Tasarım felsefenizi tanımlarken, çevreyle uyum içinde olmanın, insan ölçeğinin altını çiziyor, bu oranın tamamen mimar tarafından oluşturulması gerektiğini söylüyorsunuz. Az önce müşteriyle birlikte tasarlamanın önemine değinirken, burada mimarın daha ön plana konulduğunu görüyoruz.
Projede birisinin yönetici olması lazım; o da biz oluyoruz. Yönetici olmadığımız projeden zaten çekiliyoruz. Tabi ki öncelikle herkesi dinliyoruz. İşverenin haklı olduğu noktalar oluyor. Bu verileri birleştirerek projeyi oluşturmak bana daha mantıklı geliyor.
Atakent 3 Cephe ve Çevre Düzenleme Projesi
İstanbul'da ‘insan ölçeği'yle uyum sağlanabilir mi?
Maalesef pek sağlanamıyor. İnsan ölçeğini ne kadar vurgulasak da İstanbul'da emsal denen bir etken var. Bu değerler makro ölçekte planlanmadan, tamamen parsel bazında veriliyor. Biz öncelikle bunu çözmeye çalışıyoruz. Bunu çözerken de benim için mimarideki en önemli problem oran problemi. Oranı çözdüğünüz anda, geri kalanını cephe malzemeleriyle farklı bir tarzda halledebiliyorsunuz. Tabi İstanbul'da bunu çözmek daha zor ama serbest uygulamalarda projelerin mutlaka insan ölçeğinde olması taraftarıyım. En azından projeyi bunları düşünerek tasarlamak gerektiğine inanıyorum.
"ISO belgesi, mimarlık ofisini iyi bir disipline sokuyor"
Merak ettiğim bir konu da ISO 9001 belgeniz. Bu belgeyi almış olmanın size ne gibi faydaları oldu?
ISO'yu almadan önce, bize ne katabilir diye sıkı bir araştırma yaptım. Tabi birlikte iş yaptığımız kişiler ISO 9001 aldığımızı biliyorlar ama şirkete ne katar diye baktığımızda; ISO'nun idari kısımla ilgili zorunlu yaptırımları var. Şirket içi yazışmalarda, muhasebe işlerinde ISO bir mimarlık bürosunu iyi bir disipline sokabiliyor.
Belgeyi veren denetleme firmasındaki danışmanların, çizim gibi teknik konularda yeterli bilgisi olmasa da bu belgenin alınması gerektiğine inandığımdan, kendi şartlarımızı ve standartlarımızı kendimiz oluşturduk. Bunların en başında çizim standartları geliyor. Layer sistemleri oluşturarak, hangi ölçekte ne yapmamız gerektiği belirledik ve bunları çizime aktardığımız zaman çıkan sorunları bertaraf etmek için iyi bir standart oluşturduk.
Belgeyi almak için 6 ay uğraştık. Avrupa ve Amerika standartlarına baktık, sonra da kendi standartlarımızı oluşturduk. Şimdi işe yeni başlayan arkadaşlara önce bu kitapçığı veriyoruz. Projeye başlamadan önce standartları öğrenmiş, bizi tanımış oluyorlar. Projeleri işverene teslim ettiğimizde de yine o projedeki standartlarımızı yayınlıyoruz. Dolayısıyla ISO'nun bize çok büyük katkısı oldu.