Ekonomi alanından gelen bir uzman olarak, mimarlarla birlikte çalışmak nasıl?
Nedim Ağalar: Gayet memnunum. Önceliklerimiz farklı, bu iş yapma yöntemimize de yansıyor fakat zaman geçtikçe bu farklılıklara alışıyor ve bunu avantaja çevirmeye çalışıyoruz.
Özge Meriç: Bazen projelerin tasarımsal meseleleri içinde boğulduğumuz oluyor; Nedim böyle zamanlarda yol haritamızı bize tekrar hatırlatıyor.
"Bu fikir benim ortaklarımdan çıktı diyebilmek çok gurur verici"
NA: Sadece benim ya da sadece onların vizyonu önde olsa bir dengesizlik ortaya çıkar. Bir yerden bir konuya başlıyoruz ve üç ana başlık oluyor. Sonra beyin fırtınasıyla yapılacak işler türüyor. Sayfalarca ve sayfalarca fikir çıkıyor ortaya. Bu muhteşem bir şey; Volkan’ın ve Özge’nin vizyonuna ve becerilerine güveniyorum ve yurtdışında da büyük işler yapabileceklerine inanıyorum. Burada olay sadece, ortak olup para kazanmak değil. Bunun yanında güzel işler yapabileceklerine olan inanç da var. Bu fikir benim ortaklarımdan çıktı, bu onların yarattığı birşey diyebilmek de çok gurur verici.
Sence mimarların projelerinde daha verimli bir şekilde ilerlemeleri için nasıl bir yol izlemeleri gerekir?
NA: Buna genel bir yanıt vermek çok zor ama bu ekip için konuşacak olursam, bizim önceliğimiz her zaman için vizyon. Öncelikle ne yapmak istiyorlar? Nasıl bir konseptle yola çıkacaklar? İkinci basamak, projenin mali olarak fizibilitesi nedir? Volkan’ın veya Özge’nin aklında bir proje olabilir, projenin uygulanacağı yer de bellidir. O proje oraya uygulandığında bizim harcadığımız zamanı ve emeği karşılayabilecek mi?
"Mimarlar olarak o işle duygusal bağ kurmaya çok yatkınız"
Volkan Taşkın: Biz bunu çoğu zaman unutuyoruz. Prestij olarak görüp, iş işi getirir deyip gözden kaçırabiliyoruz. O noktada Nedim devreye giriyor.
NA: Ben burada destekçiyim. Çalışmamı yapar önlerine koyarım, birlikte değerlendiririz. Bizim ofiste öncelik mimari kimlik ve katma değer yaratmak olduğu için karar Volkan ve Özge’ye aittir. Birinci basamak fizibilite; ikinci basamak ise projede başka hangi ayaklar olduğuna bakmak. Mal sahibi, yatırımcı, yüklenici/inşaat şirketi, kamu ayağı (belediye, İl Özel İdaresi, Boğaziçi İmar vs.), bunların bölümlerine, buraya ayrılacak zamana bakmak lazım. Bir yere imar izni çıkacaksa ne kadar sürede çıkacak? Önemli olan ne kadar para kazanılacağı değil, o paranın ne kadar sürede kazanılacağı. Projeyi başka birisine yapıyorsak, o projeyi gerçekten uygulayacak mı, ona da bakmak lazım.
ÖM: Mimarlar olarak o işle duygusal bağ kurmaya çok yatkınız. Bu kötü bir şey değil ama Nedim o noktada denge unsuru oluyor.