“Yarışma sürecinde tutarlılık yoksa ağzınızda kötü bir tatla ayrılıyorsunuz”

05 Mayıs 2011

Danışmanlık hizmeti konusuna geri dönecek olursak, az önce; "danışmanlarımızı gerçekten işin içine katıp, çözüm ortağı olmaları için onları ikna etme konusunda gayretliyiz" demiştiniz. Sürekli aynı ekiple mi çalıyorsunuz?

ÖSB: Statik konusunda genelde hep aynı kişilerle çalışıyoruz, çünkü alışmak ve güvenmek çok önemli. Onun dışında peyzaj konusunda da aynı kişilerle çalışmaya dikkat ediyoruz. Ama maalesef bu her zaman mümkün olamıyor. Ofis düzeni olmayan birisiyle çalışıyorsak, ona ofisimizde olanak sunup bizimle birlikte çalışmasını sağlıyoruz.

Şu anda ekibiniz kimlerden oluşuyor, mimar – plancı oranı nasıl?

OB: Çekirdek kadromuz iki plancı, dört mimardan oluşuyor. Proje bazlı olarak bize katkıda bulunanlar bazen 15 kişiye kadar çıkabiliyor.

ÖSB: Mesela Opera Yarışması boyunca, 12-13 kişilik bir ekiple çalıştık. Her şey burada yapıldı.

OB: O curcunayı seviyoruz. Belki çok sancılı, sıkıntılı bir süreç ama işin bitiminde bütün ofis plotter'ın karşısına geçip, çıkan ürünü izlerken çok keyifli bir an yaşanıyor (gülüyor). Her yarışma sürecinde olduğu gibi teslim telaşını yaşıyoruz ve sonrasında iyi bir şeyler ortaya koyabilmişsek, kendimizi çok iyi hissediyoruz.

ÖSB: Yoğun olarak yarışma yapıyor olarak görünüyoruz ama…
 
Sonuç da alıyorsunuz…

ÖSB: Almadıklarımız da oluyor elbette… Ödül çok da önemli değil. Çok büyük  hayal kırıklıkları yaşadığımız yarışmalar oldu. Çünkü bu kişiye özel bir durum; başka jürilerin başka projeler seçebileceği herkesin bildiği bir klişe. Ama asıl konu o da değil. Bence öncelikle, seçici heyetin kendi içinde çok tutarlı olması gerekiyor. Tutarlılık varsa, benim ya da başka birisinin seçilmesinin hiçbir önemi yok. Ama tutarlılık yoksa, işte o zaman insanın canını acıtan bir durum yaşanıyor. Ağzınızda kötü bir tatla ayrılıyorsunuz.

Bu tutarsızlık bazen şartnameden başlıyor.

OB: Adana'da da öyle olduğunu düşünüyoruz. Çünkü istenenler tam olarak ortaya konamamıştı ve yalnızca işlev anlamında değil, yapı yoğunluğu anlamında da tercih yarışmacıya bırakılmıştı. Sonuçta birbiriyle çok başkalaşan, elma ile armudun karşılaştırıldığı bir yarışma haline geldi.

ÖSB: Zaten kentsel tasarım yarışmalarının uygulanmasıyla ilgili çok büyük sıkıntılar var. Herhangi birinin önümüzdeki 10 sene içinde uygulanacağını düşünmüyorum.

 


Ö. Selçuk Baz ve Okan Bal ile disiplinlerarası saadet üzerine
Yalın Mimarlık Ekibi
Bu Haberi Sosyal Medyada Paylaşın
Yorumlar
Henüz yorum yapılmamış.
Bu İçeriğe Yorum Yazın
Ad Soyad
E-posta
Yorum
Kalan karakter :