"Kent müzesi konusunda benim pek umudum yok"
04 Ekim 2010
"İstanbul Kent Müzesi" mevzuu, sürekli ismi geçen ve gerekliliği, önemi sürekli olarak farklı kaynaklarda, başka ağızlarda gündeme getirilen bir başlık… "1910 – 2010" sergisinin de hedefleri arasında, böylesi bir müzenin kuruluşuna temel sağlamak yattığı ifade ediliyor. Dolayısıyla sormak isterim: "Kent Müzesi" neden gereklidir ve bu çalışma, o ideal dahilinde nereye oturtulabilir?
Murat Güvenç: Bu çalışma, elbette bir kent müzesi olsun diye yapılmadı; başka bir sergi fikri ile gerçekleştirildi. Ancak herhalde İstanbul, tüm Avrupa kentleri içerisinde kendisini anlatan bir müzesi olmayan tek yerleşim olarak, böylesine büyük bir metropol olmanın ayıbını yaşıyor. Daha da yaşayacak… Neden böyle olduğunu da bilmiyorum. Neden bir kent müzesi yapmıyoruz, ya da yapamıyoruz? Her şeyin müzesini yapıyoruz da bunu neden yapmıyoruz? Ama bu sergi de şunu gösteriyor: İstersek bir kent müzesi kurabiliriz. Bunun gerçekleştirip gerçekleştiremeyeceğimizi zaman gösterecek olsa da, benim pek umudum yok açıkçası…
Neden bu konuda umutsuzsunuz?
MG: Bu proje fikri insanları heyecanlandırmıyor. Kimse böyle bir şey istemiyor. Doğrusunu şöyle söyleyeyim: Herkes bunun prestijini istiyor, ancak kimse çilesini çekmeye hazır değil! İngilizce bir deyimden alıntı yapmak gerekirse; bizde çok fazla "general" var, ama yeteri kadar "er" yok! Oysa ki bir şehir müzesi kurmak için çok sayıda ere ihtiyaç var. Ben Tarih Vakfı Başkanı idim ve bırakılsaydı, biz Darphane'de böyle bir şey kurabilirdik. Ama Darphane'de buna izin verilmedi.
İzin verilmemesinin sebebi fiziki bir takım zorluklar mıydı?
Nedenini bilmiyorum. O mekanı Kültür Bakanlığı bizim elimizden geri aldı. Dolayısıyla ben gerçekten de umutsuzum. Umarım yanılıyorumdur.
Tüm bu "isteksizlik" halinin, mimarlık be yapılı çevreye ilişkin bilginin kamusallaşmamış olması ile ilişkilendirilmesi, size anlamlı geliyor mu?
Zannetmiyorum. Başka sebepleri var bunun. Bu, başka ve benim bilemediğim, anlayamadığım, dolayısıyla da belki araştırılması gereken bir sorundan kaynaklanıyor. Bir açıdan Türkiye'deki tarih algısı ile ilgili olduğunu düşünüyorum. Toplumsal tarihe yeteri kadar önem verilmeyişi ile ilgili olduğu söylenebilir. Ve bu fikir, bizim meslek adamlarımızı da yeterince heyecanlandırmıyor.
Haritaların "Mimarı" Tematik Küratör Murat Güvenç İle Serginin Hazırlık Süreci Üzerine
Güvenç İle "1910-2010"un "Ne İşe Yaradığı" Üzerine...
"İstanbul 1910-2010" Sergisi Hakkında Kısa Kısa / Kare Kare
Bu Haberi Sosyal Medyada Paylaşın
Yorumlar
Bu İçeriğe Yorum Yazın