"Ortak olmayı öğrenciyken hiç konuşmamıştık"

02 Şubat 2012



Beraber çalışmak, ortak bir pratik yürütmek, öğrencilik yıllarından beri kurduğunuz bir hayal miydi?

TaylanC
: Hiç değildi!

CengizU: Ben öğrenciyken böyle bir şey konuştuğumuzu hiç hatırlamıyorum. (gülüyorlar) Kötü öğrenciydik herhalde… Ama sonrasında, ikimizin de İzmir'e gelmesi ardından konuştuğumuz şeyler var.

O halde öğrenciyken kurduğunuz hayaller nelerdi? Kendinize mesleki hayata dair nasıl hedefler biçiyordunuz?

CengizU:
Ben kendi adıma hiç böyle gelişeceğini düşünmemiştim. Bir ürün tasarımcısı olarak beyaz eşyalar ve cep telefonları tasarlayacağımı hayal ederek mezun olmuştum. Ama o günün koşullarının ve tecrübesizliğimin bir sonucu bu düşünce… Türkiye'de bu alanda çalışabileceğiniz çok alan yok, öyle bir imalat-üretim sektörü de yok! Öğrenci arkadaşlara, yeni mezunlara bakıyorum ve şimdilerde olanakların arttığını görüyorum. Ama 10 sene bu iş daha da zordu! Öte yandan hem yüksek lisansım hem de mezun olur olmaz inşaat ve mobilya sektörüne atılmam, işlerin böyle gelişmesine zemin hazırladı.



Neden yüksek lisansınızı mobilya üzerine yapmayı tercih ettiniz?

CengizU:
Aslında aileden biraz… Aile inşaatçı ve hep o inşaatların bir mobilya atölyesi vardı. Daha küçük yaştan beri –belki ölçek olarak daha yakın bulduğumdan- bu atölyelerde gezdiğimi ve ahşapla oynadığımı hatırlıyorum. Üniversite yıllarımda da yaz aylarını burada çalışarak değerlendiriyordum. Ankara'da yaşamaya ve çalışmaya başlayınca –bir taraftan da yüksek lisans yapmak istiyorum- Gazi Üniversitesi'ndeki program iyi bir alternatif oldu. Şunu da ekleyeyim: ODTÜ diye tutturup gitmek bana çok da mantıklı gelmiyor. Farklı ekollere yaklaşmak isteği de vardı. Ki iyi de oldu; ODTÜ ile Gazi arasında radikal farklılıklar vardır. ODTÜ'de teorik anlamda güçlüsünüzdür ama Gazi'de ise tatbiki anlamda… Lisansüstünde bile öğrenciler birebir mobilya imal ederler. Ben işte bu farklılıktan çok iyi beslendim.



Peki Taylan Bey, sizin içmimarlık maceranız nasıl başladı?

TaylanC:
Açıkçası mimarlık okumayı düşünüyordum. Ama o kadar haylaz bir öğrenci, doğal olarak kazanamadı! Ben de benzer bir tasarım disiplini olarak içmimarlığa yöneldim. 7 yıllık lisans maceramın sonunda da –Cengiz'in tersine- "Şu kadar süre sonra kendi firmamı kurmuş olurum" gibi bazı kurgular oluşmuştu kafamda. İşte bu 3 yıl-5 yıl sonrası planlarıma uygun işler yaptım diyebilirim. "İş tanımı" anlamında da planlarıma uygun ilerledim: Ben işin tasarım alanında fazla koşuşmayı düşünmüyordum. İnşaatların başında olmak, ekibin organizasyonu ile ilgilenmek, tasarımın dışındaki mimarlığın içerisinde mecburen dönenleri takip etmek istiyordum. Yani şu an üstlendiğim işleri yapmak!


Üniversiteler, Şehirler, Deneyimler ve Ofisler
Pratiğin Dinamikleri
Yakın Dönemden Çeşitli Ölçekler
İzmir'de Mimarlık Yapmak
Bu Haberi Sosyal Medyada Paylaşın
Yorumlar
Henüz yorum yapılmamış.
Bu İçeriğe Yorum Yazın
Ad Soyad
E-posta
Yorum
Kalan karakter :