DESİYAB'dan DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI'na: Bir kamu binasının 25 yıllık serüveni

09 Eylül 2009
DESİYAB Genel Müdürlük Binası

1. Etap / Desiyab Genel Müdürlüğü
Mimari: A. Tamer Başbuğ, Hasan Özbay/ Tita Ltd. Şti.
Statik: Taylan Karabey
Tesisat: Bahri Türkmen, Bülent Özgür/ Gürmen Ltd. Şti.
Elektrik: Suat Bakal
Müteahhit : Koray A.Ş.
 
2. Etap / Dışişleri Bakanlığı Ek Binası
Mimari: A. Tamer Başbuğ, Hasan Özbay, Baran İdil / TH&İDİL Mimarlık
Statik: Atila Eser
Tesisat: Bünyamin Ünlü
Elektrik: Sinan Oktay
Müteahhit : Fevzi Ekici + Ortek + Ali Hay
Şantiye Şefi : Osman Gazi İlhan
 
3. Etap / Dışişleri Bakanlığı Ana Bina Tadilatı ve Ek Projeleri:
Mimari     : A. Tamer Başbuğ, Hasan Özbay, Baran İdil / TH&İDİL Mimarlık
Statik       : Atila Eser
Tesisat     : Bahri Türkmen
Elektrik    : Nüvit Karaibrahimoğlu
Peyzaj      : Yüksel Öztan
Müteahhit : Ali Hay İnş.
Şantiye Şefi : Osman Gazi İlhan

İlk Yapı'nın bu ayki konukları, Desiyab Genel Müdürlüğü binası ile Hasan Özbay ve Tamer Başbuğ. Dışişleri Bakanlığı ek binası ile ise konuklara Baran İdil de ekleniyor. 1982 yılında Genel Müdürlük binası yaptırılmak üzere, Devlet Sanayi ve Yatırım Bankası'nın açtığı yarışma ile başlayan öykünün, 2009 başında yapıdaki onarımlarla sürmesi, mimarların yapıları ile ilişkisinin hiç bitmediğini bir kez daha gözler önüne seriyor. Desiyab Genel Müdürlük binası Tamer Başbuğ ile Hasan Özbay'ın ilk yapısı. Fakat bu yapı daha sonraları Dışişleri Bakanlığı tarafından satın alınmış. Dışişleri Bakanlığı ek binası da Tamer Başbuğ, Hasan Özbay ve Baran İdil'in ortaklığı olan TH&İdil Mimarlık Ltd. Şti.'nin ilk binası...

Y.Mimar Hasan Özbay, bu 25 yıllık serüveni şöyle anlatıyor:

"1980'lerin başı. İki genç, yeni mezun mimarız. Hayallerimiz, beklentilerimiz ve heyecanımız ile birlikte çalışıyoruz. Tamer birkaç büroda çalıştıktan sonra (en son YEG - Ertur Yener, Erdoğan Elmas, Zafer Gülçur bürosu) TİTA şirketinde proje bürosu şefi olarak; ben de Baran İdil'in yanında - ilk ve tek büro deneyimimi yaşayarak - çalışıyordum. Bürolardaki rutin işler bizim heyecanımızı karşılamadığı için, akşamları da kendi adımıza yarışmalara giriyorduk. Başlangıçta yarışmalardan hiç derece alamadık. Ancak yarışmaların bizi geliştirdiğini hızla kavradık ve katılmaktan vaz geçmedik. (Bu huyumuz hala sürüyor.)

Tamer'in çalıştığı Tita'nın ortakları otuzlu yaşlarında iki genç mimardı: Osman Güreli ve Türker Keremoğlu, sınıf arkadaşlıklarını geliştirmişlerdi ve işlerini ortak / arkadaş ilişkisiyle sürdürmekteydiler. Son derece girişimci bir ruhları vardı. Proje işleri onları tatmin etmediği için bir yandan da müteahhitlik, Ankara bölgesinde bira dağıtımı, kafe- restoran işletmesi... gibi farklı alanlara dalmışlardı. Şirketin başına da Genel Müdür olarak, eski Milli Birlik Komitesi üyelerinden Muzaffer Yurdakuler'i getirmişlerdi. (Dönem 12 Eylül sonrası, askeri yönetimin ülkenin başında olduğu günler.) Muzaffer Bey -biz "amca" derdik- geniş ilişki çevresini, bazen yeni iş olanakları sağlamak için, bazen de işlerdeki sıkışıklıkları, ödeme sıkıntılarını aşmak için kullanarak, şirketin görünen yüzü olma görevini yürütüyordu. Osman ile Türker de proje bürosunun başına Tamer'i geçirmiş, kendileri diğer işleri kovalıyorlardı. Ben - Tamer'in yakın arkadaşı olarak - büroya gittikçe, ortamı izliyordum.

O günlerde DESİYAB (Devlet Sanayi ve Yatırım Bankası) bir Genel Müdürlük binası yaptıracaktı ve sınırlı bir proje yarışması açmayı planlıyordu. Tita, bu yarışmanın davetli ekipleri arasına girmeyi başardı. Yarışma projesini yapmak da Tamer'e kaldı. Tamer beni çağırdı ve yarışmayı birlikte yapmayı önerdi. Bunun üzerine ikimiz akşamları buluşup çalışmaya başladık.

Arsa, Eskişehir Yolu üzerinde, Balgat semtinde yer alıyordu. Konya Yolu katlı kavşağına çok yakın olduğu için, giriş-çıkışların güneydeki ikincil yoldan yapılması gerekiyordu. İmar durumu yüksek katlı bir yapıya olanak veriyordu. Yapı programının ana üniteleri, genel müdürlük, makam bölümü, bağlı müdürlüklere ait bürolar, toplantı salonu ve yemekhaneden oluşuyordu. Projelendirmede yapının %30 oranında gelişmesi ayrıca isteniyordu. Arsanın yay şeklindeki geometrisi, bizce önemli bir tasarım problemiydi."


Hasan Özbay'ın kaleminden
Bu Haberi Sosyal Medyada Paylaşın
Yorumlar
Henüz yorum yapılmamış.
Bu İçeriğe Yorum Yazın
Ad Soyad
E-posta
Yorum
Kalan karakter :