Bodrum Gölköy’de yer alan bu ev iki çocuklu, modern bir aile için yıl boyunca kullanılabilecek şekilde tasarlanmış. Burada basit ama aynı zamanda sofistike, konforlu ama aynı zamanda şık bir yaşam alanı oluşturulmuş.
Mandarin Oriental evleri, içinde bulunduğu zengin kültür ve coğrafyayı, yerel malzeme ve mimari yaklaşımları göz ardı ederek Los Angeles, Sidney ya da Dubai gibi modern metropollere uyum sağlayacak modern bir mimari yapılaşma ile sonuçlanmış. Ofist tarafından tasarlanan Y Evi de Gölköy, Bodrum’da bulunan Mandarin Oriental Evleri içerisinde yer alıyor. Mandarin’in yerel bağlamdan kopuk yaklaşımına karşın, Ofist mimarlarının projeyi ele alış şekli, onu yerel kültür ve coğrafi bağlam ile uyumlu bir ev haline getirmek, Akdenizlileştirmek yönünde olmuş.
Bodrum Gölköy’deki ev iki çocuklu, modern bir aile için yıl boyunca kullanılabilecek şekilde tasarlanmış. Burada basit ama aynı zamanda sofistike, konforlu ama aynı zamanda şık bir yaşam alanı oluşturulmuş.
Ahşap, demir ve taş gibi doğal malzemeler yerel yaklaşımlar ile kullanılmış. Duvarlarda kullanılan kayrak, dokulu duvar sıvaları, tavan süslemeleri geleneksel uygulamalara bir gönderme niteliğinde. Salondaki yüksek, düz ve geniş tavanın altında yer alan ahşap yüzer tavanlar ise hem eski, geleneksel ahşap tavanları anımsatıyor, hem de yüksek tavanın vereceği dehliz hissiyatını kırıyor. Bu ikinci tavan yüzeyini daha sıcak ve davetkar bir yaşama alanı yaratmak adına oluşturulmuş. Mimarların tüm bu malzeme ve yaklaşımları bir araya getirmedeki temel hedefi, modern bir ailenin çağdaş günlük gereksinimlerini karşılamak ve yaşam alışkanlıklarını desteklemek olmuş.
Yasemin Arpaç, Sabahattin Emir: "Tasarım sürecini ilginç kılan bir diğer konu da çabuk tüketilen moda tasarımı ile daha uzun soluklu mimari tasarım arasındaki farklılıkları deneyimlemekti."
“İşin en heyacan veren kısmı; eğilimleri ve stilleri yakından takip eden, kumaş ve teknikleri konusunda bilgili, hazır giyim alanında uzun yılardır çalışan, deneyimli bir tekstilci aile ile çalışıyor olmaktı. Ne istediğini, nasıl bir ev hayal ettiğini bilen, belki daha da önemlisi bunu ifade edebilen kişilerle çalışıyorduk. Hazırlamış oldukları tek bir “mood board” (kendi mesleki terimleri ile) akıllarında ne olduğunu ve bizden ne beklediklerini algılamamıza yeterli oldu. Tasarım sürecini ilginç kılan bir diğer konu da çabuk tüketilen moda tasarımı ile daha uzun soluklu mimari tasarım arasındaki farklılıkları deneyimlemekti. Moda olan parçaları, renkleri ve fikirleri; bizim eğilimlerden ve modadan bir bakıma uzak durmaya çalışan tasarım anlayışımızla ortak bir noktada buluşturmaya çalışmak ilginç ve heyecanlı bir süreçti. Ve moda ile mimari tasarım arasındaki ayrılmaz ya da belki de kaçınılmaz bağı keşfetmek...” diyor Ofist mimarları.