Fotoğraf: Daniele Veneri
Bu iki süreç arasındaki benzerlikler nelerdir sizce?
Konum açısından Bon Pastor da Sulukule de kentin içinde kalmış kıymetli birer alan ve her ikisinden de rant elde edilmeye çalışılıyor. Bon Pastor'da belediye kendisi için yüksek gelir elde etmeye çalışırken, bizde belediye Sulukule'nin rantını kendisi almayacak, yandaşlarına dağıtacak; rantı özel girişimci alacak.
Her iki mahallede de "temizlik politikası" güdülüyor bence.
Her iki projede de "normalleştirme" ve "modernleşme" söylemi var.
Sulukule'de hemen, Bon Pastor'da zaman içinde olsa da kullanıcı her ikisinde de değişiyor.
Mücadele stratejileri açısından bakacak olursak onlar, öncelikle uluslararası kamuoyunu harekete geçirmeye çalışıyorlar. Bunu da yapmıştık, fakat biz öncelikle içeride bir ikna süreci denemiştik.
Projenin destekçileri-karşıtları bizde de vardı; bazı mülk sahipleri hemen ellerini ovuşturmaya başlamışlardı.