Hakan Habif, Hande Karakaş
Uzun süreli işbirliklerinizin olduğu müşteriler var. Mesela 2005’te Pronet’in Maslak ofisini tasarlamışsınız, sonra 2009’da Pronet Flat Ofis’i yapıyorsunuz. Standart Ünlü / Ünlü&Co ve B Medikal da bu firmalardan. Senelere yayılan işbirliklerinde zamansız mekanlar yaratabilmenin sırrı ne?
Hande Karakaş: Her kurumsal firmanın farklı talepleri oluyor ve tasarım ona göre gelişiyor. Zamansızlığı koruyan da biraz o oluyor. Bir ilaç firmasına ofis yapıyorsak onu çok farklı bir konseptte tasarlıyoruz. Oradaki altyapı, beklentiler ve program ile bizim kurumsal anlamda onlara tavsiye ettiklerimizin bir harmanı olarak ilerliyor proje. Güncel olanı yapmaktan öte bu mantıktan ilerlemek de zamansızlığı besleyen başka bir etken.
Ünlü&Co
Yeni malzemeler denemeyi seviyorsunuz. Mesela Corian üreticisi Ege Kimya’nın ofisinde, bu malzemenin kullanıldığı bir çözüm getiriyorsunuz.
HakanH: Corian’dan iglo tarzı çalışma üniteleri tasarlamıştık. Aslında öncelikle plan çözümüne özen gösteriyoruz. Mekan mimari olarak düzgün tasarlandıysa, içine koyduğunuz elemanların biri girmiş, biri çıkmış çok fark etmiyor. En fazla dekoratif ürün evde olduğu için oradan örnek vereceğim; bazı salonlar vardır, oradaki bir lambayı yerinden kaldırdığınız saniye o salon o lambayı geri ister, boş gibi gözükür. Halbuki bizde mekan öyle davranıyor yani o oradan o mobilyayı çıkarsanız da çok bir şey fark etmiyor.
Ege Kimya
Aklıma Akmerkez’in yeni yönetim ofisleri için tasarladığınız proje geldi. Yapının dairesel formu nedeniyle zorlayıcı bir proje olmalı.
Evet gerçekten zor, bütün kolonlar ışınsal...
Öyle bir problemi çözerken işe nasıl başlıyorsunuz? Çalışma sisteminizi aktarabilir misiniz?
Altı kişilik bir çekirdek ekibimiz var. Biri proje lideri oluyor. Bu zaman zaman ben oluyorum, zaman zaman Hande ya da Çağrı olabiliyor. Önce proje lideri bunu çalışıyor, olmadı beş kişi oturup, o doğru bu yanlış diye diye, en fazla iki saatte projeyi çözüyoruz. Dekorasyondan, renklerden, malzemelerden bağımsız olarak, planın doğru çözülmesine epey vakit harcıyoruz. Ve yüzde 90 da başarılı olduğumuzu düşünüyoruz. Son 15 senedir bu plan çalışmıyor, burada sıkıntılar var gibi geri dönüşler hiç almadık. Tabi ki masa yerleri değişiyor, çalışanların ihtiyaçları değişiyor ama kullanım alanı olarak, yani bu departmanı alıp öbür tarafa götürmek gibi bir şey söz konusu değil.
Akmerkez
Mesela Standard Ünlü’nün çalışma alanı tek kat için çok büyük bir hacim. Onu da akılcı bir şekilde çözmek zorlayıcı bir problem gibi...
Plan çözümlerini iyi yaptığımızı, kuvvetli olduğumuz noktanın o olduğunu düşünüyoruz. Bu ister bir bina planı olsun, ister 100, 1000, 5000 m2’lik bir ofis alanı olsun, planları doğru noktaya odaklanarak çözdüğümüze inanıyorum.
Standard Ünlü
Genç mimarlara doğru plan çözümleri üretebilmeleri için neler önerirsiniz?
HandeK: İşin şantiye kısmına girmek gerek. Çünkü mesafeler iki boyutta gözüktüğü gibi değil. Orada bulunup masaları yerleştirmeye başladığınız an, şantiyenin altyapısıyla beraber orada olduğunuz an o geribildirimi alıyor ve iki boyutta hızlanıyorsunuz. Bu biraz işin mutfağına girmekle ilgili.
HakanH: Bu zamanla olacak birşey. Kağıt üstüne kağıt koya koya doğruyu buluyorsunuz. Aynı şekilde müşteriyi de zamanla tanıyorsunuz. Müşteri, toplum ne istiyor? Ülkede nasıl bir ihtiyaç var? Bir de biz olabildiğince rasyonel düşünmeye gayret ediyoruz. Eğrisel formlardan ziyade rasyonel formları tercih ediyoruz. Mimarlığın ilim olduğuna inandığımız için -bunun doğruluğunu iddia etmiyoruz, biz olaya öyle bakıyoruz- projeleri daha matematiksel şekilde çözmeye çalışıyoruz.