Asena Sonbay, Nida Dilara Karışık ve Oğuz Kağan Erge

06 Ekim 2021

Lisans eğitim durumunuz nedir? Hangi okula gidiyorsunuz? Aldığınız eğitimin profesyonel hayata katkısı olacağını düşünüyor musunuz?

Asena Sonbay: İTÜ’den bu sene mezun oldum. Almış olduğum eğitimin, kesinlikle profesyonel hayata katkısı olacağını düşünüyorum. Gerek konsept geliştirme, teorik eğitim, gerekse tasarım stratejileri eğitimlerinin, meslek hayatımı doğrudan olumlu etkileyeceğine inanıyorum. 

Nida Dilara Karışık: 2020 yılında, İstanbul Bilgi Üniversitesi Mimarlık Bölümü’nden mezun oldum. Aldığım eğitimin, tabii ki, profesyonel hayata tasarım ve çizim anlamında katkısı oldu. Ancak, bence mimarlık pratik üzerine gelişen bir meslek. Sorun çözmek, zamanı yönetmek, uygulama çizmek gibi becerileri meslek hayatında öğrendim.

Oğuz Kağan Erge: TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi son sınıf Mimarlık öğrencisiyim. Mimarlık eğitiminin aslında, belirli birtakım durumların arasındaki ilişkileri ve anlamları okumakla çok anlamlı olduğunu düşünüyorum. Bu yüzden mimarlık eğitimi; hem insan ilişkileri hem de çevreyi algılayış biçimi, aynı zamanda kendime karşı olan perspektifimi geliştirerek, bu parçaların arasındaki bütünü daha iyi algılamamı ve kavramamı sağladı. Bu kavrayış ise günbegün ilerlemeye ve beni geliştirmeye devam ediyor.

Hangi profesyonel mimarlık yarışmalarına katıldınız? Yarışmaların ve yarışmalarda birlikte yer aldığınız profesyonellerin, size ve mimarlık pratiğinize katkılarını anlatır mısınız?

AS: Yakın tarihte, Salgınlar ve Sağlık Emekçilerini Anma Mekanı Tasarım Yarışması’na, bir önceki sene ise Meles Çayı Ulusal Kentsel Tasarım Fikir Projesi Yarışması’na katılmıştım. 

Yarışma sürecinde birlikte yer aldığım profesyonel isimler, gerçekten, ciddi anlamda mesleğe bakış açımın değişmesine neden oldular. Yarışma süreci, benim için adeta bir okul gibi geçti diyebilirim bu noktada. Çünkü, öğrenci yarışmalarına katılmak ya da öğrenci projelerini yönetmekle, profesyonellerle birlikte yarışma projesi yürütmek çok farklı. Bu sürece tanık olmak, bu süreç içerisinde; doğru kurguyu yakalayabilmek, doğru tasarım stratejilerini geliştirebilmek, projeyi kullanmasını beklediğimiz herkesi irdeleyebilmek anlamında çok ciddi bir öğrenim süreciydi benim için.

NDK: 2021 yılında, Salon Alper Derinboğaz ve Praxis Landscape ekibiyle Salgınlar ve Sağlık Emekçilerini Anma Mekanı Tasarım Yarışması’na katıldım.

Yarışmanın bana tasarım pratiği ve konsept oluşturma anlamında oldukça katkısı oldu. Ekipteki herkesten ayrı ayrı çok şey öğrendim; çizim tekniği, tasarım fikirleri ve maket kararları... En önemlisi de ekip olarak çalışma becerisi geliştirdik.

OKE: İlk katıldığım profesyonel mimarlık yarışması, SCRA ekibiyle birlikte Olivelo İzmir Kent Çeperinde Ekolojik Ortak Yaşam Alanı Fikir Projesi Yarışması’ydı, 2. ödüle değer görüldük. Devamında, yine aynı ekiple Torbalı Belediye Binası ve Yakın Çevresi Ulusal Mimarlık Proje Yarışması’na katıldık. Son olarak SALON ekibiyle Salgınlar ve Sağlık Emekçilerini Anma Mekanı Tasarım Yarışması’na katılıp, yine ikincilik ödülüne değer görüldük.

Yarışma denilen pratiğin, aslında somut mimariden bir noktada ayrılan bir tarafının olduğunu düşünüyorum. Çünkü orada üretirken daha özgür ve özgün olabiliyorsunuz. Tabii bu özgürlüğün, bir noktada, belirli çerçevelerle ortak paydada kesişmesi gerekiyor. Bu ortak paydayı kavramada profesyonel ekiplerle beraber çalışmanın katkısı oldukça büyük. Çünkü yarışmaların biraz da kritik noktası, doğru odağı sağlayabilmek. Beraber çalıştığım ekiplerin de doğru odağı seçme konusunda başarılı olduklarını düşünüyorum.

Salgınlar ve Sağlık Emekçilerini Anma Mekanı Tasarım Yarışması, 2. Ödül

Katıldığınız mimarlık öğrenci yarışmaları var mı? Profesyonel yarışmalarda yer almanızın öğrenci yarışmalarına katkılarından bahseder misiniz?

AS: Evet katıldığım yarışmalar oldu. İkisi arasında kıyaslama yapmam gerekirse; ilk olarak, konsept geliştirme sürecinin profesyonel yarışmalarda çok daha sancılı olduğunu söyleyebilirim. Çünkü öğrenci yarışmalarında, belirli noktalarda çok detayda irdeleyemeyebiliyorsunuz. Ancak profesyonellerle birlikte katıldığınız zaman, çok çok farklı deneyimli gözün rotasından ilerliyorsunuz. Onların çizmiş olduğu yola bir nebze olsun tanık olabilmek, sizin gerçekten de, doğru yerde, doğru stratejiyi, doğru noktada, ne ölçüde tasarım yapacağınız, ne kadar dokunabileceğiniz anlamında çok ciddi farkları gösteriyor. 

Bu noktada aslında gerçekten de proje yaparken parametrelerim nasıl belirlenmeli, neleri göz önünde bulundurmalıyım, nelere gerektiği kadar önem vermem gerekiyor? Bunun ayrımını yapmamda çok katkıda bulundu. Bu sayede aslında profesyonellerle birlikte yarışmaya katılmamla aynı zamanda, doğru zamanda, doğru işi yapabilmek ve de doğru proje yönetimi nasıl oluyor? Buna tanıklık etmiş oldum. 

OKE: Daha önce, International LIBGEN Student Competition (2. Ödül), International Barcelona Material Museum Student Competiton-Editor’s Choice, Helsinki Call Design for Artisan City-Short List, Duvarın Ötesinde Mimari Proje Yarışması (son 16), Rönesans Holding Sürdürülebilir Geleceği Tasarla Yarışması’na (son 32) katıldım.

Profesyonel yarışmalarla öğrenci yarışmasının aslında hiçbir farkı yok. Fark olarak söyleyebileceğim tek şey; doğru çerçeveleri kurgulama ve doğru odağı seçme konusundaki kararları sizin vermeniz gerekiyor oluşu. Ki bu süreç başlı başına mental bir odaklanma gerektiriyor. Bu mental ağırlık ise aslında zamanla sizi geliştiren ve doğru kararları verme konusundaki deneyiminizi artıran bir şey. Bu aynı zamanda hem hayatınızla hem yaptığınız pratikle aslında dosdoğru çakışan bir duruma dönüşüyor bir yerden sonra.


2+1 Mimarlık Ekibinden
2x1 Mimarlık Ekibinden
Nous Architecture Ekibinden
OKTAA Studio Ekibinden
SALON Ekibinden
Bu Haberi Sosyal Medyada Paylaşın
Yorumlar
Henüz yorum yapılmamış.
Bu İçeriğe Yorum Yazın
Ad Soyad
E-posta
Yorum
Kalan karakter :