Ekolojik Mimarlıkta Somut Adımlar Atılırken...

mimarizm.com / 07 Nisan 2009

Dünyanın doğal kaynaklarının hızla tükenmesi, canlı çeşitliliğinde, ekosistemin kalıcı zararlara uğramasına neden olacak sınıra dayanan azalma, giderek önlenemeyen şekilde artan çevre kirliliği ve tüm bunların sürekli etkileşiminde insan hayatını uzun vadede tehlikeye sokan ‘ekolojik kriz', 60'ların sonlarından günümüze alternatif bir yaklaşım olmaktan ortak bir hedef olmaya terfi etti.1980'lerden günümüze, gittikçe artan bir ivme ile mimarlık gündemindeki yerini pekiştiren ekolojik tasarım kavramının, her geçen sene daha fazla yarışma, konferans ve projeye konu edilmesi buna kanıt oluşturuyor.

Mimarlığın ekolojiyle beslenmek için doğa bilimleri ve teknolojiyle kurmaya çalıştığı ilişki, yalnızca çevresel duyarlık bazında önem taşımıyor. Mimarlığın sürdürülebilir yaşam alanları yaratma gayesi taşıması, aynı zamanda hayati bir gereklilik. Dünyanın dört bir yanında sürdürülebilir konutlar, ofisler ve hatta kentler inşa edile dursun, ülkemizde de iyi bir yankı bulan yapılı çevrede ekolojik kriterlerin yasal bir platforma taşınması bekleniyor.

Mimarizm, EKODesign 2009 Konferansı öncesi, geçtiğimiz senenin ekolojik mimarlık ve sürdürülebilir tasarım pratiklerine, üzerine konuşulanlara ve uygulananlara kısa bir bakış atıyor. Ken Yeang'den Norman Foster'a ve hatta Brad Pitt'e, sürdürülebilir tasarımı dert ve meslek edinmiş aktörlerin "ekolojik seceresini" çıkarıyor.

İlişkili Haberler