Üç gün boyunca ardı ardına gelen yıkım ekipleri, Sulukule'nin ayakta kalan kısımlarını da büyük oranda yıktılar. Sokakta kalan mahallelilere çadır yetiştirilemezken, mahallede öfkeden çok çaresizliğin ve kabullenişin ağır havası hakimdi...
Mahallede üç yılı aşkın bir süredir gönüllü olarak çalışan İnsan Yerleşimleri Derneği (İYD) Başkanı ve Sulukule Platformu üyesi Mimar Aslı Kıyak İngin ise hala uygulama projesinin onaylanmadığını hatırlatarak, belediye ve koruma kurulu tarafından kendilerine verilen sözlerin uygulama projesi sırasında tutulabileceği yolunda umudunu koruduğunu söyledi.
İlk olarak Mimarizm'in "Aman Sulukule Canım Sulukule" dosyası için Ocak 2008'de görüştüğümüz İngin, o tarihten bu güne kadar Suluke'nin geçirdiği süreci ve bu sürecin bir parçası olarak karşımıza çıkan "Sulukule'yi Aldılar Darbukamı Kırdılar" sergisini, sergi mekanı Hafriyat'ta anlattı.
İlk dosya için konuştuğumuz 2008'in Ocak ayından bu yana Sulukule için işleyen süreci anlatır mısınız?
2008'in Ocak ayında ilgili koruma kurullarına 85 tane yapıyı tescil için önermiştik. Sulukule'deki evlerin tescili ile ilgili konularla 4 Nolu Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu ilgileniyordu. Kurul incelemeleri sonucu 25 tane evi tescile uygun buldu ama nihai kararı veremeden bu konuda karar verme yetkisi Yenileme Alanları Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu'na geçti. Bu Kurul ise sadece 9 tanesini tescile layık buldu. Ne yazık ki bu karar süreçleri tamamlanana kadar, Fatih Belediyesi kararın sonuçlanmasını beklemeden tescile layık bulunan evlerden dördünü yıkmış oldu!
Yeni tescilli eserlerle ilgili proje revizyonu gündeme geldi mi?
Biz tescilli eserlerin kabulü ile oluşan yeni duruma göre avan projesinin revize edilmesini bekliyorduk ama avan projenin bugüne kadar bir revizyonu olmadı. Haziran 2008'deYenileme Alanları Koruma Kurulu bizi bu tür bir değişiklik noktasında ve daha önce verilen sözler sebebiyle çağırdı, konuyla ilgili önerilerimizi dinledi. Ardından bu süreçte dikkate alınması için gönüllü uzman ve akademisyenlerin yardımı ile STOP Alternatif Projesi geliştirildi; belediyeye ve yenileme alanları bölge kuruluna sunuldu. Bu arada uygulama projesi için açılan ihaleyi bir önceki müellifler aldı. Artık, yapılan önerilerin dikkate alınmasını, gündeme gelen değişikliklerin ve verilen sözlerin uygulama projesine yansıtılmasını bekliyoruz.
UNESCO Heyeti'nin İstanbul'u ziyaretinden ve Sulukule ile ilişkisinden bahsedermisiniz?
UNESCO'nun 2008 Mayıs ayında bölgeye yapacağı ziyaret öncesi 100 sayfalık kapsamlı ciddi bir rapor hazırladık. Bu raporda Sulukule'nin mekansal, sosyolojik, hukuki, kültürel ve tarihi özellikleri uzmanlar tarafından hazırlanan çalışma ve yazılarla yer aldı. Yenileme Alanı ilanı ardından geçen süreçte neler yapıldığı ve bu sürece platformun katkıları aktarıldı.
Verilen rapor ve 2010 İstanbul AKB Ajansı'nda yapılan sunumlara ek olarak UNESCO heyeti Sulukule'yi dolaştı, avlulu evleri gördü, insanlarla tanıştı. Sulukule'deki Roman kimliğini gördü. Bu ziyaretin ardından da 2008'in Temmuz ayında yayımladığı raporda, proje ile Romanlara özgü tek katlı avlulu evlerin yerini, bölgenin mevcut kentsel dokusunu kökten bir biçimde değiştirecek olan, aralarında yeni bir otel ve yeraltı otoparkının da olduğu çok katlı binaların alacağını belirtti. Koruma, sosyal gereksinimler ve kimliğin dikkate alındığı daha dengeli bir çözümün bulunması gerektiğini vurguladı.
UNESCO'nun ziyaretinden sonra belediyenin tutumunda bir değişiklik oldu mu?
Hayır, belediyenin tavrında bir değişiklik olmadı, yıkımlara devam edildi; Kurul ve UNESCO tarafından belirtilen, projede değerlendirilsin denilen avlu evler ve bunların yoğun olarak yer aldığı sokak bile bu süreçten payını aldı ve yıkıldı. Ayrıca mevcut proje de UNESCO'nun belirttiği şekilde tekrar ele alınmadı, bu konuda yapılan çalışmalar Londra Kolej Üniversitesi'nin raporları ve STOP alternatif projesi de dikkate alınmadı.
Bu dönemde ne tür alternatif çalışmalar yapıldı?
UNESCO ziyaretinin hemen arkasından Mayıs 2008'de bölgeye ikinci kez gelen Londra Kolej Üniversitesi Gelişim Planlama Bölümü Platform ve yerel halk ile çalışarak insana ve mirasa bağlı gelişim planı adı altında bir çalışma gerçekleştirdi. Yenileme Alanları Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu ile yapılan görüşmede dile getirildiği gibi değerlendirilmesi ve uygulama projesi öncesi dikkate alınması için rehber nitelikte öneri çalışmalar yapılacağı sözünden hareketle, Ağustos 2008'de Sulukule Platformu ve İYD olarak bir çağrı yapıldı. Bu sürece katkı sağlayacak STK'lar, akademisyen, uzmanların ve mahalle temsilcilerinin katılımı ardından alternatif bir gelişim planı üzerinde çalışılmasına karar verildi. Ardından 40 kadar gönüllü "Sınır Tanımayan Otonom Plancılar (STOP)" adı altında biraraya geldi ve önceki çalışmaları da değerlendirerek, bir ay kadar kısa bir sürede yoğun bir çalışma ile Sulukule toplumsal gelişim, ekonomik kalkınma planı ve mekan gelişim stratejilerini hazırladı.
STOP önerisinde kiracılara da mülk sahipleri gibi bölgede kalma olanağı yaratıldı. Veri eksikliğinin giderilmesi için ciddi bir envanter çalışması yapıldı. Öncesinde yapılan tüm öneri ve çalışmalar, bölge halkının ihtiyaç ve istekleri ve onaylı avan proje dikkate alınarak çalışmalar gerçekleştirildi. Yaşanabilirlik, katılımcılık; kullanım değeri, hakçalık; yaşama kültürü; koruma ve geliştirme bu planın temel ilkeleri oldu. Plan yerel halk için karşılanabilir, katılımcı, yaşanabilir, sürdürülebilir bir yaklaşımı içeriyordu ve bize Sulukule'nin farklı yaklaşımlarla da ele alınabileceğini gösterdi. Fatih Belediyesi yetkililerini Yıldız Teknik Üniversitesi'ndeki alternatif planı anlattığımız toplantıya çağırdık. "Alternatif yok" diyen belediye yetkililerine alternatif plan sunuldu. Ama uygulama projesi öncesi istenen ortak çalışma zemini yaratılamadı. Konuyla ilgili olarak yerli ve yabancı kamuoyu desteği için bir imza kampanyası başlatıldı. Geçtiğimiz aylarda Yenileme Alanları Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kuruluna da STOP alternatif proje ile ilgili bir sunum yaptık, etkilendiklerini ve yapılan çalışmayı dikkate alacaklarını söylediler, ama süreç ilerliyor...