BASF Türkiye Ofisi

mimarizm.com / 25 Mayıs 2018
Mimaristudio, sürdürülebilir tasarım kriterlerini temel aldığı yeni BASF Türkiye ofisinde, çalışanların kendilerini hem fiziksel hem zihinsel anlamda iyi hissedecekleri bir ortam yaratmayı hedeflemiş.

fotoğraflar: Gürkan Akay

BASF İdari İşler ve Gayrimenkul Yönetimi liderliği ve işbirliği ile gerçekleştirilen yeni BASF Türkiye ofisi, İstanbul'un gelişen iş ve finans merkezi Batı Ataşehir'de, Nida Kule Kuzey binasında, 2.500 m2 net kullanım alanına sahip iki kattan oluşan, toplamda 5.500 m2’lik bir alana yayılıyor.

Mimaristudio imzası ile çok katlı ve içe dönük bir fiziksel çalışma yapısından, yatay mimari üzerine kurulu açık ofis sistemine geçilen yeni tasarımda, firmanın çalışma kültürü ve alışkanlıkları da değiştirilerek yepyeni bir çalışma ve yaşam alanı kurgulanmış.

Resepsiyon ve ana karşılama mekanının ayrı bir katta planlandığı yeni ofis tasarımında, iki kat, Mimaristudio tasarımı merdivenler ile bağlamış. Merdivenin düşey sirkülasyon hizmeti yanında oluşturulan podyum alanları ile çalışanı fiziksel aktiviteye yönlendiren ve aynı zamanda ofisin buluşma, toplanma ve sosyalleşme noktalarını meydana getiren Mimaristudio, bu alanlardaki kurumsal renk vurgusu ile de dinamik ve tüm ofise enerji veren bölümler ortaya çıkarmış.

İnsanı merkezine alan ürün tasarımları

Mevki ve görevine bakılmaksızın tüm çalışanların bir arada ve ortak çalışma istasyonlarında planlandığı tasarımda, monotonluğun ve birbirinin tekrarı yerleşim düzeninin önüne geçmek için farklı amaçlara hizmet eden sosyalleşme, görüşme ve toplantı alanları kurgulanmış. Gerek birimler arası, gerekse birimlerin kendi içlerinde tasarlanan bu alanlarda farklı kullanımlara yönelik seçilen ürünler içerisinde Mimaristudio tasarımları ön plana çıkıyor.

Ayça Akkaya Kul'un tasarlayıp Nurus'un ürettiği görüşme kabukları (Office Stop) ve eksenel çalışan ayırıcı akustik paneller yanında, yine aynı tasarımcı imzalı, Connection Turkey üretimi oturma grupları (Rom&Jul), BASF Türkiye ofisini farklı ve sıra dışı kılıyor. 

Farklı kapasite ve sayıdaki toplantı, görüşme ve eğitim odaları için de mimarların tercihi, ergonomik çalışma koltukları ile elektronik yükseklik ayarlı masalar yönünde olmuş.

Kurumsal kimlikle bütünleşen tasarım

Tüm projelerinde olduğu gibi BASF Türkiye ofisinde de mekan tasarımını, zemin, duvar, tavan, aydınlatma, akustik, peyzaj, grafik tasarım, mobilya alt disiplinleri ile bir bütün olarak ele alan Mimaristudio, mekanın tamamını, birbirini tamamlayan öğelerin bir arada yer aldığı, bütünsel bir kabuk olarak tasarlamış. Firmanın yenilikçi, dinamik ve renkli kimliğinin, ince yapı malzemelerinin farklı biçim ve geometrik kullanımları ile ön plana çıkartıldığı tasarımda, firmanın kurumsal renkleri de abartısız bir şekilde kullanılmış.

Firmanın vitrin yüzü olması nedeniyle önem kazanan yeni ofis tasarımında, BASF'nin kendi üretimi olan ince yapı malzemelerine yer verilerek merdivenler, merdiven podyum alanları, açık ofis içinde planlanan toplantı odaları, görüşme odaları ve bu odaların açıldığı ortak sosyalleşme alanlarının zemininde poliüretan kaplama malzemesi uygulanmış.

Firmanın güçlü ürün gruplarından olan akustik "basotect" ürünü de, Mimaristudio tasarımı ile estetik bir dilde hayat bulmuş. Merdiven galeri boşluğu üzerinde, aydınlatma öğesi ile birlikte tasarlanan dev enstalasyonlar projenin ilgili çeken detayları arasında yer alırken, toplantı ve eğitim odaları ile rekreasyon alanı tavanlarındaki paneller ise, malzemenin akustik amacının yanında, alışılmışın dışında kullanımı ile mekanların özgün parçaları.

Çalışan sağlığı ve motivasyona yönelik tasarım kriterleri

Tüm ofisin otomasyon sistemi ile yönetildiği projede, aydınlatma tasarımı da Mimaristudio tarafından planlanmış. Farklı geometri ve kotlarda, farklı ince yapı malzemeleri ile tasarlanan tavan plakaları, düzensiz geometrik yapısı ve homojen aydınlatma dağılımı ile ön plana çıkartılmış. Gergi tavan, lineer ve noktasal ışık kaynakları ile genele hitap eden ürünlerin yanında, LED teknolojisine sahip dekoratif ürünlerin bir kısmında, mekanın amacına yönelik olarak akustik aydınlatma ürünleri tercih edilmiş.

Açık çalışma ve yaşam alanlarında, tasarım süreci ile birlikte planlanması gereken akustik kriterlerin yanı sıra bu proje özelinde ele alınan tasarım ve malzeme seçimlerinin uygunluğu, çalışan memnuniyeti ile de doğrulanmış. Tüm sürecin sonunda proje; kurumsal kimliği doğru yansıtmaya, çalışanların mutluluğuna ve motivasyonuna odaklı yaklaşımı ile, sadece bir ofis değil, aynı zamanda LEED adayı bir yaşam alanı olarak da işverenden tam not almış.


İlişkili Haberler
Etiketler
Bu Haberi Sosyal Medyada Paylaşın
Yorumlar
  • mehmet kürşat atay 6 yıl önce Hoş ve huzurlu çalışma ortamı yaratılmış. Tüm emeği geçenleri kutluyorum.
Bu İçeriğe Yorum Yazın
Ad Soyad
E-posta
Yorum
Kalan karakter :