“Yeşil Seyahat iyi niyetli bir girişim ama bindelerle ifade ediliyor”

01 Temmuz 2011

Kitabınızda son dönemde bilinçli turistlerin "yeşil seyahat" talebinde bulunduğuna dikkat çekiyorsunuz…

Evet, Allah'tan o yöne doğru bir eğilim var. Bugünkü seyahat eğilimlerini belirleyen zaten Avrupalı gezginlerdir. Amerikalıların ise ancak % 10'u pasaport sahibidir. 

"Yeşil seyahat" olarak tanımlanan akımın belli başlı özellikleri neler? Her şeyi yeşil kelimesiyle tamamlamayı çok seviyoruz, bunun içini tam olarak neler dolduruyor?

O tür abartmalara değinmek istemiyorum. Aslında iyi niyetli girişimler ama yeşil turizmin dünya turizmindeki yeri ancak bindeler ile ifade ediliyor. Öte yandan bu tür talepler diğerlerinin dikkatli olmasını sağlıyor. Normalde en yeşil turist bile doğaya biraz zarar verir çünkü bugünkü dünya konjonktüründe en yeşil insanın bile doğal yaşama şansı yok. Belki dağ başında bir barınakta kalıyor ama o barınaktaki atığın nereye gittiğini sorgulamıyor.

Everest'e tırmananların atıkları arkalarından toplanıyor…

Tabi, Everest'ten her yıl bir kamyon pet şişe toplanıyor. Bunu yapan da dağcılar, çevreci insanlar… Tüketicide genel bir sorumsuzluk var. Bu zararın nasıl daha aza düşürülebileceğinin düşünülmesi gerekiyor. Tabi bunlar şu anda Türkiye için çok lüks konular…

Vahşi bir saldırı ile kıyılarımıza kondurulmaya çalışılan beton yapılara karşı ne yapabiliriz, öncelikle bunun derdindeyiz. Türkiye'de bir ikinci ev furyası oldu. Esas lafı oteller yiyor ama ikinci evleri de yabana atmamak lazım. Kuşadası'nı, Foça'yı mahveden budur.


Faruk Pekin ile kültür turizminin dünü ve geleceği üzerine...
Bu Haberi Sosyal Medyada Paylaşın
Yorumlar
Henüz yorum yapılmamış.
Bu İçeriğe Yorum Yazın
Ad Soyad
E-posta
Yorum
Kalan karakter :