Şu anki projelerinizden ve gelecek hedeflerinizden biraz bahsedebiliriz.
EK: Gelecekte de büyümeye devam etme yaklaşımımız var. Biz I-AM olarak şu anda Londra, İstanbul, Dubai ve Mumbai’deyiz. 2018’de Latin Amerika’da çok fazla iş yapmaya başladık. Bogota ve Peru, şu anda iş yaptığımız iki ülke. Orada ufak bir ofis açma fikri var; I-AM’in beşinci ofisi olacak. Altıncı ofisimizi ise New York’ta açma gibi bir girişimimiz var. Kendi sınırlarımızı aşmaya çalışarak farklı coğrafyalarda büyüme hedefimiz devam ediyor. Türkiye’nin çok zor koşullarında şu anda mücadele ediyoruz. Özellikle bu kur farkının açılması, bizim gibi ajansların -bir yandan yurt dışında iş yapmaları bir avantaj gibi dursa da- maliyet anlamında zorlanmasına neden oldu. Biraz bunu dengelemeye çalışıyoruz.
Yaptığımız işlerden de bahsedecek olursak, bizim için 2018 çok güzel bir seneydi. Çünkü çok farklı tipte ve ölçekte, sınırları tanımlı ve tanımsız birçok proje yapma imkanımız oldu. Böyle dağınık ama güzel bir seçki oldu hayatımızda. Bankalar vardı, ArchIST Tasarım Yarışması’nda En İyi Konsept Proje ödülünü alan Skyland Sanat Merkezi’ni tasarladık. Yine Turkcell ile çalıştık ve Nike ile çalışmaya başladık. Son dönemde D&R’ın konseptini hayata geçirdik.
D&R, İstinye Park
Özellikle Orta Doğu’da çok fazla proje yapmaya başladık. House Hotel ile çalışmaya devam ediyoruz. Kuveyt’te yeni bir House Hotel projesi hayata geçiriyoruz. Bir de tasarladığımız PTT konseptlerini çok önemsiyoruz. PTT bankacılık lisansını aldıktan sonra servislerini “posta/kargo” ve “bankacılık” olarak ikiye ayırdı. Biz de buna göre 5 bin farklı noktaya yaygınlaştırılacak bir konsept çalıştık.
House Hotel, Kuveyt
PTT, Levent Sirkeci.
EK: İşin güzel tarafı tasarımımıza hiçbir şekilde müdahale etmediler, yaptığımız tasarımı tümüyle uygulama şansımız oldu. O anlamda da çok iyi bir müşteri olduklarını söyleyebiliriz. Hepimizin hayatında yeri olan, çok eski bir markayı, çok iyi bir noktaya da taşıma şansımız oldu.