Prof. Dr. Güzin Konuk: Süreç, Batıda da mahalle ölçeğinde ele alınan projelerle başlıyor.

10 Ekim 2008

MesutT: Bir kentsel yenileme alanının kentle bütünleşmesi için ne gibi hedefleri olmalı?

GüzinK: Bunlardan biri, çöküntü alanlarının fiziksel olarak yeniden ele alınması; ama bunun aynı zamanda söz konusu bölgede bir toplumsal hareketliliği de getirebilmesi. Tüm dünyada böyle olmuş, zamanla kentin belirli parçaları önemini, özelliğini yitirmiş. Terkedilen, tesadüfen alt grupların gelip yerleştiği, belli problemlerin oluştuğu odaklara dönüşmüş. Biz diyoruz ki bunun mekansal olarak ele alınması, tekrar geçirgenliğinin ve akışkanlığının sağlanması gerek. Geçirgenlik ve akışkanlık sağlanırken, bir taraftan da kesinlikle fiziksel bir yenileme yapılmalı. O yenileme sürecinin, Koruma Kurullarının da dahil olacağı projelerle gerçekleştirilmesi gerektiğini biliyoruz. Ama tekrar planlama, şehircilik bağlamında bakacak olursak, sürdürülebilir gelişme için yalnız fiziksel bir makyaj ya da yenileme yeterli değil; o alanın ekonomik ve sosyal olarak da ele alınması zorunluluğu var. Bu anlamda, öyle bir alanı yeniden hareketlendirdiğiniz zaman, orada yerel iş gücüne yeni kapasite gelişimi programlarının uygulanması, insanların gelişen yeni ortamda nasıl iş bulabileceği, kendini orada nasıl var edeceği ve bu hareketli ortama nasıl katılacağı önemli bir girdi.

Sosyal bağlamda ise, bütün dünyada böylesi mekansal yenileme projelerinde merkezi ve yerel hükümetin belirli destekleri söz konusu. Yani kişiyi müteahhit ya da girişimci ile karşı karşıya bırakmıyor. Ancak bizde henüz böylesine fonlar ve işbirlikleri yok. Burada, Beyoğlu Belediyesi önemli bir kilit, bir otorite. Belediyenin, buradaki kişilerin yaşama katılmaları, bir kısmının başka yerlere nakledilmesi, yeni insanların buraya transferi konusunda o sosyal altyapıyı sürdürmek bağlamında çaba göstermesi gerekiyor. Bu, Londra örneklerinde yüzde 17 gibi bir rakama karşılık geliyor. Girişimciye, "Sen burayı yapacaksın, ama baştan bir bütünsel proje olarak" diyor. Biz, bu süreci yaşamadık; ihale yapılıp bittikten sonra devreye girdik. Oysa Batı, yapılacak projenin yüzde 17'sinin bölgede yaşayan insanların tekrar geri gelmesi üzerine bir sosyal proje olarak ele alıyor. Bu rakam Londra'da yüzde 50'lere kadar çıkacaktı, ama Ken Livingstone seçimi kaybettiği için dengeler değişecek gibi görünüyor.

Burada başka bazı sorunlarla karşılaşıyorsunuz. Belki mal sahipleriyle anlaşabiliyorsunuz, ama çoğunluğunu kiracıların oluşturduğu bir ortam olduğu zaman, o kiracılarla birebir ilişkiyi sürdürmeniz mümkün değil. Yani örneğin 100 kiracınız varsa, 100'ünü de orada tutacağız demeniz mümkün değil. Bu noktada, yeni sosyal projelerle bunların gerçekten zor durumda olanlarına olanak tanımak, gerçekten uzun süredir bölgede yaşayanların orada yaşamlarını sürdürmelerine fırsat vermek gibi bir tür ayıklamaya gitmek zorundasınız.


Tarlabaşı'na Dair
İlgili Yasalar
Projede Yer Alanlar Ne Dediler?
Bu Haberi Sosyal Medyada Paylaşın
Yorumlar
Henüz yorum yapılmamış.
Bu İçeriğe Yorum Yazın
Ad Soyad
E-posta
Yorum
Kalan karakter :