Sulukule'deki tescilli evlerin akıbetinin ne olacağına dair kafalarda oluşan soru işaretlerini İstanbul Büyükşehir Belediyesi Koruma Uygulama ve Denetim Bürosu (KUDEB) ortadan kaldırdı: Mahallelinin, sivil toplum kuruluşlarının öncülüğündeki müracaatı üzerine KUDEB, Sulukule'deki üç tane yapının onarımı tamamdı. Mahallede halen KUDEB'e ait 3 iskele kurulu...
"Kentsel yenileme alanlarındaki eski eserlere azami saygının gösterilmesini ve orda oluşacak yeni kent dokusunun da tüm mahalle dokusuna uygun olacak şekilde yenilenmesini ve değişmesi istiyoruz" diyen İBB KUDEB Müdürü Mehmet Şimşek Deniz ile basit onarımı, Sulukule'yi ve KUDEB'i konuştuk.
Sulukule'ye geçmeden önce bize biraz KUDEB'ten ve KUDEB'in yetkilerinden bahbeder misiniz?
Yerel yönetimler bünyesinde kurulan KUDEB, eski eser alanlarında uygulama ve denetim yetkisi olan bir birim. 5226 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanununa ve 5863 sayılı kanuna ve bu kanunlardan sonra çıkan bir çalışma yönetmeliğine göre "KUDEB"ler ikinci gurup tarihi yapılar olarak nitelenen sivil mimarlık örneklerine hem onarım ve izin belgesi vermekle hem de bu onarımları denetleme ve onarımlar bittikten sonra, onarım uygunluk belgesi vermekle yükümlü. Ayrıca KUDEB'ler iskan görüşleri de veriyor.
İstanbul KUDEB'in, tüm İstanbul'da 5216 sayılı Belediye Kanunu gereğince Tuzla'dan Silivri'ye kadar olan bölgedeki bütün sit alanları, tarihi eserler, birinci grup yapılar ve ikinci grup yapılarda her türlü denetimleri yapmak, bu denetimlerle ilgili yapı kartı ve yapı tespit zabıtlarını tutmak, 3194 sayılı İmar Kanunu'nun 32. ve 42. maddeleri gereğince ve 5226 ve 2860 sayılı Yardım Toplama Kanunu'nun ilgili maddelerine göre yasal işlem başlatmak, encümene yazı yazmak, eski eserlerdeki görüntü kirliliğine sebep olan öğeleri kaldırmak gibi görevleri de var.
İstanbul KUDEB, "basit onarım"dan ne anlıyor?
Kanun ve çalışma yönetmeliğinde "basit bakım onarım" ve "esaslı bakım onarım" olmak üzere iki ayrı tanım yapılmış, ancak bu iki tanımın arasındaki fark belli değil.
Bu konuda İstanbul'daki koruma kurulları arasında bile farklı görüşler oluyor, birinin "basit koruma onarım gerektirir" dediğine diğer kurul "esaslı bakım onarım gerektirir" diyebiliyor. Dolayısıyla bu konuda bir karmaşa var.
Biz KUDEB olarak bu ayrımı şöyle yapıyoruz: Eğer bir yapının tamamı mevcutsa yani yapının konturu korunmuşsa, yapıda büyük deformasyonlar meydana gelmemişse ve yapının cephesinde eski bir pencere, kapı ya da pervaz örneği hala mevcutsa, biz bu yapıyı "basit bakım onarım" kapsamında değerlendiriyoruz. Yapı özgünlüğünü büyük ölçüde kaybetmişse, örneğin yapının pencere formları bozulmuşsa, çatısı, döşemeleri kaybolmuşsa bu yapının öncelikle yapının belgeleme, restitüsyon ve restorasyon çalışmalarına konu olacağı düşüncesiyle yapıyı "esaslı bakım onarım" kapsamında ele alıyoruz.