAGITON ise 27-28 Ekim tarihleri arasında gerçekleşecek.
Daha fazla bilgi için:
info@in-between.online