Elemanlarınızla uzun süreli çalışmayı tercih ediyorsunuz sanırım, ama proje bazlı çalıştığınız mimarlar da oluyor mu?
Ancak ve ancak şu şekilde oluyor: Normalde almayacağımız nispeten küçük boyutlu işleri, işverenlerimizin ısrarı üzerine almak durumunda kaldığımız zamanlarda, daha önce bizde çalışıp kendi bürosunu açmış arkadaşlarımızla çalışabiliyoruz. Böyle birlikte yaptığımız başarılı çalışmalarımız var.
Piyasada zaman zaman yapıldığı gibi, büyük ölçekli proje geldiğinde işe eleman alıp, proje bittiğinde onların işine son vermek gibi bir düşüncemiz olmuyor bizim. Uzun vadeli planlar yapıyoruz ve o anlamda hiçbir zaman işten çıkarmaya gitmiyoruz. Personel planlamamızı her zaman çok dikkatli bir biçimde yapıyoruz, hattâ hafta başındaki mesaimizin çoğunu da bu işlere ayırıyoruz. Nasıl rahat çalışabiliriz, kim hangi proje ile ilgilenirse daha çok verim alabiliriz, diye çok düşünüyoruz.
Çalışanlarınızın hepsi full time çalışıyor, değil mi?
Evet, biz part-time çalışana sıcak bakmıyoruz, çünkü part-time çalışmak Has Mimarlık'ın sistemine uygun değil. Burada çalışan her arkadaşın proje anlamında belli sorumlulukları var çünkü. Part-time çalışan birinin o dönemde o sorumluluğu götürmesine olanak yok.
Has Mimarlık, stajyerlere nasıl bakıyor?
Biz yaz stajlarını önemsiyoruz. Öğrenci arkadaşların da yaz stajlarını önemsemesine ben çok seviniyorum. Staj için başvuran arkadaşların ciddiyeti, meslek sevgisi beni heyecanlandırıyor. Bence bizim zamanımızdan çok daha iyi durumdalar. Adeta iş görüşmesine gidermiş gibi son derece iyi bir hazırlıkla geliyorlar staj görüşmesine.
Şubat ayına kadar başvuruları alıyoruz. O kadar çok başvuru oluyor ki, onları belli bir elemeden geçiriyoruz ve sonuçta dörder haftalık dönemler halinde stajlarını başlatıyoruz.
Bildiğim kadarıyla Hayzuran Hanım tasarım ile, siz ve Doğan Bey de daha çok idari işler ile haşır neşirsiniz… Bu yapı nasıl aşağıya doğru dağılıyor? Büronun işleyişi nasıl?
Bizlerden hemen sonra sorumlu düzeyinde olan 3 arkadaşımız var. Bunlardan biri uygulama ve detay konularından, biri tasarım konularından ve üçüncüsü de şartnameler ve metrajlardan sorumlu. Ayrıca her projenin bir proje sorumlusu ve proje ekibi var. Organizasyon olarak aslında bir matris şeması gibiyiz.
Az önce de bahsettiğim gibi tasarım kararları ortak akıl ile alınıyor. Proje sorumlusu kendi ekibini belirliyor ve proje yürümeye başladıktan sonra ise projenin süre ve kalite yönünden kontrolünü yürütüyor.
Biz her hafta her proje için tasarım toplantıları yaparız ve bu toplantılara proje ekibi ile yöneticiler katılmak durumundadır. O toplantılarda proje sorumlusu tasarımla ilgili bilgi verir ve soruları cevaplar. Bu toplantıları yapıyoruz, çünkü herkes eteğindeki taşları döksün, herkes ikna olsun istiyoruz. Haftada bir kez toplanıp konuşunca en azından bizim için önemli olan kararlara katılmış oluyoruz, kimse sonradan, "bana sorsaydın yapma derdim", diyecek noktada olmuyor.