Şu anda ofisi çocuklarınız ve yeğeniniz ile birlikte yürütüyorsunuz. Ailecek mimarlık yapmak nasıl bir duygu?
Turgut Toydemir: Kızım Ayşe, oğlum Mehmet, yeğenim Erhan burada. Bir kızım daha var, Zeynep. O da mimar. Ben hiçbir zaman onlara mimar olun demedim. Ama çalışmalarımı gördüler, mesleği benimsediler, sonuna kadar çalıştılar ve mimar oldular. Böyle de köklü bir büro var, şimdilik birlikte yürütüyoruz inşallah bunu alıp daha ileri düzeylere getirirler.
Son yıllarda turizm ve konaklama alanında da ciddi işlere imza attınız. ShangriLa, Marriott Şişli, Sheraton Samsun, Wyndham Grand İstanbul Levent (Özdilek Otel), The House Residence bunlardan sadece birkaçı...
TT: Tabii turizm ve konaklama fonksiyonlu sadece İstanbul değil pek çok farklı yerde projelerimiz mevcut. Bunun yanında son yıllarda eğitim, ofis binaları, konut kompleksleri, AVM’ler gibi pek çok farklı fonksiyonda proje tamamladık.
Mehmet ve Turgut Toydemir
Hepsi ihtisaslaşma gerektiren bu projeleri aynı anda nasıl koordine ediyorsunuz?
TT: Bu bir tecrübe meselesi. Bununla birlikte, özverili ve sistemli bir çalışma gerektiriyor. Benim çalışmalarım günde 12 ile 16 saat arasındaydı. Şimdi biraz teklemeye başladım. Türkiye şartları yoğun çalışmayı gerektiriyor. Hızlı karar vermek ve hızlı ilerlemek de önemli. Zaten hızlı karar vermezseniz devamlılığı sağlayamazsınız. Bir gelen iş öbürünün önünü keser. Bunlar ayrı bir tecrübe.
Bence hepimiz sizi örnek almalıyız, böyle uzun yıllar aktif olarak çalışmak çok güzel bir şey. Sizin için de babanızla, amcanızla birlikte çalışmanın ayrı bir keyif olduğunu tahmin ediyorum.
Ayşe Toydemir Chamuleau: Evet, kesinlikle. Babam gibi insanlar hayat boyu çalışmak için yaratılmış kişiler çünkü bu onlar için bir iş değil, amaç, yaşam sevinci, hayatları meslekleri olmuş insanlar... Tecrübelerinden faydalanabilmek bir ayrıcalık bizim için.
Ayşe Toydemir Chamuleau ve Erhan Toydemir