10:00
ARİSTOTELES MEYDANI
Selanik gezisine başlamak için en uygun nokta olan Aristotales Meydanı. Kentin merkezi olmasının ötesinde kent sakinleri burası için şehrin kalbi diyorlar. Kafe, restoran ve birbirinden güzel Neoklasik binalarla çevrili meydanın ön yüzü denize açılıyor. Meydan daha çok kentin modern yüzünü anlatıyor. Meydanı çevreleyen mekanlar günün her saati dolu durumda.
Buradaki kafelerden birine oturup, bir şeyler içerek güne başlamak keyifli olacaktır. Meydana adını veren ünlü filozof Aristo'nun heykeli meydanı süslüyor. Ziyaretçilerin en çok fotoğraf çektirdikleri yer de bu heykelin önü oluyor genellikle...
12:00
MODİANO PAZARI
Alışveriş anlamında kentin kalbinin attığı yer olan Modiano'nun eski ismi Bedesten. Bugün hala kullanılan bu isimden de anlaşılacağı gibi burayı Türkler kurmuş. Tüm Balkanlar'ın en ünlü pazarı burasıymış. Özellikle 16. yüzyılda rehber kitaplarda "Turkish Bazaar" olarak da geçen Modiano bölgesi sadece ürün satılan bir yer değil. Kentin en güzel tavernaları yani yerel restoranları da burada bulunuyor.
Gezinizin öğle yemeği molasını burada vermenizde fayda var. "Ouzeri Aristotales" ve "Ta Nisia Restaurant" meze çeşitleri ve yerel yemekleriyle aradığınızdan fazlasını bulabileceğiniz iki restoran.
14:00
ROMA AGORASI
Roma İmparatorluğu'nun doğuya açılan yolları bir zamanlar Selanik'ten geçermiş. Bu nedenle kent o dönemlerde önemli bir geçiş noktası olmasından ötürü Roma için çok önemliymiş. Roma kente pek çok bina yapmış olmasına rağmen zamanla bu yapılar yok olmuş. 1970'lerde yapılan kazılar sayesinde kentin tam ortasında kalan pek çok Roma yapısı ortaya çıkarılmış.
Panagia Halkeon Kilisesi
Roma Agorası geniş bir alanı kaplıyor ve kazılar hala devam ediyor. Bu nedenle ziyarete açık değil, ancak tüm çevresi açık alan olduğu için dışarıdan görmek mümkün. Agoranın stoaları ve küçük bir konser salonundan geriye kalan basamaklar görülebiliyor.
15:00
AGİOS DİMİTRİOS KİLİSESİ
Agoranın hemen karşı sokağında kalan Agios Dimitrios Kilisesi, 5. yüzyılda inşa edilmiş. Dimitrios, 3. yüzyılda Selanik'te doğan ve sonradan Hıristiyan olan bir bilginken, Romalı komutan Galerius tarafından katledilerek şehit edilmiş. Mezarı kilisede bulunan Aziz Dimitrios, Selanikliler için son derece kutsal bir şahsiyet. Kent kuşatma altındayken, Aziz Dimitrios'un sayısız kere savaşçı kıyafetleriyle düşmana görünerek korkuttuğu ve kenti kuşatmalardan kurtardığına inanılıyor. Kentin en güzel mozaikleri de yine bu kilisede bulunuyor. 8. yüzyıla tarihlenen mozaikler ağırlıklı olarak kilisenin altar bölümünü süslüyor. Yunanistan'ın en büyük kilisesi olan Agios Dimitrios Kilisesi, ziyarete açık ve rahatlıkla gezilebiliyor. Kilisenin yakınlarında bulunan Osmanlı eserleri Alaca Cami ve Yeni Hamam Selanik'in Türk Mahallesi'ne yaklaştığımızın ilk habercileri olarak çıkıyor karşımıza.
16:00
ATATÜRK EVİ
Türk Konsolosluğu'nun sınırları içinde bulunan Atatürk Evi, kente gelen her Türk'ün mutlaka ziyaret ettiği bir yer. Atatürk'ün doğduğu ve çocukluk günlerini geçirdiği bu ev 1870 yılında inşa edilmiş. 10 Kasım 1953 yılında müze olarak düzenlenerek ziyarete açılmış. Müzede Atatürk ve ailesine ait eşyaların yanında çeşitli fotoğraflar ve belgeler sergileniyor.
17:00
KASTRA TÜRK MAHALLESİ
Geçmişte surlarla çevrili olan kentin kıyıya yakın bölümlerinde söz konusu surlardan geriye pek bir şey kalmamış. Surların en sağlam bölümleri Kastra adı verilen ve "kale" anlamına gelen semtte bulunuyor.
Burası Osmanlı Dönemi'nde Türkler'in yoğun olarak yaşadığı semt. Az sayıda kalmış olsa da Türk sivil mimarisini yansıtan cumbalı evleri Kastra sokaklarında görmek mümkün. Kentin en yüksek yeri olan semt, "Selanik'in Balkonu" olarak da anılıyor.
Yamaca kurulmuş olan bölgeye çıkmak için yılankavi rampalar kullanılıyor. Bu rampalar ilk olarak 5. yüzyılda İstanbul surlarının önemli bir kısmını inşa ettiren İmparator Theodosius tarafından yaptırılmış. Günün şartlarına göre ise 14. yüzyılda yenilenmiş ve o günden beri kentin üst kısımlarına ulaşım bu rampalarla sağlanıyor. Bazı sokaklar oldukça dar ve merdivenli.
18:00
KOULE KAFE MEYDANI
Kentin yukarı bölümlerine giden yol üzerinde bulunan meydanın çevresinde pek çok tarihi yapı bulunuyor. Bizans Hamamı ve Osios David Kilisesi burada görülmesi gereken eserlerin başında geliyor. Hamam 13. yüzyılda inşa edilmiş. Kilise ise bölge için Hıristiyanlığın erken dönemleri kabul edilen 5. yüzyıldan kalma. Kilisenin içinde bulunan Peygamber Ezekiel 'i gösteren mozaik görülmeye değer.
19:00
TRİGONİO KULESİ
İmparator Theodisios tarafından yaptırılan Selanik surları o dönemlerde kenti çepeçevre sararmış. Uzunluğu 7 kilometreyi bulan surların bugün sadece 3 kilometrelik bölümü ayakta kalabilmiş. Yüksekliği 11 metreye yaklaşan bu surların en yüksek noktasında Trigonio Kulesi bulunuyor.
Osmanlı Dönemi'nde de pek çok kere onarılan ve eklemeler yapılan surların ayakta kalabilmiş giriş kapılarını da bu bölgede görmek mümkün. Portara adı verilen kapı, kentin geçmişteki gücünü göstermesi bakımından önemli. Surların son savunma noktasında bulunan Genti Koule ise Osmanlılar tarafından eklenmiş.
Bölge, günün her saati kenti kuşbakışı izlemek isteyenlerin akınına uğruyor. Ama manzarayı izlemek için en güzel an, güneşin renginin kızıla döndüğü akşam saatleri. Burası Selanik'teki ilk gününüzü sonlandırmak içinde son derece uygun bir mekan...