Yeni tipoloji ile birlikte Danışma Kurulu'na eklenen isimler oldu mu?
YH: VitrA ile gerçekleştirdiğimiz bu işbirliği, farklı medya araçlarını kullanarak farklı kitlelere hitap ettiğimiz bütüncül bir proje. En nihayetinde, belli yapı tipolojilerini konu alarak çağdaş mimarlığı belgeliyoruz. Danışma Kurulu da projenin tamamına danışmanlık yapıyor. VitrA'dan Arzu Hanım, Banu Binat, TSMD adına Abdi Güzer, Erkut Şahinbaş ve ben de bu kurulda yer alan isimleriz.
VitrA Çağdaş Mimarlık Dizisi uzun soluklu bir proje olduğundan Danışma Kurulu aynı şekilde devam ediyor. Ama yeni bir tipolojiye geçildiğinde, kitap, sergi ya da panel için ne gerekiyorsa doğru isimlere ulaşarak onlardan destek alıyoruz.
Öte yandan, Seçici Kurul, panelistler, moderatörler, sergi küratörü ve seçtiği sanatçılar, incelenen tipoloji özelinde farklılaşıyor.
İkinci serginin küratörü, Ertuğ Uçar
Turizm ve Rekreasyon Yapıları özelinde belirlenen isimleri öğrenebilir miyiz?
AUE: İlk kitapta olduğu gibi ikinci kitabın içeriğinden de Binat İletişim (Banu Binat ve Neslihan Şık) sorumlu. Ticari Yapılar sergisinde küratörümüz Saitali Köknar'dı. Turizm ve Rekreasyon Yapıları'nda ise bu görevi Ertuğ Uçar devralıyor. Bütünsel bir yaklaşım olması açısından sergi küratörü kitapta da rol üstleniyor. Geçen kitapta olduğu gibi eleştirileri yine Deniz Güner kaleme alacak.
Bu dörtlü, kitapta yer alacak projelerin finalistlerini belirleyerek Danışma Kurulu ile paylaşacak. "Bu yapı tipi konusunda uzman isimler bulalım, bize danışmanlık yapsınlar" şeklinde bir yöntem izlemiyoruz çünkü bu, VitrA'nın ve TSMD'nin belirlediği ilkelere göre oluşturulan bir seçki. Kendimize göre birtakım ön koşullar ortaya koyduk. Son 10 yıla ait farklı temsiliyetlere yer verelim dedik. Bu bizim kararımız… Başka bir kuruluş, başka bir projede, başka bir karara göre seçim yapabilir.
"Tamamlanmış yapılara yer veriyoruz çünkü bu, temsiliyet açısından önemli bir gösterge"
Son 10 yıldaki dönüşüme önem verdiğimize karşılıklı olarak karar verdik. Sonra, seçkide yer alacak yapılara tamamlanmış olma zorunluluğu getirdik. Proje yerine gerçekten yapılmış olana yer vermek istedik çünkü bu da temsiliyet açısından önemli bir gösterge... Demek ki bu coğrafyanın gerçekleriyle uzlaşabilmiş bir proje o…
Daha sonra, yabancı bir mimarın Türkiye'de ürettiği ya da bir Türk mimarın yabancı bir coğrafyada gerçekleştirdiği bir binanın da seçkide yer alabileceğine karar verdik. Çünkü Türkiye mimarlığını daha geniş bir çerçevede değerlendirmek istedik. TSMD bu konuda esnek davranıp, seçkiyi sadece kendi üyeleriyle sınırlı tutmadı. Biz de, VitrA ürünlerinin kullanıldığı binalar olsun demedik. Somut bir noktaya varmaya çalıştık. Topluma katkısı olan, inovatif, sürdürülebilir yapılar olsun gibi birtakım ölçütler belirledik.
YH: Söz konusu yapı çağdaş mimarlık ortamı bağlamında yeni bir şey söylüyor mu? Bu özelliklerinden ötürü ödül(ler) almış mı? Asgari beklentilerimiz bunlar...
Proje kapsamında hazırlanan kitap, ‘edited' bir kitap olduğu için, anlatılmak istenen çeşitliliği örnekliyor. Arzu Hanım'ın bahsettiği tepkilerle ben de karşılaştım. "Üç proje göndermiştik. En az tercih ettiğimiz projeye yer vermişsiniz". Demek ki o, anlatılmak istenene daha iyi bir örnek teşkil ediyor. Bu projede bütünsel bir portre çizmeye çalışıyor, çağdaş mimarlığı belgeliyoruz. Yapılar, bunu anlatmak için bir araç...
"İlla ki her şehirden bir örnek olsun gibi bir kriterimiz yok"
Seçkide yer alacak projeleri belirlerken coğrafi çeşitliliği de göz önünde bulunduruyor musunuz?
YH: Sadece Ankara ve İstanbul ağırlıklı olmamasına, Anadolu kentlerinde yapılan nitelikli çalışmalara da yer verilmesine çalışıyoruz.
AUE: Diğer kentlerde daha çok çağrıda bulunmak, başvuru olmuyorsa nedenini anlamak için oralardaki akil kişilere dönüp, "harekete geçirebileceğimiz dinamikler nedir" diye sormak şeklinde girişimlerimiz oluyor. Ama illa ki her şehirden bir örnek olsun gibi bir kriterimiz yok.
YH: Yine de yaygın bir belgeleme yapmaya çalışıyoruz. Dernek olarak sadece üyelerimize yönelik gerçekleştirdiğimiz çalışmalarımız var. Bu proje ise TSMD üyeleriyle sınırlı kalamayacak kadar değerli bir çalışma. Dolayısıyla mimarlık ortamındaki tüm ürünlere açık bir seçki olmalı.
Panelleri de kitaplaştırmayı düşünüyor musunuz?
AUE: Düşünmüyoruz çünkü internet sitemizde ve Facebook sayfamızda bunlara hem sözlü hem de yazılı olarak yer veriliyor. Her şeyin kağıda basılmaması yönünde genel bir tavrımız var. Eczacıbaşı Topluluğu'nun sürdürülebilirlikle ilgili verdiği söze bağlı olarak mümkün olduğunca farklı medyaları kullanmaya çalışıyoruz.