Mimari Dönemlerin Buluştuğu Ada: Kıbrıs

Kıbrıs içinde bulunduğu karmaşık duruma rağmen oldukça sakin bir görünüşe sahip… Adaya ayak bastığınız andan itibaren içinizi bir huzur, bir dinginlik sarıyor. Yeşilin her tonuna sahip ovalar yol boyunca sizinle birlikte geliyor. Kentlerdeki yerleşim bölgeleri, bu ovalar ve Beşparmak dağları ile birbirinden ayrılıyor. Bu güzel adanın bir ucundan bir ucuna birkaç saatte gidilebiliyor. Kuzey Kıbrıs, muhteşem manzaralı kaleleri, mimarisi, cam gibi denizi ve antik kentleri ile paylaşılamayan bir bölge haline gelmiş. Burada toplu taşıma yok, soldan direksiyonlu arabalar ve lüks Mercedes taksiler ve sohbeti seven taksi şöförleri var.

İki milletin bir zamanlar mutlu bir şekilde yaşadığı bu ada, birtakım dış nedenlerden ötürü çıkan çatışmalar sonucunda ikiye bölünmüş. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti sadece Türkler tarafından tanınan bir ülke… Biraz da bu yüzden insanları biraz durgun biraz tutuk, ama her şeye rağmen yine de neşelerinden bir şey kaybetmemişler. Keyiflerine düşkün olan Kıbrıslı halkın eğlenceli bir şiveleri var.

Çok kısa bir süre için geldiğimiz Kuzey Kıbrıs'ta ancak üç kent gezebildik. Ancak bu şirin adanın mimarisi ve doğal güzelliklerini keşfetmemiz için yeterli oldu. İlk önce Gazimagosa (ki burada kaldık), sonra Girne ve en son Lefkoşa'yı gördük.



Beşparmak Dağları Görünüşü

Gazimagosa (Famagusta)

Kuzey Kıbrıs bu sene oldukça yağışlı bir dönem geçirmiş onun için her yer yemyeşil. Ercan Havaalanı'ndan Gazimagosa'ya giderken görülen Beşparmak dağlarının etekleri yeşilin farklı tonları ile kaplanmış. Gazimagosa (Famagusta) Kıbrıs'ın güneydoğusunda bir yerleşim bölgesi. Eskiden çok çalışan fakat şu anda işlevini kaybetmiş büyük bir limana sahip. Bu kentin bütünü sahil kesiminde olmasına rağmen her yer oteller ve diğer tesislerle dolduğu için yerli halkın denize girebileceği yer yok denecek kadar az. Kuzey Kıbrıs'ın her bölgesinde bulunan casino-oteller Magosa'da da bulunuyor. Ama Kuzey Kıbrıs'a bu amaçla gelmeyen bizim gibi insanlar için görülmesi gereken çok güzel yerler var. Magosa'da Salamis Harabeleri diye adlandırılan yer aslında antik Salamis kentinin kalıntıları. Bu eski kentin revaklarla çevrelenmiş antik bir tiyatrosu var. Ayrıca Gimnazium denilen büyük bir spor alanı bulunuyor. Bizans devrinde bu spor alanı Salamis Hamamları olarak yeniden düzenlenmiş. Bu alanı çevreleyen surlar ve heykelli havuzlarda görülmeye değer.



Kuzey Kıbrıs'ta çok güzel Gotik mimari örnekleri bulunuyor. Adayı gezerken hiç ummadığınız bir yer ve zamanda karşınıza bir kilise veya kiliseden dönüştürülmüş bir cami çıkabiliyor. İşte bunlardan bir tanesi Gazimagosa'da bulunuyor. St.Nicholas Katedrali adadaki gotik mimarinin en güzel örneklerinden bir tanesi. 1328 yılında inşa edilen katedral, Fransa'daki Rheims Katedrali'nin bir kopyası olarak yapılmış. Osmanlılar döneminde cami olarak kullanıma açılmış. Lala Mustafa Paşa Camisi adı verilen yapı Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinin en büyük camisiymiş. Ayrıca Lüzyonlar tarafından yapılan, 17 m. Yüksekliğinde ve 9 m. genişliğindeki surlar, Eski Magosa'nın etrafını çevreliyor. Magosa'da ayrıca vatan şairi Namık Kemal'in sürgün yıllarını geçirdiği zindan da bulunuyor.



Bellapais Köyü ve Köyden Kıbrıs'ın Görünüşü

*Yrd. Doç Dr.

Girne ve Lefkoşa için ilerleyiniz  >>>>>>