Trakya Üniversitesi Mimarlık bölümünden 2015 yılında mezun oldum. Altı aylık şantiye deneyiminden sonra ofiste çalışmaya karar verdim. İyi bir yerde çalışmak istediğim için pek çok görüşme yaptım. Boytorun Mimarlık’ın o sırada eleman arayışında olduğunu bilmiyordum, internetten projelerini inceleyip beğendim ve başvurdum. Görüştük ve kabul edildim. Revit bilmem bunda etkili oldu. Dokuz aydır da buradayım.
Çok fazla iş deneyimim yok ama arkadaş çevremiz mimarlardan oluştuğu için ofislerin ortamına ilişkin bilgimiz oluyor. Duyduklarıma ve gördüklerime göre kendimi şanslı hissediyorum. Mimarlık fazla stresli, yoğun mesaili bir meslek. Bizim ofisimiz ise daha insancıl şartlara sahip. Bazı dönemler çok yoğun çizim yapsak da nadiren mesaiye kalıyoruz. Çalışma ortamımız konforlu ve huzurlu. Kimse kimseye saygısızlık etmiyor. Yudum Hanım ve Semih Bey çok kibar insanlar. Bu, işe girerken de beni çok etkilemişti. Size işe alınacak eleman olarak değil, mimar gözüyle bakıyorlar ve değer veriyorlar. Yudum Hanım ve Semih Bey kendimizi geliştirmemiz için kurslara ve etkinliklere katılmamızı destekliyor. Bu konuda da kendimi şanslı görüyorum. Tamamen yeniliğe ve gelişime açık insanlarla çalışmak, bizim de mesleki hevesimizi arttırıyor. Herkes özgürce tasarım yapabiliyor ve bunun üzerinde fikir alışverişi gerçekleşiyor. Aynı zamanda çizdiğimiz projelerin uygulamasını görme şansı da buluyoruz, zaman zaman şantiye ziyaretleri yapıyoruz.
Boytorun Mimarlık'a geldikten sonra en çok iç mekan tasarımında kendimi geliştirdiğimi düşünüyorum. Okuldan mezun olduğunuzda, hala bazı durumlarda iki boyutlu düşünebiliyorsunuz. İşin içine girdikten sonra üç boyutlu düşünmeyi öğreniyor, uygulama yapılacağının da bilincinde olarak nasıl bir mekan olacağını hayal etmeye başlıyorsunuz.
İnsanın ofiste huzurlu çalışabilmesi için bence, patronları tarafından değer verildiğini hissetmesi ve iş arkadaşlarından saygı görmesi gerekiyor. Uzun süredir burada çalışan deneyimli ekip arkadaşlarım var. İhtiyaç duyduğumda onlara soru sorabiliyorum, ki bu çok önemli bir şey. Daha küçük ya da kalabalık ofislerde iletişim kuramama sorunu yaşanabiliyor. Bizde herkes bilgi paylaşımında bulunuyor. Bu da kendimizi geliştirmemize yardımcı oluyor.