Prizren'in tescilli yapısı Lumbardhi'yi yeniden canlandıran proje

16 Kasım 2018

Prizren’deki projeniz de hayli ilginç. Orayla yolunuz nasıl kesişti?

Bunun dışında Prizren’de devam eden bir projemiz var. Prizren, Kosova’da bir şekilde hâlâ Türkçenin korunarak konuşulduğu bir yer. Bir tatil için buraya gitmeye karar verdiğimizde, sevgili Vasıf Kortun’un da daha önce buraya gittiğini bildiğimden kendisinden konaklama ve yemek konusunda tavsiye istedim. Cevap olarak bize bir Google belgesi yolladı (gülüyor). Bir de “Prizren’e gidip çalışmamak olmaz, tanışın ve çalışın” diye bir e-mail geldi. Lumbardhi ile tanışmamız böyle oldu.

Lumbardhi, 1950’lerde inşa edilmiş eski bir Yugoslav sineması. Farklı modifikasyonlardan geçiyor, başta sadece iç mekan kullanılıyor, ardından arkada büyük bir dış mekan sineması kuruluyor. Lumbardhi, Prizren'in kültürel hafıza mekanlarından birisi. 2015 yılında çevredekiler bir gün sinemanın kapısında “özelleştirme ajansına verilmiştir” yazılı bir mühür ve ilan görüyorlar. Devlet yapıyı satacak ve satıldığında da yıkılacak. Prizrenliler sinemayı kurtarmak için hemen bir sivil toplum hareketi başlıyor. Üç senelik çabanın ardından hareket amacına ulaştı ve yapı özelleştirme ajansından alınıp kamuya aktarıldı. Sivil toplum hareketinin başarılı olduğu harika örneklerden bir tanesi… Tabi resmi çabalar ve protestolarla birlikte en önemlisi, yapıyı kullanma çabasıydı. Biz de bu süreçte birçok pro bono katılımda bulunduk. Prizren’de her yıl Ağustos ayında ‘DokuFest’ adlı bir belgesel festivali düzenleniyor. İlk yaptığımız işlerden birisi, Lumbardhi Sineması’na dair animasyonlar hazırlayıp DokuFest sırasında binanın dış cephesine yansıtmaktı. Festival sırasında kısacık da olsa yapı hareketlendi. Uzunca bir süredir karanlıkta olan ve sırtı şehre dönük bir yapı aydınlandı.

Ofisin ortasındaki Lumbardhi Sineması maketi

Sinema en son ne zaman kullanılmış?

Savaş döneminde kapandıktan sonra kaçak bir bar oluyor. O yansıtmada bu tarihi anlardan da bahsettik. Ali’yle birlikte yıl yıl nelerin olduğuna dair kronolojik bir grafik iş yaptık. Bir sonraki festivalde de sinema salonunu açtık. Gönüllü işler ve ayni yardımlarla dağınık ve kullanılmaz haldeki mekanı yeniden ortaya çıkarttık. O gün bugündür salon neredeyse hiç boş kalmaksızın çeşitli sanatsal etkinliklere ev sahipliği yapıyor; rock konserleri, klasik müzik konserleri, tiyatro, performans, atölyeler... Artık tekil bir sinema olarak değil çok işlevli bir mekan olarak kullanılıyor. Gençler bahçesinde uzun uzun vakit geçiriyor.

Herhalde kentin merkezi bir noktasında...

Tam ortasında. Bahçesi de çok kıymetli. Açıkhava sinemaları artık parmakla gösterilecek kadar az kaldı. Prizren’de enteresan bir şekilde film seyretme geleneği hâlâ var. Zaten ağustosta bu bir yıllık coşkunun birikimiyle muazzam bir festival yapılıyor. Küçük bir yerleşim olmasına rağmen, sinema kültürü ve film izleme alışkanlığı yüksek bir şehir.

Siz de oranın simge bir yapısını yeniden canlandırıyorsunuz.

Evet, zaten bu süreçte bina ‘hafıza mekanı’ olarak tescil edildi, onu takiben Lumbardhi Vakfı kuruldu. Şu anda Burçin Altınsay’ın danışmanlığında koruma ve tasarım projesi üzerine çalışıyoruz. Hem tescilli hem işlevini değiştirmeye çalıştığımız bir bina olduğu için karmaşık ve adım adım ilerleyen bir proje ama o adımlar hiçbir zaman durmuyor. Avrupa Birliği, Birleşmiş Milletler ve çeşitli kurumlardan fon sağlanıyor.

Ana bina yetmediği için küçük bir ek tasarlıyoruz. Varolan salonun içerisine de küçük bir mekan yerleştiriyoruz. Sinema salonu, sahne arkasına ihtiyacı olmayan bir mekan. Ama tiyatro ya da klasik müzik konseri olduğunda, bunların ihtiyacına cevap verecek eklemeler ve çıkarmalar yapıyoruz. Enerjisi çok yüksek bir proje ve şu anda bizi en çok meşgul eden iş...


Kurucu Aslıhan Demirtaş ile...
Tasarım Ekibi ile...
Bu Haberi Sosyal Medyada Paylaşın
Yorumlar
Henüz yorum yapılmamış.
Bu İçeriğe Yorum Yazın
Ad Soyad
E-posta
Yorum
Kalan karakter :