Yıllar önce fotokopi makinasının kenarında unutulmuş kağıtlarda karşılaştığım notlardı bunlar. Bir dizi tavsiye niteliğinde yazılmış uzun bir liste… Sonra BMD'nin (Bruce Mau Design) web sayfasında da gördüm biraz daha genişletilmiş halini. Bruce Mau'nun mimar adaylarına yönelik tavsiyeler niteliğindeki bu manifestosunu ben de kendime göre yorumlayıp özellikle mimarlık yoluna yeni çıkanlarla paylaşmak istedim.
Aslında çoğumuzun hoşuna gitmez dikte edici, "bir bilen" yazılar… "10 derste Japonca", "Başarının 50 kuralı", "İyi bir tasarımcı olmanın anahtarı" gibi yayınları bir yandan küçümserken, gözümüzün ucuyla ne yazmışlar diye sönük bir bakma isteği duyarız. En azından benim bu tür yayınlarla aramdaki çekiciliği olmayan gerilim bu şekilde. Çünkü bizleri zengin düşünmeden uzaklaştıran, hap şeklinde bilgilerle ne yapmamız gerektiğine bizim yerimize karar veren böylesi yazılar, bize yol göstereceğini öne süren hakaret yazıları gibidir. Eğitimde, çoğunlukla geri tepen bir silahtır doğrudan öğretiler. Fakat öğrencilik yıllarımı düşününce, hocalarımızın tavsiyelerini, anekdotlarını dinlemeyi öylesine sever ve isterdik ki… Her söz, tırmandığımız dik yamaçta tutunacak birer dal parçası gibiydi. Anlatılanı kendimize göre eğip büküp biçimlendirir, içinden belki de herkesin çıkarabileceği dersleri sanki dünyanın en büyük keşfiymiş gibi bulup, bundan tuhaf bir keyif alırdık.
"Başarılı olmanız için bilincinizin çok yönlü açık olması gerekir", "çok çalışmanız gerekir", "çalışmayla geçen uykusuz gecelere dayanmanız şart" gibi iyi niyetle söylenmiş ve manifestolaşmış sözleri, üslubundan ötürü, doğrusu tatsız ve solgun bir ifadeyle dinlerdik. Konuşma bitince de bir yenilenmeden çok bir hırpalanma duygusu hakim olurdu içimizde.
Yazıdaki hemen hemen her madde katılınabilir bir gerçek olarak algılanabileceği gibi, hemen karşı fikri üretilebilecek önermeler olarak da görülebilir. Bazıları oldukça spekülatif, bazıları ise çocukluğumuzdan bu yana çok bildiğimiz kanıksanmış doğrular.
Çoğu kimsenin yılbaşı yaklaşırken bir "Yeni Yıl Kararları" listesi vardır kafasında ya da cebinde. Çok kısa süren bir iyileşme çabası...
Sanıyorum bu tavsiyelerden, özellikle mimarlık ya da tasarımla ilgili bir bölümde okuyan öğrenciler, listelerine katabilecekleri bir iki madde çıkarabilirler.
Şimdi çok hızlı çevirerek paylaşıyorum. Metnin orijinaline, yazının sonunda not düştüğüm adresten ulaşabilirsiniz. Yorumlarınız ve eklemek istediklerinizi iletebilirseniz metni değiştirerek, geliştirerek zenginleştirebiliriz. Hatta yeni maddeler ekleyerek bu manifestoyu büyütebilir ya da gereksizliğine karar vererek tamamen ortadan kaldırabiliriz. O nedenle yorumlarınız çok önemli!
İşte sözünü ettiğim yazının yaptığım ufak tefek eklemelerle derlenmiş hali... (İyi eğlenceler!)
Bruce Mau'dan Büyüme Üzerine Tavsiyeler
1. Olayların Sizi Değiştirmesine İzin verin. Değişmeyi istemeniz gerekir. Değişim başınıza gelen bir şey değildir. Onu siz ortaya çıkarır ve yaşarsınız. Büyüme için önşart, deneyimlemeye açık olmak ve onların sizi değiştirmesine izin vermektir.
2. İyiyi unutun. İyi, hepimizin üzerinde mutabık olduğu bilinen bir değerdir. Büyüme iyi olmak zorunda değildir. Büyüme, araştırmalarımıza uysun ya da uymasın karanlık noktaların üzerine gitmektir. İyiye bağlandığınız sürece, asla gerçek anlamda büyüyemezsiniz.
3. Süreç, sonuçtan çok daha önemlidir. Eğer sonuç sürece hükmederse varacağımız yer ancak şu an olduğumuz yerdir. Süreç sonuca hükmederse nereye gideceğimizi bilemeyiz ancak kesinlikle orası neresiyse orada olmak isteyeceğimizin farkındayızdır.
4. Deneyimlerinizi çirkin bir çocuğu sever gibi sevin. Keyfine varmak, büyümenin itici gücüdür. Gideceğiniz yolları, güzel deneyimlemeler, tekrarlar, girişimler, denemeler ve hataların içinde işinizi geliştirme özgürlüğünün tadını çıkarın. Olabilecekleri düşleyin ve yaptığınız hatalardan yararlanmaya bakın.
5. Daha derine dalın. Ne kadar derine gidersen o kadar değerli bir şeyi keşfetme olanağına kavuşursun.
6. Kazalardan yararlanın. Yanlış yanıt, farklı soruları arayan doğru yanıttır. Sürecin bir parçası olarak yanlışları biriktirin. Farklı sorular sorun.
7. Çalışın. Stüdyo, çalışılması gereken bir yerdir. Üretmenin gerekliliğini, çalışmak için mazeret olarak gösterin kendinize. Bu herkesin yararına olacaktır.
(Küçüklüğümüzden beri en çok duyduğumuz söz. Birisi bana "çalış!" dese derhal elimdekini bırakmak gelir içimden. Çalışın! Bu kadar açık söylenmesi kolay olmayan sözlerden biridir. Kendine bile...)
8. Kendinizi hayatın akışına bırakın. Amaçsızca dolanarak çevreyi keşfedin. Hüküm vermeyi bırakın. Eleştiriyi erteleyin.
9. Herhangi bir yerden başlayın. John Cage'in dediği gibi nereden başlayacağını bilememek, felç olmanın en bilinen biçimidir. Onun tavsiyesi: Herhangi bir yerden başlayın.
10. Herkes bir liderdir. Büyüme doğal bir biçimde gerçekleşir. Ona yol açın. Doğru bulduğunuzun arkasından gidin. Herhangi birinin başı çekmesine izin verin.
11. Fikir ekin, uygulama biçin. Fikirler dinamik, akıcı, verimli ve sürdürülebilir bir çevre için gereklidir. Diğer yandan uygulamalar, dikkat ve özen ile beslenir. Fikirleri uygulamada üretken olun.
12. Hareket halinde olun. Pazar ve işleyişi başarıya yöneliktir. Ona direnç gösterin. Hataya ve yer değiştirmeye işin bir parçası olarak olanak sağlayın.
13. Yavaş olun. Standart zaman dilimlerinin dışına çıktığınızda umulmadık fırsatlar belirebilir.
14. "Cool" olmayın. "Cool" siyahlar giymiş muhafazakar korkulardır. Kendinizi bu tür sınırlamalara sokmayın.
15. Aptalca sorular sorun. Büyüme, enerjisini arzu ve masumiyetten alır. Soruyu değil, yanıtı değerlendirin. Bir çocuk gibi ömür boyu öğrenmeyi hayal edin.
16. İşbirliği yapın. Birlikte çalışan insanların bulunduğu mekan; fikir ayrılığı, sürtüşme, kavga, canlılık, zevk ve büyük bir yaratma potansiyeli ile doludur.
17. ................................. . Bilerek boş bırakın. Henüz edinmemiş olduğunuz bilgiler için boş yer bırakın.
18. Geç saatlere kadar ayakta kalın. İlginç şeyler, çok ileri giderseniz, çok sıkı çalışırsanız ve dünyanın geri kalanından ayrılırsanız gerçekleşir.
19. Eğretilemeler üzerinde durun. (Aynı şeye ait farklı anlamlarla meşgul olun.) Her nesne belirgin anlamının ötesinde anlamlar taşıma kapasitesine sahiptir. O anlamların üzerinde durun.
20. Risk alırken dikkatli olun. Zaman genetiktir. Bugün, dünün çocuğu, yarının ebeveynidir. Bugün yaptığınız iş yarınınızı belirler. Risk alırken dikkatli olun.
21. Kendinizi tekrar edin. Bir şeyi seviyorsanız tekrar yapın. Bir şeyi sevmiyorsanız (yine) tekrar yapın.
22. Kendi araçlarınızı yaratın. Özgün şeyler yapmak için araçlarınızı hibrit hale getirin. Sizin olan basit araçlar bile yeni ve geniş keşif yolları açar. Kapasitemizi artıran araçların, küçük olanlarının bile, büyük farklar yaratacağını unutmayın.
23. Birinin omuzlarında yükselin. (Bu oldukça yaygın ve içselleştirilmiş- hatta toplumumuzda verilmese de olur- tavsiyelerden biri. Yanlış anlaşılabilir.) Sizden önce gelenlerin başarılarını sürdürerek daha ileri gidebilirsiniz. Orada görüş çok daha iyidir.
24. Yazılımlardan uzak durun. Yazılımların en büyük sorunu, onlara herkesin sahip olmasıdır.
25. Masanızı temizlemeyin. (Özellikle ailesiyle yaşayanlar ya da bir mekanı paylaşanlar bu maddeyi kullanabilirler.) Sabah, akşam göremediğiniz bir şeyi görebilirsiniz.
26. Yarışmalara katılmayın. Yarışmalara katılmayın, sizin için iyi olmaz. (!!!!)
27. Soldaki sayfaları okuyun. Marshall McLuhan öyle yapardı. Bilginin miktarını azaltarak noodle'ımız olarak adlandırdığımız şey için (belleğimizde) yer açmış oluruz.
28. Yeni sözcükler üretin. Sözlüğü genişletin. Yeni durumlar yeni düşünme biçimleri gerektirir. Düşünmek yeni ifade biçimlerini gerektirir. İfade yeni durumlar ortaya çıkarır.
29. Kendi aklınızla düşünün. Teknolojiyi unutun. Yaratıcılık aygıtlara bağımlı değildir.
30. Organizasyon = özgürlük. Tasarımda ya da başka bir alanda gerçek inovasyon bağlamsaldır. Bu bağlam bir tür işbirliği ile gerçekleştirilen bir işletmedir. Örneğin, Frank Gehry Bilbao'yu gerçekleştirebildi çünkü ofisi, bütçeye uygun olarak işi halletti. Yaratıcı olanlar ve takım elbise içinde olanlar arasındaki ayrıma ilişkin inanış, Leonord Cohen'in dediği gibi geçmişe ait çekici bir insan eseridir.
31. Borç para almayın. Yine Frank Gehry şöyle tavsiye eder: Parasal kontrolü sağlamak, yaratıcılığı sağlamak demektir. Kesinlikle bir roket bilimi değil, fakat bu disiplini kazanmanın zorluğunu ve bu konuda pek çok kişinin başarısız olduğunu bilmek oldukça şaşırtıcı...
32. Dikkatli dinleyin. Yörüngemize giren her işbirlikçi kendisiyle birlikte umduğumuzdan daha karmaşık ve değişik bir dünya getirir. Detayları, gereksinimlerini, arzularını ve hırslarını dinleyerek, onların dünyasını kendimizinkine katarız. Tarafların hiç biri artık aynı olmayacaktır.
33. Arazi gezileri yapın. Dünyanın bant genişliği, televizyonunuzdan, internetin ve hatta çok ustaca becerilmiş etkileşimli grafik simülasyonların bant genişliğinden daha fazladır.
34. Hatalarınızı daha çabuk yapın. Bu benim fikrim değil. Ödünç aldım. Sanırım Andy Grove'a aitti.
35. Taklit edin. Bu konuda çekingen olmayın. Mümkün olduğunca yaklaşın. Asla tamamını elde edemezsiniz; ayrım gerçekten çok belirgin olacaktır. Teknik olarak taklidin ne kadar zengin, kötü değerlendirilmiş veya itibarsız olduğunu görmek için Richard Hamilton'un Marcel Duchamp'a ait The Large Glass yorumuna bakmamız bile yeterli olacaktır.
36. Scat (anlamsız hecelerle caz söyleme tekniği). Sözleri unutursanız Ella (Fitzgerald) gibi davranın: Uydurun birşeyler... Fakat bunlar söz olmasın. Bilmediğiniz yerleri geçin. Ama bildiğiniz yerlerle uyumlu bir biçimde...
37. Kır, bük, çekiştir, parçala, böl, katla!
38. Öteki kıyıyı keşfedin. Büyük özgürlük yalnızca teknolojiyi alıp geliştirmeye çalışmaktan vazgeçmekle mümkün olur. En uç noktaya ulaşamayız, çünkü o ayaklar altına alınmıştır. Ekonomik çarkın kenara attığı fakat hala pek çok potansiyeli barındıran eski teknolojiye ait ekipman kullanmaya çalışın.
39. Kahve molaları, gezintiler, sohbet odaları/kulis. Gerçek büyüme, onu gerçekleşmesini düşündüğünüz yerlerin dışında, Dr. Seuss'un "bekleme yeri" dediği ara mekanlarda gerçekleşir. Hans Ulrich Obrist bir dönem, partiler, sohbetler, yemekler ve havaalanı ulaşımları gibi konferans altyapısı olan yerlerde gerçek olmayan sanat ve bilim konferansları düzenledi. Bu sayede, halen sürmekte olan işbirliklerine yol açan başarılar elde etti.
40. Alanlardan kaçının. Çitlerden atlayın. Hapsedici sınırlar ve kısıtlayıcı rejimler yaratıcılığın vahşi doğasını kontrol altına alma girişimleridir. Onlar genellikle gelişimci, karmaşık ve çeşitli olanı düzenleme çabalarıdır. Bu anlaşılabilir. Bizim işimiz alanları geçmek ve çitlerden atlamaktır.
41. Gülün. Stüdyoyu ziyaret edenler genellikle bizim çok güldüğümüzü söyler. Bunun farkına vardığımdan beri, gülmeyi kendimizi ne denli rahat ifade edip edemediğimizi ölçmemize yarayan bir barometre olarak kullanırım.
42. Hatırlayın. Büyüme yalnızca tarihe mal olmuş bir ürün olduğu zaman gerçekleşebilir. Tarih büyümeye yön verir. Fakat hafıza pek mükemmel sayılmaz. Her hafıza bozuk ya da önceki anların ve olayların karma bir imgesidir. Bu nedenle onun niteliğini şimdiki zaman değil, geçmiş belirler. Burada her eklenen bilgi yenidir. Kaynağından farklı inşa edilir ve büyüme için bir potansiyeldir.
43. İnsanlara güç verin. Oyun yalnızca insanlar yaşamlarını kontrol altına aldıklarını hissettikleri zaman oynanır. Eğer özgür değilsek rahat da olamayız.
İYİ YILLAR!
Metnin orijinali için buraya tıklayınız.