"Farklı projeler yapıyor olmak tasarıma bakış açımı geliştiriyor"

19 Aralık 2019

NK: Liona Mimarlık neler yapar?

ZA: Liona Mimarlık karma ve birbirinden farklı işler yapıyor. Belki bizim sektörümüzde biraz daha branşlaşanlar var. O mu daha iyi, böylesi mi daha iyi? Bununla ilgili çok karar verebilmiş değilim ama karma şeyler yapıyor olmak, farklı farklı projeler yapıyor olmak sizi çok itiyor. Her mekanda bambaşka bir çözüm, bambaşka bir tasarım ortaya koymanız lazım. Bunun için de sürekli kendinizi geliştirmeniz, yenilikleri takip etmeniz lazım. Dolayısıyla da farklı projeler yapıyor olmak benim için şu anda çok keyifli. Hem ofisimi hem benim kafamı hem tasarım bakış açımı geliştirdiğini düşünüyorum.

Liona Mimarlık aslında birkaç alanda hizmet veriyor. Asıl mesleğim, mimarlık tabii ki, ama iç mimarlık alanındaki hizmetimiz daha yoğun. Şöyle özetleyebilirim: Mimarlık, iç mimarlık, danışmanlık... 

İç mimarlıkta bazen sadece tasarım konsept oluşturma ve projelendirme, bazen uygulama da dahil hizmet veriyoruz. Sadece uygulama yaptığımız bir proje yok; biz bir projeyi uyguluyorsak sadece kendi tasarladığımız proje olmalı, bu bizim olmazsa olmazımız. Ama sadece projelendirme ve konsept ortaya koyduğumuz durumlar var. Bunlarda da projemizi bırakmıyoruz; onun doğru uygulandığını mesleki kontrollerle denetliyoruz, sonuca doğru yaklaşılsın istiyoruz.

Danışmanlık alanında da benim kendi know-how’ımı kullanarak büyük projelere, mimari mekanik elektrik, statik disiplinler arası uyumları nedir, projelerin doğru işleyip işlemediği gibi süreçleri, danışmanlık hizmeti olarak veriyoruz. Hali hazırda, 52 katlı bir proje olan Trio Garden İstanbul’a, danışmanlık hizmeti veriyoruz, bu proje süreçlerini takip ediyoruz.

Bir de çok taze bir işimiz daha var: Liona Concept; o çok büyük ölçekten çok küçük ölçeğe gidip, tek başına bir obje tasarlamak hedefimiz. Bir aksesuar, sehpa, koltuk vs. Amacımız bir ürün üretmek değil; başkasının düşünemediği, bakamadığı farklı bir açıdan o ürüne bakıp, onu tekrar yorumlamak sıfırdan tasarlamak. Burada da iddialı bir şeyler ortaya koymayı hedefliyoruz.

NK: Ofiste iş bölümü nasıl? Tek yönetici ve ortak siz misiniz? Kaç kişilik bir ekibi yönetiyorsunuz ve burada süreçler nasıl işliyor?

ZA: Liona Mimarlık’ın tek sahibi benim. Herhangi bir ortaklı yapının bizim mesleğimizde uygulanması bence çok zor. Bakış açıları, kültürler, tasarım yaklaşımları çok farklılaştığı için ortaklı bir yapıya girmeyi hiç düşünmedim açıkçası. Ofis açma sürecinde bununla ilgili de birtakım teklifler oldu. Belki kısa vadede fayda sağlayacak tekliflerdi ama uzun vadede beni zorlayacağını düşündüm. Tek olmak tabii ki biraz zor, çok şeyle ilgilenmeniz lazım. Ofis yönetmenin tasarlamak ve uygulamaktan öte başka bir sürü sorumlulukları da oluyor. Ofisin muhasebe süreçlerine de bakılması lazım, para takibinin de yapılması lazım gibi... Ama butik bir ofis olduğumuz için o süreçleri daha kolay aşıyoruz.

Onun dışında ekip arkadaşlarımız, proje çizen arkadaşlarımız var. Uygulama sürecini doğrudan kendim takip etmeyi tercih ediyorum. Çünkü orada bir sonraki hamlede olabilecek, başıma gelebilecek sıkıntıları kendim çok net görebiliyorum ve ona göre de doğru hamleleri yerinde, sahada yapıyorum ama burada tabii karşımızda hep profesyonel ekipler oluyor. Onları organize etmek de bazen zor, bazen kolay ama hep çalıştığımız ve güvendiğimiz insanlar oldukları için de bizi daha kolay anlıyorlar, süreç o şekilde ilerliyor.

Büyük bir ofis sayılmayız ama proje süreçlerinde dışarıdan destek aldığımız başka ofisler var. Ya da görselleştirme kısmında dışarıdan destek aldığımız başka arkadaşlarımız var. Kendi içimizde de; stajyerlerimizle birlikte 4 kişiyiz.


Zuhal Aslan ile...
Tasarım Ekibi ile...
Bu Haberi Sosyal Medyada Paylaşın
Yorumlar
Henüz yorum yapılmamış.
Bu İçeriğe Yorum Yazın
Ad Soyad
E-posta
Yorum
Kalan karakter :