foto: Bartosz Górka
Polonyalı mimarlık kolektifi Centrala (Simone De Iacobis, Malgorzata Kuciewicz) ile İstanbullu sanatçı Aslı Çavuşoğlu'nun arkeolojik kazı yöntemlerinden yararlanarak Varşova'nın unutulmuş tarihine odaklandıkları kamusal alan müdahalesi "Kesit", Polonya Yahudileri Tarihi Müzesi (POLIN) Misafir Sanatçı Programı kapsamında gerçekleştirildi.
2. Dünya Savaşı'nın ardından yerle bir olan Varşova'da, bina yıkıntılarıyla ne yapılacağı dönemin mimar ve şehir plancıları için ciddi bir sorundu. Özellikle getto bölgesinde inanılmaz boyutlara ulaşan bu hafriyat kümelenmelerinin, Varşova'nın travmatik geçmişiyle bir devamlılık yaratmak adına, yeniden dönüştürülerek yeni binaların yapımında kullanılmasına karar verildi.
Mimar Bohdan Lachert, savaştan önce getto mahallesinin büyük bir bölümünü teşkil eden Muranow bölgesinde inşa ettiği apartmanları, bu hafriyat atıkları zemini üzerinde yükseltmeyi öngördü. Böylece inşa ettiği alan üzerinde hem yeni bir hayatın şekillenmesini, hem de tüm apartman kompleksinin bir nevi anıt işlevi görmesini amaçladı. Yeni bina yapımında kullanılamayacak derecede zarar görmüş artık hafriyatın üstü toprakla kaplanarak üzerine ağaçlar ekildi. Bu müdahale zamanla kamusal alanın neredeyse doğal bir parçası haline geldi. Boyutları 44 metreden 2 metreye kadar değişen bu yapay tepeciklerle günümüz Varşova'sında karşılaşmak hala mümkün...
Muranow'un savaştan sonraki durumu
Kazının yapılacağı sokağın 1945'teki durumu
"Kesit" adlı kamusal alan müdahalesi için bir araya gelen Aslı Çavuşoğlu ve Centrala Muranow, Karmelicka Sokağı 2B'de bulunan yapay tepeciklerden birinin üzerinde 20-27 Eylül 2015 tarihleri arasında bir hafta süren bir kazı yaptı. Katılıma açık olarak gerçekleşen kazıda bulunan yakın dönem arkeolojisiyle ilgili objeler, ziyaretçilerin yorumuna sunuldu.
Karmelicka Sokağı'ndaki yapay tepeciğin 1945 ve 2015 tarihindeki görüntüsü
Kazının yapıldığı yapay tepe, 23 Eylül 2015 / foto: Simone de Iacobis
Kesintiye uğramış ilişkiler üzerine kafa yormak...
"Kesit, yaşadığımız şehirle olan ilişkimizin kesintiye uğraması üzerine düşünmeye davet eden bir proje" diyen sanatçılar, yöntem olarak kullandıkları ‘kazı'nın bir amaçtan ziyade, şu sorulara yanıt arayan için bir araç olduğunu vurguluyor:
- 2. Dünya Savaşı'nda arda kalan bu hafriyat kümeleri Polonya kültürel mirasının parçası olarak değerlendirebilir mi?
- Yıkıntılar ve bu yıkıntıları arasından çıkabilecek objeler kime aittir?
- Şehir ve silueti üzerinde kimler söz sahibidir?
Mimarlık, şiddet ve anıtsallık konuları üzerine çalışan mimarlık tarihçisi Jerzy Elzanowski'nin konuşmacı olarak katıldığı buluşmada işte bu sorular tartışmaya açıldı. Etkinliğin son gününde ise açılan kesit, kazı alanından çıkarılan toprakla doldurularak üzeri, kazılan bölgenin yerini hatırlatmak amacıyla bitkilendirildi.
Kesit'ten görünümler / foto: Bartosz Górka
Kesit'in kapatılması, 27 Eylül 2015
POLIN - Polonya Yahudileri Tarihi Müzesi'nin katkılarıyla, Yahudi Kültürel Mirası Projesi çerçevesinde gerçekleştirilen "Kesit"; Norveç, İzlanda, Liechtenstein ve EEA bursu tarafından desteklendi.