Kitap projesi ortaya nasıl çıktı?
1970'li yıllarda sabah 5'te kalkar, önce balıkhaneye, sonra sebze-meyve haline giderdim, daha sonra gazeteye geçerdim. Dolayısıyla elimde pek çok balıkhane fotoğrafı vardı. Kendim de balıkçılıkla ilgilendiğim için, balıkçılık üzerine bir kitap yapmak istiyordum. Bununla ilgili fotoğrafları ayırırken, İstanbul fotoğrafları çarptı gözüme. -Bu fotoğraflar arasında benim unuttuklarım bile vardı.- Böyle olunca da balıkçılık kitabından önce "Yaşayıp Unuttuğumuz İstanbul"u yaptık İTO ile birlikte. İstanbul'un içinde bulunduğu durumda, benim de payım var mı, İstanbul'a ben de zarar verdim mi acaba diye kendimi sorgulayarak çıktım yola.
Kitabı da ilk, elimdeki bütün arşivin mimarı olan Ergin Konuksever'e gönderdim. Çünkü, 1972 yılında Günaydın'da işe başladıktan bir süre sonda iyi fotoğraf çektiğimi ve fotoğraflarımı arşivlememi o önermişti bana.
Yeni projeler var mı peki elinizdi?
Nasıl ki balıkçı kitabı İstanbul kitabını doğurduysa, İstanbul fotoğrafları da çektirmeleri doğurdu. İstanbul fotoğraflarını ayırırken gözüme çektirmeler takılmıştı, şimdi onu yazıyorum. Ondan sonra da 12 Eylül'ün 30. yılında, 12 Eylül'ü yazacağım, müthiş fotoğraflar var elimde.