Edda Mimarlık neler yapar? Tanımladığınız uzmanlık alanınız var mı?
ET: Aslında uzmanlık alanımızla ilgili keskin bir tanımımız yok, gelen işler biraz da bizi yönlendiriyor. Ama tabii ağırlıklı ofis tasarımı yapıyoruz. Yurtiçi ve yurtdışı projelerde çalıyoruz. Banka yönetim binaları, konutlar yapıyoruz. Bir dönem, uzun süre tasarım ağırlıklı çok özel fuar stantları yaptık. Bu dönem keyifliydi çünkü stant tasarımında tüm yaratıcılığınızı ortaya koyabiliyorsunuz. Bir başka dönemde ise birçok restoran, gece kulübü yaptık. Fakat ağırlıklı olarak şimdi ofis ve konut tasarımlarıyla devam ediyoruz. Örneğin, ofis çözümlerinde biz mekanı, mobilyasından aydınlatma elemanlarına, kısaca noktasına virgülüne varıncaya kadar tasarlamaya çalışıyoruz ve mümkün olduğu kadar farklı ve birbirinin tekrarı olmayan tasarımlar yapmaya çalışıyoruz.
Jenerasyon değiştikçe kullanıcı davranışları ve ofislerin mekânsal ihtiyaçları da değişiyor. Çalışma mekânlarını tasarlarken bu değişime siz nasıl cevap veriyorsunuz?
ET: Ofis mekânlarında öncelikle biz müşteriyi çok iyi dinleriz. Çünkü onun firması, onun markası. Tasarımda en önemli konunun, müşteriyi çok iyi dinleyip ve anlamak olduğunu düşünüyoruz. Tasarım sürecine çok önem verdiğimiz bu döneme yeterli vakti ayırıyoruz. İstiyoruz ki bütün olası tasarımları müşteriye sunabilelim. O yüzden de mümkün olduğu kadar farklı alternatifler oluşturmaya çalışıyoruz. Biz firmaya, kuruma yönelik tasarım yapıyoruz. Her firmanın müşteri kitlesi farklıdır, bu nedenle de firmayı çok iyi anlayıp, müşterinin istediğini kağıda dökebiliyor olmamız önemli. Onun için de zaman harcıyoruz, konuşuyoruz ve toplantı yapıyoruz. Genellikle müşterilerin karşısına farklı 5-6 alternatifle çıkıyoruz. Bu şekilde planların ortaya çıkması ve son haline ulaşması kolaylaşıyor. Kesitler çalışılıyor, bütün görünüşler, cepheler çiziliyor vs.... Bu aşamalarda müşteriyle hep beraberiz. Çünkü işimiz geri dönüşü zor olan bir iş. Hep doğru yolda olduğumuzu bilerek ilerlemeyi tercih ediyoruz.
Ecostar Termoısı Merkez Ofisi
Gençler değişiyor tabii. Biz de yeni neslin gereksinimlerine yönelik yapmaya çalışıyoruz tasarımlarımızı. Müşteriyi yönlendiriyoruz. bu konularda her ofisin kendine özgü talepleri olabiliyor. Bazı firmalar, açık ofislerden yana iken bazılarıysa yüksek ses ve gürültü problemini ortadan kaldırmak adına kapalı mekânlardan oluşan çalışma düzenini tercih edebiliyor. İnteraktif şekilde ilerliyoruz müşterilerimizle. Bu şekilde şu ana kadar doğru sonuçları yakaladık. Bir müşterim geçen gün arayıp “15 yıl önce yaptın ofisimi ama her sabah buraya geldiğimde sana teşekkür ediyorum” dedi. Çok zor bir iş yapıyoruz ama bunun gibi geri dönüşler bütün yorgunluğumuzu, sancılı süreçleri unutturuyor bize.
Sürdürülebilir, az enerji harcayan ve mümkün olduğu kadar gün ışığından faydalanılan mekânlar yaratmaya çalışıyoruz. Bu nedenle de ister istemez mimariye de el atıyoruz. Çünkü bizde yapıların mimarisi maalesef oldukça kötü.
Tasarımda elimizden geldiği kadar doğal malzemeler kullanmaya özen gösteriyoruz. Ofis tasarımları ve yönetim binalarının bütçeleri de tasarım sürecinde bizi ister istemez bağlıyor. Ama elimizden geldiği kadar müşteriyi zor durumda bırakmayacak ve maksimum verim alınabilecek projelerle ilerlemeye çalışıyoruz.
Ecostar Termoısı Merkez Ofisi