Serginin mekansal kurgusu belli mi?
Ozan: Sert ve köşeli formlara sahip oldukları için bunları, resim sergilerindeki gibi bunlar duvara asmaktansa bir takım ünitelerinin üzerinde sergilemeye karar verdik. Dolayısıyla onlara zemin yaratmaya çalıştık. Fakat bunları kermeslerde olduğu gibi yan yana dizmek istemediğimizden de bir takım modüller tasarladık.
Zeynep: Bir de karakterlerin arakaları için de fonlar düşündük.
Ozan: Fonlarda Küpşehir'den manzaraların olacağı anlaşılmasın. Arkada bir şehir silueti falan kullanmıyoruz. Sadece o oyuncağı tamamlamaya yarayacak çok basit ilüstrasyonlar yaptık. Özellikle de basit tutmaya çalıştık ki fon oyuncağın önüne geçmesin, oyuncak ile yarışmasın.
Mekansal kurguya gelince ise aklımızda bir şeyler var. Uzun zamandır burada kafamızı kaldırmadan çalıştığımız için Alanistanbul'a gidemiyorduk. Bu da benim için ayrı bir gerginlik kaynağıydı, çünkü o mekan hiç dolmayacakmış gibi geliyordu ve sürekli üretiyorduk. Geçenlerde birkaç oyuncakla birlikte mekana gittik ve nelerin, nerelerde durabileceğini hayal ettik.
Yaratım süreci nasıl gelişiyor peki?
Ozan: Genellikle süreci ben başlatıyorum, ama sonuçta bu bir ekip çalışması. Zeynep ile çok iç içe çalışıyoruz. Benim kuzenim olduğu için çocukluktan getirdiğimiz bir hat var aramızda.
Her oyuncağın yaratım süreci farklı. Kiminde önce yüzler tasarlanıyor, yüzlere göre vücut ortaya çıkıyor. Kiminde ise vücut önce tasarlanıyor, yüzler ona göre ortaya çıkıyor. Teknik olarak ise tasarım süreci şöyle işliyor: Öncelikle yapmak istediğimiz şeyi ben bilgisayarda çiziyorum, çıkışlarını alıyorum. Bu çıkışlar kumaşa çizilebilmek üzere asetatlara yapıştırılıyor. Kumaşlara oyuncaklar çiziliyor. Sonra kumaşlar dikiliyorlar ve dolduruluyor. Bunların üzerlerine gerekli aksesuarlar ekleniyor. Detaylar ve finishingler yapıldıktan sonra ise süreç tamamlanmış oluyor.