Mimarizm'in Galata Güncesi: Zamanlar ve Coğrafyalar Arası Bir Tür Yolculuk
02 Şubat 2011
Lunapark ekibinin seyir atlası Mimarizm tarafından günceleştirilirse, ortaya şöyle bir Galata hikayesi çıkıyor:
İlk olarak Büyük Hendek Sokak'tan uzanarak Kuledibi'ne ulaşılıyor. Camekan Sokak tavaf ediliyor ve öncelikle vintage giyime ve kitsch şıklığa doyuluyor. Lastik Pabuç'un vitrinindeki şekerleme misali saatlere göz atılıp pop-tech'ten bir nefes alınıyor; Museum of Fine Clothing'in çakı gibi kesimleri sayesinde bünyeye minimalist hisler yeniden aşılanıyor. Ardından Kule'nin yanından Galip Dede Caddesi'ne doğru kıvrılıp önce Laundromat'ın otantik atmosferine uğranıyor; ardından Bilstore'un "Cool Britannia" misali karizmasına göz atılıyor. Serdar-ı Ekrem Sokak'a varıldığında ise peşi sıra dizilmiş Türk tasarımcılar arasında soluklanma noktaları aranıyor.
Haritanın da listesine kattığı dinlencelik mekanlar, Mavra ve Molly's gibi yerel favorileri kapsıyor. Bizim dikkatimizi çeken ise bunlar arasından asıl Galata Şarküteri oluyor. Sokak tarafından baktığınızda, geniş ve yumuşak koltukları, ahşap sehpaları ile Amerikan tarzı bir "chill-out cafe" intibası veren Galata Şarküteri, içine girdiğinizde eski mahalli kasaplardan hatırladığınız bir tür manzara ile sizi karşılıyor: Dükkanın en dibinde konumlanan bir tezgah, display vazifesi gören soğuk dolap ve o dolabın içinden alüminyum folyolara sarılmış çeşit çeşit şarküteri gözünüze çarpıyor. Galata Şarküteri, teşhir ettikleri bu kaliteli malzemeler ile hazırlanmış taze sandviçler sunuyor. Yanında da oldukça lezzetli bir kahve ile sakin, sıcak ve rahat bir mekan vaat ediyor.
Galata'nın yenilerinden B-Base de–neredeyse aranmadıkça bulunamaz konumuna rağmen- bir geleni bir kez daha çağırma potansiyelini taşıyor. Henüz Ocak ayı içerisinde hizmete açılan, tam olarak bu nedenle de Galatamap'te bulunmayan B-Base, Serdar-ı Ekrem Sokak'ın alt paraleli olan Tatar Beyi Sokak'ın çıkmaz ucunda konumlanıyor. İsminin açılımı "Blogger Base" olan mekan, bunca tasarım nesnesine kucak açan bir mahallede son derece akıllı bir işe imza atıyor: Sosyal medya ağları ile "blogger"lık müessesesinin, yüzyıllık dergilerin otoritesini bozguna uğrattığı ve tasarım eleştirisi/pazarlamasında ciddi oranda rol çaldığı bir yüzyıl başlangıcında, üretim mekanlarını serbest ve çağdaş bir bilgi üretimi mekanı ile buluşturuyor. Üstelik, girişindeki Stok 60' 70' mobilyaların seranat yaptığı rengarenk plak koleksiyonunun cafcaflı ve iç açıcı atmosferi, içinde –garip ama gerçek- İspanyolca bir Sting albümünü de barındıran o koleksiyondan 80'ler pop ezgileri ve bir Cafe Nero köşesi de cabası...
Pop-Tech'ten Barok'a, Oradan Minimalist Olana; Bir Galata Mekanları Potpurisi
Galatamap Yaratıcıları ve Mahalle Sakinleri Bertan Berk ile Murat Tamgüç
Stok '60 '70'in Mimar-Mobilyacıları Fulya Ballı ve İliç Kırtaş
Laundromat'ın Mimar-Modacılarından Yasemin Özeri
Lilipud'un Moda ve Takı Tasarımcıları Ebru Çamur ve Janset Bilgin
Bu Haberi Sosyal Medyada Paylaşın
Yorumlar
Bu İçeriğe Yorum Yazın