Şişelenmiş “yazlık havası”ndan “kendin boya kendin giy” tişörtlere “nobonik” tasarımlar
28 Ekim 2010
Öte yandan Nobon etkinliklerinin asıl hedefi "parti yapıp kitlelere ulaşmak" olarak özetlenmiyor. Mimarlar daha ziyade ortaya koydukları ürünlerin görünürlüğü ile ilgilenmişe benziyorlar. Bu anlamda ortaya koydukları "nobonik" tasarımları ise belirli bir konsept etrafında şekillendirilmiş ve "mimarlık, tasarım, grafik ve fikir" kesişimindeki ürünler olarak tanımlıyorlar. Örneğin sözü geçen ilk partinin konsepti "İstanbul'da yazlık havası" olarak belirleniyor. Sarı renkli balonlar hava ile dolduruluyor; sonra da üstlerine "Nobon" etiketi yapıştırılıyor. Bir de ibare yer alıyor: "Şu tarihte el değmeden şişirilmiştir."
Bir başka ürün, Bodrum yarımadasından gelen ve gerçek deniz suyu ve kumla doldurulan kavanozlar oluyor. Bu kavanozlara, ekibin tasarladığı grafikler yapıştırılıyor ve bunlar asılıyor. Dileyenler "anı" niyetine bu kavanozları yanlarına alıyorlar. "Şeker gecesi" için pamuk helvalar, horoz şekerleri alınıyor. Şekerlere ve şekerlerin içinde yer aldığı dev kavanozlara ise stickerlar yapıştırılıyor. "Sokakta disko" temalı partide, onlarca küçük disko topu küçük sopalara takılıyor; insanların ellerine küçük fenerler tutuşturuluyor. Gecenin bir vaktinde ise gerçek boyutta bir disko topu ortaya çıkarılıyor.
Başka etkinlik için projelerinden aldıkları renderları birer kartpostal olarak bastıran Nobon ekibi, bir de tişörtlerden "perde" oluşturuyor. Tünel'den Tomtom Sokak'a taşındıkları bir evrede yapılan bu iş sırasında, kendi logolarını bastırdıkları tişörtleri ne oldukları anlaşılmayacak şekilde bir araya getiren mimarlar, insanların ellerine renkli boyalar tutuşturuyorlar. Herkes bir şeyler karalıyor, boyuyor ve yazıyor. Ortaya çıkan koskoca kolektif "tablo", tişörtler teker teker ayrıldığında eşsiz birer parçaya dönüşüyor. Ve bu tişörtler "parti sakinleri"ne dağıtılıyor.
Ekip konsept ve ürünlerinin verimliliği hakkında şunu aktarıyor: "İnsanlar o objelerin etrafında tanıştı; ‘A-a, bu ne?' dediler ve kakara-kikiri yaptı. Gelen insanlar kavanozları yanlarına aldılar. Gelenler bizi, tanışmak isteyebileceğimiz insanlar ile tanıştırmaya başladılar. İşte "nobonik" fikir, tam olarak da partinin esprisi ve merak konusu haline geldi. Asmalımescit'e gidenlere ‘Ne yaptınız?' diye sorulursa, bizim partimize gelenlere ‘Ne vardı? Ne oldu?' dendi. Partilere gelenler, biraz da ‘oynamaya' geldiler. Sonuç olarak ürünlerimiz, katalizör görevini üstlendi. Başkalarının evlerine taşındı ve imgesel hafızalara da yine o objeler kazındı."
"Bunlar, tasarım dünyasını derinden sarsacak ya da yeniden biçimlendirecek şeyler değil" diyorlar. Önem verdikleri daha ziyade o anı… Diğer yandan da aslında, "Nobon" fikrinin ortaya çıkışına referans verir şekilde "bireysel" bir iş, kişisel motivasyonlarını artıran ve onları ayakta tutan üretimler…
Bu Haberi Sosyal Medyada Paylaşın
Yorumlar
Bu İçeriğe Yorum Yazın