Yeni Nesil ‘Sağlıklı’ Mekanlarda ‘Keyif’ Alarak Çalışmak İstiyor

mimarizm.com / 15 Mart 2018
SALT Galata'da gerçekleşen “Ersa ile Mekanlar: Çalışma” başlıklı buluşmada; teknoloji ve kuşak farklılıklarıyla ortaya çıkan yeni çalışma kültürünün ışığında çalışma mekanlarının dünü, bugünü ve yarını ele alındı. 

Türkiye'nin köklü mobilya firması Ersa, kuruluşunun 60. yılı kapsamında, farklı disiplinlerden profesyonellerin mekanlar hakkında bilgi ve deneyimlerini paylaşmasına olanak tanıyan “Ersa ile Mekanlar” etkinlik serisinin ilkini 13 Mart Salı günü SALT Galata’da gerçekleştirdi. 

Beş farklı oturumda 18 konuşmacının söz aldığı “Ersa ile Mekanlar: Çalışma” başlıklı etkinliğe, dünyanın en büyük ofis mobilyası markalarından Haworth’un Çalışma Alanı Stratejisti Stefan Kiss de konuk konuşmacı olarak katıldı.

“İnsanların davranış ve sağlığını etkileyen ‘iyi binalar’a ihtiyaç var”

Stefan KissStefan Kiss

Geleceğin çalışma alanlarını mutluluk, teknoloji, Z kuşağı, iş birliği ve ergonominin şekillendireceğini söyleyen Kiss, çalışan odaklı bir yaklaşımın temel alınacağı küresel trendler hakkında da bilgi verdi. Kiss, geleceğin dijital olduğunu söyleyerek; “Akışkan iş birliği, birlikte çalışma kültürü, esnek mobilyalar, yalnız fiziksel konular değil. İnsanların sosyalleşmesi için de APP’lerin (uygulama) olacağı, büyük verinin analiz edileceği çalışma mekanlarına doğru gidiyoruz. İnsanların davranış ve sağlığını etkileyen, hava kalitesi, akustik, ergonomi gibi unsurları barındıran ‘iyi binalar’a ihtiyaç var” dedi.

Çalışma kültürüne mekansal bakış

Etkinliğin, Bakırküre Mimarlık kurusucu Gürhan Bakırküre’nin moderatörlüğündeki ilk oturumunda British American Tobacco (BAT) Türkiye Genel Müdürü Gökhan Bilgiç, Great Place to Work İletişim ve Pazarlama Müdürü Volkan Tarsus, Propin Kurucu Ortağı Aydan Bozkurt, Joint Idea Kurucu Ortakları Eda Çarmıklı ve Markus Lehto, “Çalışma Mekanları Nedir? Ne Değildir?” soruları üzerine tartıştı.

Ferko İnşaat Genel Koordinatörü Banu Uçak’ın moderatörlüğündeki ikinci oturumda Autoban Kurucu Ortağı Sefer Çağlar, Kolektif House Kurucu Ortağı Ahmet Onur ve Özyeğin Üniversitesi Endüstri Ürünleri Tasarımı Bölüm Başkanı Alpay Er, çalışma mekanlarında trendlerin etkisini konuştu.

Erginoğlu & Çalışlar Mimarlık Kurucu Ortağı Kerem Erginoğlu’nun yönettiği üçüncü oturumda Assembly Buildings Kurucu Ortağı Yiğit Şatıroğlu, PLD Türkiye Dergisi Editörü Emre Güneş ve Ünder Architects Kurucusu Burak Ünder, çalışma mekanlarında verimlilik konusunu ele aldı. HP Türkiye Genel Müdürü Filiz Akdede, Y&R İstanbul CEO’su Arzu Ünal ve Kerem Erginoğlu ise tüm günün sunuculuğunu üstlenen Duygu Merzifonluoğlu’nun moderatörlüğünde gerçekleştirilen bir diğer oturumda çalışma kültürünü yönetici bakış açısıyla yorumladı.

Yeni ofis düzeni; özgürlük mü, kısıtlama mı?

Tüm gün süren etkinlikte, farklı alanlardan uzmanların yaptığı konuşmalarda bazı konular özellikle öne çıktı. Teknolojinin gelişmesiyle birlikte, artık her yerin çalışma mekanına dönüştüğü, mobil çalışanların sayısının her geçen gün arttığı belirtildi. Konuşmacılardan bir kısmı Y kuşağıyla birlikte şirketlerdeki hiyerarşinin kırıldığını, gençlerin keyif aldığı işi yapmayı ve keyif alırken çalışmayı tercih ettiğini öne sürerken, bir kısım da esnek çalışma saatlerinin ve eve dönüşen ofislerin çalışan verimliliğini azalttığını ve kişilerin özel hayatını kısıtladığını savundu. Mekansal anlamda ise bireysel tercihlerin yansıtılabildiği çalışma mekanlarının daha çok tercih edildiği, eskinin dar ve çok katlı ofislerinden az katta yaygın ofislere geçiş yapıldığı, İstanbul'daki ofis stoğunun her geçen güç arttığı konusunda görüşler belirtildi. İş birliği yapma ve birlikte çalışma kültürüne dikkat çeken konuşmalarda insanlar arası etkileşim ve komünite (topluluk) oluşturma konularının da önemine dikkat çekildi.

Farklı disiplinlerden profesyonellerin mekanlar hakkındaki bilgi ve deneyimlerini daha geniş kitlelere ulaştırmak amacıyla Ersa Mobilya tarafından düzenlenen “Ersa ile Mekanlar“ serisinin ilk buluşması, Aydınlatma Merkezi, PETRA The Flooring Co., OWA ve Technogym’in sponsorluğunda gerçekleştirildi.

Mekanların geleceğine odaklanan etkinliğin danışma kurulunda ise Gürhan Bakırküre, Aydan Volkan, Pınar Gökbayrak, Yalçın Ata, Aynur Yılmaz ve Banu Binat yer alıyor. Farklı mekanlara yönelik tekrarlanacak etkinliğin çıktıları, bu mekanların tasarımında rehber niteliği taşıyan bir yayına dönüştürülerek www.ersamobilya.com/ersailemekanlar adresinden paylaşılacak.

* * *

Etkinlikten Satır Başları:

BİRİNCİ OTURUM - “İnsanları mutlu edecek çalışma mekanlarına ihtiyaç var”

Volkan Tarsus, Markus Letho, Eda Çarmıklı, Gürhan Bakırküre, Gökhan Bilgiç, Aydan Bozkurt

Gürhan Bakırküre: “Günümüzde mobiliteyle birlikte her yer çalışma mekanına dönüştü. Artık bilgiye her yerden ulaşıyoruz. Ofisler de değişiyor. Bir bank, otomobilin koltuğu ya da bir kafe yeni çalışma mekanımız. Bu değişim yalnız teknolojiden mi kaynaklı? Hayır. Farklı istek ve ihtiyaçlarıyla Y kuşağı çalışma hayatına girdi. İş hayatında da kârlılıkların azaldığı, rekabetin öne çıktığı bir dönemi yaşıyoruz. Tüm bu gelişmeler çalışma mekanlarına da yansıdı. Yönetimsel zihniyetler değişti, hiyerarşi kırıldı. (...) 20 yıl önce ofisler kalmayacak deniyordu, öyle olmadı. Ofise gelince ne yapacağız? Oturup çalışacak mıyız? Bir şeyler mi paylaşacağız? Artık office-home’lar mı olacak?”

Volkan Tarsus: “Çalışma ortamında yaratılan mutluluk, aile ve topluma yansıyor. Çalışanların ‘sağlıklı’ mekanlarda çalışması çok önemli.”

Eda Çarmıklı: “X Kuşağı olarak öğretilmiş bir yanlışla büyüdük. Yeni jenerasyonun yaptığı gibi istediğimiz işi seçmek yerine, para kazanacağımız işlere yönlendirildik. Çok keyif almak ve değer katmak zorunda değildik. İş ve yaşamı birbirinden ayırmaya çalıştık. Yeni nesil ise bize meydan okuyor.” dedi.

Gökhan Bilgiç: “Bir genel müdürün en önemli rolünün, şirketin kültürünü doğru bir yere taşımak olduğunu düşünüyorum. Bu yalnızca ofisle çözülmüyor. (...) Sürekli uzaktan çalışmak, iş birliğini azaltıyor. BAT’nin Orjin Maslak’taki yeni çalışma mekanında açık ve ortak çalışma alanları, kafeler, telefon kulübeleri var, kapalı ofisler yok. Fonksiyonlar arası iletişim arttı. Bireysel kullanım alanları da yarattık. Bu da önemli. X kuşağı olarak kendimizi garantiye almadan iş değiştirmezdik, yeni kuşak ise hemen gidiyor. İyi insanları tutmak istiyorsanız doğru mekanlar yaratmalısınız. Sandalye seçiminiz bile önemli. Ucuz olanı seçmek yanlış. Uzun vadedeki getirisini-götürüsünü iyi hesaplamak lazım.”

Aydan Bozkurt: “İstanbul’daki ofis pazarında 5,7 milyon m2’lik bir stok büyüklüğü var. 8 milyon m2’ye doğru gidiyor ancak kullanıcılar yeterince nitelikli değil. Çok katlı binalarda dar alanlara sıkışmış ofisler yerine, yaygın ofislere ihtiyaç var. Güven unsurunu pekiştiren bu mekanlarda yöneticilerin ekipleriyle, farklı fonksiyonların birbirleriyle yan yana olması yani komünite oluşturulması büyük önem taşıyor. (...) İçinde yaşayan insanları mutlu edecek mekanlara ihtiyacımız var.”
 

İKİNCİ OTURUM - “İnsan sarayda ve kulübede farklı mı düşünür?”

Alpay Er, Ahmet Onur, Banu Uçak, Sefer Çağlar

Banu Uçak: “Mekanlar teknolojik gelişmelere ayak uydurdu. Çalışma mekanları ülkenin sosyo-ekonomik gerçekleriyle de bağlantılı şekilleniyor. (...) İş ve yaşam arasındaki çizgi bulanıklaştı. Girişimciler için bu durum güzel ama herkes bunu istiyor mu? Yeni ofisler 8 değil, 10-12 saatinizi ofiste geçirmenizi bekliyor. Hepimiz için kendini gerçekleştirmek bir ihtiyaç. Soru şu: Bunu çalışarak mı yapmak istiyoruz?”

Alpay Er: “Ofislerde artık daha eğlenceli, etkileşimli ve farklı kuşakları kucaklayan mekanlar öne çıkıyor. Ofis mobilyası sektörü gelişti çünkü müşteri kurumlar olduğu için, nitelikli ve kaliteli bir talep var. Ülkemizdeki en büyük şirketlerin ihtiyaç ve beklentileri, Avrupa ve Amerika düzeyinde. Ama Türkiye’deki KOBİ’lerin en azından imalat sanayinin %99’unu oluşturduğunu düşünürsek, onların ihtiyaçlarını kapsamayan mekan tasarımları yanlış olur. (...) Nesnelerin interneti, yapay zeka, Endüstri 4.0 gibi kavramların getireceği bir deprem var. Herkes kâr maksimizasyonuna odaklanacak. İnsan sarayda ve kulübede farklı mı düşünür? Bizi trendler buraya getirdi. Piramidin üstündekiler çalışma mekanlarına yatırım yapıyor, yapacak. Peki diğer şirketler ne olacak?”

Ahmet Onur: “Önemli olan çalışmak değil üretmek. İnsan hayatına en fazla değer katan şey, komünite yani topluluk oluşturmak.”


ÜÇÜNCÜ OTURUM - Bir makina olarak ofis…

Yiğit Şatıroğlu, Kerem Erginoğlu, Emre Güneş, Burak Ünder

Burak Ünder: “Ofis; insan, mekan ve teknolojinin bir araya geldiği bir makine aslında. Önemli olan kullanıcıların o makineyi ne kadar az hissettiği. 80’lerde lineer ve hiyerarşik ofisler vardı. 90’larda esnek ve casual ofisler hayatımıza girdi. 2000’lerde ise insan faktörü belirleyici olmaya başladı. (...) Ekip çalışmasının verimliliği %30 artırdığına dair istatistikler var. Kurumsal yapılarda çalışanların da girişimci gibi hareket etmesiyle verimlilik sağlanabilir. Eskilerde kişi başına 20 m² alan düşerken bugün 8-10 m² kişisel alana geldik. Gayrimenkul fiyatlarında 2008’den bu yana yaşanan artış sebebiyle artık daha küçük çalışma mekanları kiralanıyor. (...) 300’den fazla çalışanı olan bir şirkette, bir kişi ayda 50 dakikasını toplantı yapmak için oda bulmaya harcıyor. Çünkü mevcut çalışma ortamından memnun olmayan çalışanlar, toplantı odası rezerve ederek orada çalışıyor. Diğer yandan genç çalışanlarda masaya değil, mekana bağlılık var. Sabit masalar olmayınca 8-10 m²’lik alanlar 300 m²’ye çıkarılabiliyor.”

Emre Güneş: “Güneş, günün her saatinde farklı renktedir. Bu da insan vücudunun ritmini etkiler. Ofislerde uygulanan sabit, tekdüze aydınlatma, insanların ritmini etkiler. İnsan odaklı mekanlar yapıyoruz diyorsak, kullanıcılara kendi ışıklarını ayarlama fırsatı sunmalıyız. Doğal ışık, taze hava, iklimlendirme vb. unsurlarla iyi tasarlanmış bir bina, bir çalışanın yılda 2-4 gün daha az hastalanmasını sağlıyor. (...) İş-hayat dengesinde OECD ülkeleri arasında sıfır puana sahibiz. Verimsiz olduğumuz aşikar.”

Yiğit Şatıroğlu: “Esnek çalışma ve mekansızlaşma, kısa dönemde verimliliği artırıyor ama işi de yönetilemez kılıyor.”

Kerem Erginoğlu: “Hâlâ birebir insan ilişkisinin geçerli ve gerekli olduğu bir dönemdeyiz.”


DÖRDÜNCÜ OTURUM - “İş gittiğin yer değil, yaptığın şeydir”

Kerem Erginoğlu, Arzu Ünal, Duygu Merzifonluoğlu, Filiz Akdede

Kerem Erginoğlu: “yemeksepeti.com'un yeni merkezi 700 kişi için tasarlandı. Dört katta yaklaşık 9.500 m²’lik alana yayılan merkezde 24 saat çalışılıyor. Her katta farklı bir konsept kullanıldı. Yemek alanı, spor alanı, oyun alanı, uyku odası yapıldı.”

Duygu Merzifonluoğlu: “İş gittiğin yer değil, yaptığın şeydir. 2030’da çalışma mekanları nasıl olacak?”

Filiz Akdede: “Neredeyse 60 yıldır HP’de esnek çalışma saatleri uygulanıyor. Çalışanlarımızın aynı saatte ofise gelmesini değil, işini iyi yapmasını bekliyoruz. (...) Yeni nesil, sürdürülebilirlik konusunda daha bilinçli olan şirketlerle çalışmak istiyor. Kurumsal sosyal sorumluluklarını yerine getirip getirmediğine önem veriyor. (...) 25 yıl önce HP’de çalışmaya başladığımda, gelecekte kağıtsız ofisler olacak deniliyordu. Hâlâ kağıt var! Artık her şey akıllı oldu. Teknoloji hayatımızdaki her şeyi değiştiriyor, değiştirecek. (...) 2020’de çalışanların %35’inin mobil olacağı tahmin ediliyor. Ben daha bile fazla olacağını düşünüyorum. Siber güvenlik, mobilite ve büyük veri dünyanın gündemindeki üç önemli konu olarak kalmaya devam edecek.”

Arzu Ünal: “Bizim ölçü birimimiz sorumlulukların yerine getirilmesi. Kimin hangi saatte, nerede çalıştığı önemli değil. Onların ihtiyaçlarını çalışma mekanında karşılayabileceğimiz uygulamalar geliştirdik. (...) İnsanlar bir araya geldiklerinde birbirlerinden enerji alıyor. Bu buluşma bir ofiste de olabilir, bir uygulama (app) üzerinden de... Dönüşüm olsa da insan etkileşimlerinin devam edeceği bir süreç var önümüzde. (...) Yeni nesil, anne babalarını ‘kurumsal köle’ olarak görüyor. Önce bunu ortadan kaldırmak istiyorlar. İş onlar için para kazanmak değil, keyif almak için yapılan bir şey. O yüzden keyif alınan iş yerinin tanımını bulmak lazım. Fransa’daki gibi iş yazışmalarının 18:00’den sonra zorunlu olarak bittiği günleri yakında biz de göreceğiz sanırım.”


İlişkili Haberler
İlgili İçerikler
Etiketler
Bu Haberi Sosyal Medyada Paylaşın
Yorumlar
Henüz yorum yapılmamış.
Bu İçeriğe Yorum Yazın
Ad Soyad
E-posta
Yorum
Kalan karakter :