"Amacımız çok hızlı değil kontrollü büyümek"

23 Ocak 2020

NK: BINAA’nın gelecek hedefleri nelerdir?

BP: Dediğim gibi beş yıl oluşum sürecimiz vardı. İleriki beş yılda da hedefimiz, edindiğimiz birikimlerle, daha çok içimize sinen, iyi projelere imza atmak. Bu tabi proje odaklı bir süreç. Burada da bizi anlayabilecek işverenlerle karşılaşmak, yaptığımız projenin uluslararası anlamda ön plana çıkabilmesi bizim için önemli. Projeyi yaparken de doğru ekiplerle karşılaşabilmek önemli. Bize iyi bir proje gelirse, ekibi projeye göre şekillendirerek iyi bir orkestra kurabiliriz. Amacımız çok hızlı değil kontrollü büyümek. Aldığımız işleri sağlıklı bir şekilde ve içimize sinerek teslim etmek. Ne kadar fırsat olur bilmiyorum ama daha çok kültürel projelerin içinde olmak istiyoruz. Ofis projeleri de yapıyoruz ama kamusal projeler bizi daha çok heyecanlandırıyor.

S2OSB, İç mekandan görünümler, Fotoğraflar: Thomas Mayer

NK: Hem mimar olmayı düşünen gençler hem de hali hazırda mimarlık eğitimi alan öğrencilere neler söylemek istersiniz? Ayrıca ofisinizde işe alım süreciniz nasıl oluyor?

BP: Öncelikli tavsiyem acele etmesinler, sabırlı olsunlar. Başta konuştuğumuz süreçleri idrak edebilmeleri için kafalarını açmaları lazım. Ne gibi yerlerde tecrübe kazanmak istediklerini araştırmaları lazım. Bizim kapasitemiz sınırlı. Belirli sayıda stajyer alabiliyor, her yaz belirli döneme bölüp sayılı seçebiliyoruz. Okul gibi burada staj programı yapmaya çalışıyoruz ve karşılıklı olarak hem onların bize hem bizim onlara bir şeyler katabileceği bir süreç olsun istiyoruz. İşe alım süreci de gelen proje ve ihtiyaçla ilgili. Gelen projeye göre bir ekip oluşturuyoruz. Bizim bir “core” ekibimiz var. İhtiyaç arttıkça birileri dahil oluyor. Başvuran arkadaşlar arasında çok seçici oluyoruz. Hem portfolyo, hem istek ve karakter olarak pozitif olması lazım. Buraya çok iyi portfolyoyla gelebilir ama enerji anlamında da uyuşabilecek birisi olması gerek. Birlikte ekip olarak karar veriyoruz. Günün sonunda buraya gelecek arkadaşların portfolyoları ilk kriter ve aşamalı olarak onlarla olan diyaloğumuz önemli. Bir deneme sürecimiz oluyor, o süreçte de karşılıklı olarak birbirimizi tanıyoruz ve sonraki aşamada ekibe dahil ediyoruz.

UD: Ekibin tamamı mimar mı?

BP: Begüm peyzaj mimarı. Ece, kız kardeşim, çevre ve inşaat mühendisi. Mühendislik yapmıyor, bizim idari işleri koordine ediyor. Amerika’dan geldi, mühendis olması çok şey kattı, bizi disipline ediyor.

İleriye yönelik ekibe farklı disiplinlerden birileri dahil olsun istiyoruz. Bir dönem grafik tasarımcı bir arkadaş vardı, sunum anlamında bize çok büyük bir artı kattı. Birkaç projede sanatçı arkadaşları dahil etmeye çalışmıştım ama ne yazık ki Türkiye’de mimariye anca bütçe ayrılabildiği için sanata gelince o bütçeler kaynıyor. Halbuki Avrupa ve Amerika’da bu devlet tarafından destekleniyor. Hem kamusal anlamda bir prestij oluyor hem de sanatçıya bir iş imkanı çıkıyor. Sanat ve sanatçılar daha özgür düşünebildiği için benim çok ilgimi çekiyor. Biz mimarlar bazen korkuyoruz, hep limitlerin içindeyiz. Sanatçılar daha sıra dışı ve özgür düşünebiliyorlar. Daha önceden çalışma fırsatım olduğu için biliyorum, çok keyif alınan projeler oluyor. Multidisipliner çalışma bizim için önemli. Biz genelde ekip olarak çalışıyoruz ama o konuyla ilgili kişilerle de angaje oluyoruz.

Mimarlar hep mimarlarla değil farklı disiplinlerle bir araya geldiğinde ortaya sinerji çıkıyor. Okulda da eğitimi verilmesi gereken konulardan bir tanesi bu olmalı ama bunu ancak pratikte ve kendi imkanlarıyla zorlarlarsa görebiliyorlar.


Burak Pekoğlu ile
BINAA Ekibi ile
Bu Haberi Sosyal Medyada Paylaşın
Yorumlar
Henüz yorum yapılmamış.
Bu İçeriğe Yorum Yazın
Ad Soyad
E-posta
Yorum
Kalan karakter :