“Kentsel Gelişim” İçin İhtiyaç Listesi: Nerede, Nasıl, Hangi Kaynaklarla?

mimarizm.com / Yasemin K. ENGİNÖZ / 15 Ekim 2012

Idea City İstanbul'un açılışında konuşan New York Kentsel Planlama Departmanı Komisyon Üyesi Amanda Burden, iyi bir kentsel gelişim ve planlama için kaynak kullanımının önemine dikkat çekerek New York'ta projeler üzerinden -kimi zaman İstanbul'a atıflarda bulunarak- yaklaşımlarını ve deneyimlerini paylaştı.


İstanbul Tasarım Bienali
'nin seminer sponsoru olan Audi Urban Initiative/Audi Kentsel Girişimi'nin işbirlikçi ortağı New Museum, New York ile birlikte düzenlediği Idea City Istanbul Festivali'nin açılış konuşmasını New York Şehri Kentsel Planlama Departmanı Yöneticisi ve Kentsel Planlama Komisyonu Başkanı Amanda Burden 12 Ekim akşamı Hasköy İplik Fabrikası'nda yaptı. Audi Urban Future Award 2012 Exhibition/Audi Kentsel Gelecek Ödülleri 2012 Sergisi'nin resmi açılışıyla ilişkilendirilen konferansta Burden, iyi bir kentsel gelişim ve planlama için kaynak kullanımının önemine dikkat çekerek New York'ta planladıkları ve gerçekleştirdikleri projeler üzerinden -kimi zaman İstanbul'a atıflarda bulunarak- yaklaşımlarını ve deneyimlerini paylaştı.


Anahtar konuşmacı Amanda Burden (New York Kentsel Planlama Birimi Komisyon Üyesi), © Audi Urban Future Initiative

Bir şehrin en büyük ve en zengin kaynağının "kentliler" olduğunu vurgulayan Amanda Burden, New York başta olmak üzere, özellikle İstanbul gibi büyümekte olan küresel kentlerde insanların ve sahip oldukları kültürel çeşitliliğin önemli olduğunu belirtti. New York'ta yaşayan nüfusun heterojen yapısına değinen Burden, 200'ün üzerinde farklı ülkeden gelen insanların New York'ta yaşadığına ve şehirde yaşayan nüfusun 2030 yılında 1 milyonun üzerinde olacağına dikkat çekti. Burden bu sayısal verinin "nasıl ve nerede gelişelim" anahtar sorularını ön plana çıkardığını belirtti. New York'u yalnızca Manhattan olarak düşünmediklerini; Bronx, Queens, Brooklyn, Manhattan, Staten Island'dan oluşan 5 önemli bölge olarak ele aldıklarını ve bu bölgelerdeki komşuluk ve mahalle yapılarını da önemli bir kaynak olarak gördüklerini aktardı. Mahallelerin kendine has kimliklerinin korunması gereken birer değer olduğunu ifade eden Burden, özellikle bu tipolojideki mahalleleri koruyacak planlama yaklaşımına sahip olduklarını aksini uygulayan şehirlerin değerli bir kaynağı yok edeceklerini ifade etti. New York'un da İstanbul gibi çok merkezli bir şehir olduğunu belirten Burden, iyi bir planlama yaklaşımı kapsamında söz konusu merkezlerin çevresinde bulunan kimlikli yapıların korunarak yaşatılmasının önemini vurguladı.

New York'un Kaynakları: kentliler, Metro ağı, Terk edilmiş su kıyıları…

Burden, New York'un en önemli kaynaklarından bir diğerinin metro ağı olduğunu övünerek dile getirdi. NY Belediye Başkanı'nın bile metro kullandığını; planlama sürecinde yoğun yerleşimlerin %85'inin metroya 10 dakika yürüme mesafesinde olmasını sağladıklarını, metro istasyonu ile yerleşim mesafesinin artması halinde yerleşimlerin yoğunluklarını düşürdüklerini ve böylece kentlilerin şehre ulaşımlarında araba kullanımı gereksinimini düşürdüklerini; bu ulaşım yaklaşımlarının yeşil New York hedefleriyle örtüştüğünü anlattı.

Şehrin sağlıklı gelişiminde değerli bir başka kaynak olarak terk edilmiş su kıyılarını gösteren Amanda Burden, suya kıyısı olan İstanbul ve New York'un bundan dolayı da benzerlikler taşıdığını belirterek özellikle önem verdiği ve kentin gelişiminde itici olan iki projeden bahsetti.


İlişkili Haberler
Bu Haberi Sosyal Medyada Paylaşın
Yorumlar
Henüz yorum yapılmamış.
Bu İçeriğe Yorum Yazın
Ad Soyad
E-posta
Yorum
Kalan karakter :