"Aynı nesne için ortaya konulan farklı dilleri görmek gerçekten ilginç"

14 Mayıs 2015

İlk girişimden sonra Tiscar Design markasını ne zaman kurdunuz?

Az önce bahsettiğim tasarım grubu 1993 yılında dağılınca, tek tasarımcı olarak kendi ofisimi kurdum. Gerçi bu çok talihsiz bir döneme rastladı çünkü 1992 yılında yapılan Barselona Yaz Olimpiyatları ve Sevilla EXPO'sunun ardından İspanya ciddi bir ekonomik krize girdi. Her şeye rağmen direndim ve yola devam ettim. O sırada ofiste dört kişiye çıktık. Hepimiz de iş konusunda oldukça deneyimliydik.



İşverenleriniz daha çok hangi sektörlerdendi?

Genellikle mobilya üreticileriydi. Yavaş yavaş İspanya dışına çıkıp yabancı ülkelere iş yapmaya başladık. Ülke yeniden krize girince 2009'da çalışan sayısını azaltmamız gerekti ve iki kişiye düştük. Bu durumdan da gayet memnunuz, sakin ve rahat bir ortamımız var.

Ofisin yeri gerçekten çok güzel. Modern sanat müzesi IVAM'ın hemen yan sokağındasınız. Tiscar hep burada mıydı?

Hayır, daha önce buraya yakın bir binada, yine zemin katta bir ofisimiz vardı. 2006 yılında beri şu anki yerimizdeyiz. Kuruluşumuzdan bu yana hem yerel hem de yabancı işverenlerin güvenini kazandık.



Dün size, bu işverenlerden biri olan Capdell'in Habitat Valencia fuarındaki standında rastlamıştım.

Evet, Capdell, muhteşem insanların olduğu önemli bir mobilya firması. İyi tasarımı layıkıyla uyguluyorlar. Hem onlar tasarımcılarla çalışıyor olmaktan mutlular, hem de tasarımcılar Capdell'e proje üretmekten  mutlular.

Bu tür firmalar ile çalıştığınız zaman tasarım süreci nasıl ilerliyor?

Normalde ofise gelip birlikte çalışmaya karar veren müşteriler oluyor. Sonra tasarım bir brief'i oluşturuyorlar. Biz de tasarımımızı buna göre geliştiriyoruz. Bazen de brief aşamasında, müşteriyi başka bir şey yapma ya da probleme yaklaşım biçimini değiştirme konusunda ikna edebiliyoruz. Müşteri ve üretici ile bir araya gelip strateji geliştiriyoruz. Örneğin, markayı daha başarılı bir sonuca ulaştıracak bir proje...

Farklı tasarımcılar ile aynı marka için ürün geliştirmek, onlarla diyalogda olmak ve ürünlerinizi aynı ortamda sergilemek hakkında neler söyleyebilirsiniz?

Bunun gayet ilginç ve iyi bir deneyim olduğunu söyleyebilirim. Çünkü aynı brief'in ya da bazı yönleriyle ayrışsa da tek bir firmanın tanımladığı benzer brief'lerin getirdiği temel sorunları çözerken aslında birbirimizden öğreniyoruz. Benzer bir sorun üzerinde çalışırken, başka bir tasarımcının bu sürecin sonucunda ne ürettiğini; aynı nesne için ortaya konulan farklı dilleri görmek gerçekten ilginç. Aramızda gayet iyi bir ilişki var. Bu da markanın ifade zenginliğini, açık fikirliğini artırmak için iyi bir yöntem...



Uluslararası ödül programlarından çok sayıda ödüle sahipsininiz. Bu konuyla ilgili görüşlerinizi de alabilir miyiz?

Capdell için yaptığım ECO Chair tasarımı ile German Design Award 2015 ve Good Design Award 2013 programlarında ödüle değer görüldüm. Normal bir ahşap sandalye olmasına rağmen, strüktürel anlamda özel bir tasarım diline sahip. Kullanım açısından çok rahat. Görünürde öyle olmasa da istiflenebilir bir yapısı var.



ECO Chair


Ayrıca "FAST table" ile 2012 yılında Best of NeoCon - İnovasyon Ödülü'nü kazandım. Bask asıllı Sellex firması için geliştirdiğim bu tasarım; otel, restoran, müze gibi pazarlara yönelik, katlanabilir bir masa. Özellikle müze ve kütüphaneler tarafından ilgi görüyor. Bu strüktürü dikdörtgen/kare ya da yuvarlak gibi farklı tabla seçenekleri ile kullanmak mümkün. Dolayısıyla tek bir tasarımla farklı kullanımlar için birden fazla masa seçeneği elde etmiş oluyorsunuz. Bu masa sistemi ABD'de Leland Internanional firmasının lisansıyla satılıyor. ABD ve Kanada pazarındaki üretim ve satışı onlar gerçekleştiriyor.



FAST table


Ödül kazandığımız yerel ödül programları ise Spanish Design Awards ve Barcelona Design Awards.


Carlos Tiscar ile tasarım pratiği üzerine...
Bu Haberi Sosyal Medyada Paylaşın
Yorumlar
Henüz yorum yapılmamış.
Bu İçeriğe Yorum Yazın
Ad Soyad
E-posta
Yorum
Kalan karakter :