Karaköy-Salıpazarı limanındaki yapılar bir süre sonra benim için de fark edilir bir duruma gelmişti. Aslında bir şekilde hep gördüğümüz antrepolara alıcı gözle bakmaya başlamıştım...
Yumruğumu masaya vurup birden her şeyi dağıtmak istemiştim… Nitekim öyle de oldu.
Bu masada kağıtlar ve kalemler vardı yalnızca, fakat bu kağıtlara uzun süredir dokunulmamıştı ve içlerinde ne yazdığı bile çoğunlukla hatırlanmıyordu. Bunlardan birini rastgele seçip aldığımda kağıtlara bazı notların eklendiğini görmüştüm. Ben de bu notları, biraz da aklımda yeniden yazıp, okumaya başlamıştım:
"...Galata günümüze ulaşana dek binlerce insanın gözünün ve kulağının üstünde olduğu bir yer olmuş, zamanın değişimlerine ve tahribatlarına tanıklık etmiştir. Ticaret yapıları, yolcu salonu, modern sanat müzesi, araştırma merkezleri, liman işlevleri ve limanların yeniden işlevlendirilmesi ile ilgili konular Galata'nın modern yüzünü oluşturmaktadır.
1900'lü yıllardan itibaren hız kazanan liman inşa faaliyetleri Galata'nın gerek ticari gerek sosyal yaşantısının en büyük parçasıdır. Deniz ve limanlar ekonomik faaliyetler için sınırlı kalmamış kültürel algının deniz eksenli gelişmesini sağlamıştır..."
Bu faaliyetlerin yoğunlaştığı Karaköy-Salıpazarı limanındaki yapılar bir süre sonra benim için de fark edilir bir duruma gelmişti. Aslında bir şekilde hep gördüğümüz antrepolara alıcı gözle bakmaya başlamıştım.
Salıpazarı Limanı'ndaki antrepolar daha önce bazı sergilere ev sahipliği yapmıştı". İKSV internet sayfasında da bu durum şöyle belirtilmiş:
"Karaköy, Salıpazarı sahilinde yer alan antrepo binaları her biri iki katlı 4000 m2'lik alana sahip dört binadan oluşuyor. Türkiye Denizcilik İşletmeleri'ne ait olan antrepolar daha önce 1995 yılında düzenlenen 4. İstanbul Bienali'nin ana sergi mekanı olarak kullanılmıştı..."
Yakın zamanda öne çıkan antrepo ise günümüzde modern sanat müzesi olarak kullanılan 4 numaralı antrepodur. İstanbul'da bir modern sanat müzesi gerçekleşmesi daha önce denenmiş ama uygun bir yer bulunamadığından veya ana koleksiyon oluşturulamadığından girişimler sonuca ulaşamamıştı. Projenin kaderi, 2003 yılında 8. İstanbul Bienali'nin, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi'nin yanında yer alan 4 numaralı gümrük antreposunu ana mekanı olarak kullanmasının ardından yeniden değişmişti.
Bienal 2003 afişi, İKSV internet sayfasından alınmıştır.
T.C. Denizcilik İşletmeleri için kuru yük antreposu olarak inşa edilmiş olan 8000 m2'lik bina, modern bir müzeye dönüştürülmeden önce de, masadaki her şeyin birden dağılmasına kadar da muhtemelen sabırla beklemekteydi.