Bektaş Mimarlık Bürosu

Filiz Yavuz / 01 Eylül 2007
Bektaş Mimarlık Bürosu

 

Koca bir dünyayı küçücük defterlere sığdırır Cengiz Bektaş. Kah iki satır yazıyla anlatır düşlediği yapıyı, kah bir eskiz karalayıverir oracıkta. Ozan yanı tutar, bir şiirin peşinden koşar.

 

İşçilerin emeğine diyecek sözü yoktur da sözünün dinlenilmemesine, başa buyruk iş yapılmasına çok kızar; beğenmedi mi yıktırıverir inşaatın duvarlarını... İşte bu yüzden "aksi" bir adam diye bilinir etrafta. Oysa kocaman bir yüreği vardır, eşitlik isteyen. Haktan, adaletten yanadır. İlle de emekten...

 

"Çizmekten başka bir şey düşünmedim"

"Özellikle 12 Eylül döneminde büroyu satılığa çıkaracak duruma geldim ama mimarlıktan başka bir şey yapmayı hiç düşünmedim" diyerek anlatır mesleğine olan tutkusunu. "Çizmek bana tüm sorunlarımı unutturuyor" der...

 

1963 yılından beri büro yöneten Cengiz Bektaş, yönettiği bürolarda pek çok ilki gerçekleştirir. Türkiye'de bilgisayarı kullanan ilk mimarlık bürosu onunkidir örneğin. Mimarlık bürolarının içinde ilk hafta sonu izin uygulamasını getiren de O'nun bürosudur. Türkiye'de ilk ve tek Öz Yönetim İşliğini kuran yine Cengiz Bektaş'tır.

 

Kitaplarla dolu büro

Büroyu bir duygular bütünü olarak algılar Cengiz Bektaş. Tasarım sürecinin konuşarak, tartışarak şekillenmesi gerektiğine inanır. Çalışanların araştırmasını, okumasını ister. Bunun için de Kuzguncuk'taki küçücük bürosu kitaplarla doludur. Bektaş Mimarlık Bürosu'na ilk kez gittiğimde, büroyu bulamayarak bir mahalleliye sormuştum; "Bir arka sokakta kütüphaneye benzeyen yer" demişti. Belki de Bektaş bürosunu bilinçli olarak eski bir kütüphane olan bu binaya kurmuştur, kim bilir?

 

Gerçekten de kütüphane gibi Bektaş Mimarlık Bürosu; sadece mimarlık kitapları değil her çeşit kitap mevcut. Sadece mimarlık kitapları değil çünkü sadece mimar değil Cengiz Bektaş. O, haftada bir kez Günlük Evrensel Gazetesi'ne yaşama kültürü üzerine yazan bir yazar, Evrensel Basım Yayın'dan çıkan "Dün Bugün" adlı şiir kitabıyla 2007 Ceyhun Atuf Kansu Şiir Ödülü'nü alan bir şair aynı zamanda...

 

Herkes bir bütünün parçaları

Bürosu, Cengiz Bektaş'ın gerçekten evidir aslında. Yani, Bektaş'ın büronun bitişiğinde bulunan evi asma kattan büroya açılır ve ev de büro da aynı arka bahçeye bakar. Bektaş'ın büroda kendisini evdeymiş gibi hissetmesi bir yanıyla normal. Fakat tam da bu noktada büro çalışanlarının, büro için "ev" benzetmesi yapmasını ve bürodayken kendilerini evlerindeymiş gibi hissetmelerini yabana atmamak gerek. İnsanın huzurlu olduğu ortamda verimli olduğunu düşünürsek, Bektaş Mimarlık Bürosu'nun neden bu kadar insancıl ve başarılı olduğu sorusunun yanıtlarından birini bulmuş oluruz sanırım.... 

 

Hiçbir şeyin kapılar ardında olmaması, hatta büro da odaları gizleyecek kapıların dahi olmaması diğer yanıtlardan biridir belki de. Asma katta Bektaş çalışır, giriş katında yardımcıları ve iç odada ise stajyerler... Herkes ayrı mekanlarda çalışsa da aslında hep bir aradadır ve bir bütünün parçalarıdır...


Röportajlar
Makaleler
Künye
Ofis Adı:
Bektaş Mimarlık Bürosu
Sahibi:
Cengiz Bektaş
Telefon:
(216) 495 68 57
Bu Haberi Sosyal Medyada Paylaşın
Yorumlar
Bu İçeriğe Yorum Yazın
Ad Soyad
E-posta
Yorum
Kalan karakter :